" Bu ne be!" diye bağırdım bana uzattığı okul eteğine bakarak.
" Ne bağırıyorsun be! Kulağımın içine ettin!" diyen Ece 'ye ölümcül bakışlarımı fırlatıyordum. Ece erkenden gitmiş, formaları alıp evime gelmişti.
"Kumaşın az olduğunu söyledi kadın. Yenisi gelene kadar birkaç gün idare edeceğiz."diyip elindeki eteği bana fırlattı.
" Bunlarla bizi ayakta götürürler manyak mısın? " diye sitem ettim.
" Başka fikrin var mı Derin? Çirkefleşmeyi bırak da giyin hadi. Bayağı geciktik zaten. "
Üstünü çıkarıp formaları giymeye başladı. Ben de ayağa kalkıp söylenerek formayı üstüme geçirdim. Kısa olan kumaş etek beni fazlasıyla rahatsız etmişti.Siyah beyaz kareli etek üstüne beyaz bir gömlekti. Ah! Bir de siyah kravat vardı. Ne kadar da hoş (!).
"Lan altına paçalı don mu çeksek?" diye bir fikir sundum ortaya. Ve bir adet gözlerini deviren Ece ile karşılaştım.
" Yuh. Şort işimizi görür bence. Frikik vermeyelim bir de.
Onu onaylayıp saçlarımı yapmaya başladım. Belimde olan siyah saçların aksine, Ece'ninkiler sarı ve omuzlarındaydı.
Saçlarımı düzleştirdikten sonra hafif bir makyaj yapıp Ece 'ye döndüm. İkimiz de hazır olunca evden çıkıp otobüs durağına yürümeye başladık.
Hadi hayırlısı.
"Burası olduğuna emin misin Ece?" deyip önümdeki harabe olan okula bakmaya devam ettim. Duvarların boyaları dökülüyordu ve her şey eksikti.
" Ulan burası bizim okuldan daha tehlikeli. Her an yıkılabilir." dedi Ece. Derin bir nefes alıp okulun bahçesine girdik. Pencerelerden birkaç çocuk bizi görmüş, kafalarını dışarı çıkmışlardı. Atılan laflar eşliğinde okulun kapısından içeri girdik. Ders saati olmasına rağmen sınıflardan sesler yükseliyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kaya Erkek Lisesi
ChickLitYüzü kandan gözükmüyordu. "Aptal." dedim. "Aptalsın!" Güldü yine. Bu durumda hâlâ nasıl gülebiliyordu? "Sana verdiğim sözü bir daha tutmamazlık yapmam Derin." Sesi boğuk çıkmıştı. "Seni asla bırakmam." "Değdi mi peki onca yaşananlara?" "Belki de hay...