Kaya Erkek Lisesi

12. Bölüm

Şu bizim sürtüm Simge değil mi?
Ece'nin gösterdiği yere baktım.
Ne işi var lan bu kızın Erkek Lisesi'nin önünde? Dedim hâlâ Simgeye bakarken.
Erkek kesmeye gelmiştir. Eteğine baksana. Malum yerleri gözükücek neredeyse. Dedi Ece.

Gerçekten de öyleydi. Simge okulumuzun baş sürtüğüydü. Erkeklerle dalga geçer, paralarını yerdi. Bizim saf erkekler de kanardı bu şıllığa. Güzel kızdı fakat güzelliğini kötü kullanıyordu. Dayağımı çok yemişti. Hoşlandığı çocuk benden hoşlanınca kendine yedirememiş bana bulaşmıştı.
Ben dünden razıydım zaten adam dövmeye.

Iyy yanımıza geliyor. Yandaşlarını da getirmiş baksana. Dedi Ece.
Okulun bahçe kapısında dikilip bekledik bekledik Ece'yle.

Ooo kızlar! Diye cırlayarak durdu önümüzde.
Ne var Simge? Niye buradasın? Dedim kollarımı birbirine bağlayıp.
Erkeklerle dolu bir okulda okumak nasıl Derin? Çok hoşuna gitmiştir eminim ki. Dedi ve kahkaha attı.
Vah canım. Sen kız lisesine mi düşmüştün? Şimdi de gözün gönlün açılsın diye mi geldin?

Alay ettiğim sesimin tonundan belli oluyordu. Yarım ağız sırıttım. Bahçedeki birkaç kişi yanımıza gelmiş bizi izliyordu.

Bakıyorum da senin bir yerlerin kalkmış. Ne o erkekler başını mı döndürdü?
Ay canım. Bir söz var bilir misin, "bizi bilen bilir, bilmeyen de kendisi gibi bilir." diye. Duydun mu hiç? dedim.

Simgenin rengi atmaya başlamıştı. Bizi izleyenlerse gülüyordu.

Şimdi dayak yemek istemiyorsan uza derim. Unutma az dayağımı yemedin. dedim. Tipik lise olayları işte.

Yine geleceğim. Görüşeceğiz. deyip arkasını döndü.

Görüşelim çakma sarı! Ama kavga etmeye geleceksen saçındaki postişleri çıkar. Malum geçen elimde kaldılar. diyip sırıttım.

Domatese dönen yüzüyle hızlıca ayrıldı.

Nasıl da bozuldu? dedi Ece. Koluma girip bahçe kapısından içeri soktu beni.

Sınıfa girdiğimizde ikimiz de kısa bir şok geçirdik. Sınıftakiler sıraları arkaya itmiş, halay çekiyorlardı. Ece ile üç saniye kadar birbirimize bakıp aralarına koştuk...