× Bölüm1×

13K 265 74
                                    

Selam arkadaşlar okumaya başlamadan önce yıldıza basar mısınız  lütfen .










"Sonbahar yerini kışa bırakırken ben okulun yolunu tutmuştum.
Son senemin olması beni rahatlatıyordu ne diye 4 sene lise okutuyorlarsa daha anlamış değildim.

Size kendimi tanımadım ben Nur 18 yaşındayım ve lise son sınıf öğrencisiyim.
Manisada ailemle birlikte yaşıyorum.
Simsiyah belimde saçlarım ve ona bir o kadar zıt mavi gözlerim var.  1.60 boyunda ve 50 kiloyum.  (Sksjwk)

Okulumun kapısına gelince attığım baygın bakışlar sevdayı görmemle yerini gülümseyen bir yüze bıraktı.
Sevda benim çocukluk arkadaşım ve tek gerçek dostumdu.

İçeriye doğru yavaşça adımladım, o arada sevda resmen uçarak yanıma gelmişti.
Gözlerindeki yaramaz parıltıları görünce birşey olduğunu anlamıştım.

-Nur nerde kaldın ya sana mükemmel haberlerim var.

-Ne oldu kızım meraklandırma da anlat ?

-Yeni gelen Kimya hocasını görmen lazım varya hoca resmen yürüyen meteor! .

-Allah allah yeşim hocaya ne olmuş ki?

-O istifa etmiş onun yerine de bu hocayı göndermişler..

Tam devam edecekti ki zil sesi duyuldu. Oflayarak sıraya geçtik. Hoca gerekli konuşmaları yaptığını anladıktan sonra,içeri geçebilirsiniz dedi.

Sevda hemen koluma girdi. O arada telefonuma gelen bildirimle kolumu sevdanın kolundan ayırıp yavaşça yürüyerek gelen bildirime baktım.

Watsapp'tan mesaj gelmişti tam kim attı diye bakıyordum ki birine çarpmamla telefonum yere düştü.

Sinirle karşımdaki kişiye bakmadan önce telefonuma baktım ama allahtan çok bir şeyi yoktu.
Sadece biraz çizilmişti. Tam  kafamı kaldırmıştım ki gördüğüm insan üstü varlıkla ağzım açıldı.

Kumral dalgalı saçları hafiften denizin parlaklığını almışçasına mavi gözleri, kalkık bir burnu ve hafif dolgun dudaklarıyla kusursuz görünüyordu.

Çok dikkatli baktığımı fark edince;

- Dikkat et küçük hanım,dedi.

-Hım

Resmen büyülenmiş gibiydim gözlerimi zor zekat yüzünden ayırdım. Sevda'nın bahsettiği kimya öğretmeni buydu sanırım.

- Kusura bakmayın ...  hocam? dedim emin olamayarak.

Belkide öğretmen değildi. Bilmiyordum.

-Önemli değil daha dikkatli ol, dedi ve uzaklaştı.
Ah meteor olmalıydı.

Arkasından bakakaldığımı sevdanın dürtmesiyle anlamıştım. Şaşkın gözlerle;

-  Maşallah Nur ne bu hız

- Ne saçmalıyorsun sevda ya,
dedim anlamazca.

-Bakıyorum da kimya öğretmenimizi bulmuşsun.

Demek ki doğru tahmin etmiştim.

- Saçmalama sevda yanlışlıkla çarptım zaten telefonum da çizildi, deyip yürümeye başladım.

Sevda  inandım bakışı atıp yavaşça benimle beraber yürümeye başladı.

Bitmeyen merdivenlerden sonra sonunda sınıfa gelmiştik.  Sevda'ya lavaboya gidip elimi yıkamam gerektiğini söyledim.

Lavaboya girdim ve yaşadığım dakikalar tekrar gözümün önüne gelince gülümsedim.

Bu Kimya öğretmeninden etkilenmiştim. Epey zaman sonra garip bir şeydi.


....

Tam lavabodan çıkıcaktım ki kapı sesini duydum.
Şaka mıydı lavabo klasiği mi olacaktı şimdi.
Kafamı kapıya çevirince karşımda Cenk'i görmem bir oldu.

Has*iktir şimdi b*ku yemiştim işte!

Hızlıca yanıma geldi ve dudaklarıma asıldı. Ayrılmak için hamle yaptım ama başarılı olamadım . Bedenimi iyice kendine bastırmaya çalışınca dizimi erkekliğine geçirdim.

Can havliyle ve korkarak kapıya koştum
. Tam kapıya elimi atmıştım ki saçlarımdaki acıyla feryat ettim.

- Bırak Beni!  diye bağırdım.

-Sessiz ol deyip ağzımı kapatmaya çalıştı lakin bu sefer elinden kurtulamıyordum. Resmen altına almıştı hayvan herif!

Ben kalkamadan  ağzımdan ellerini çekip kapıyı kapattı ve üzerime  gelmeye başladı.

Ağzıma gelen metalik tadı umursamayarak, geriye gittim.

-L--ütfen yap-ma.

Bakışlarında hiç de acıyan bir his gözükmüyordu.

-Sonunda başbaşayız,

Üzerime gelince bir kere daha çığlık attım tekrar bağırmama müsaade etmeden üzerime çullanıp ağzımı kapattı.

Korkudan akıttığım gözyaşlarıyla bakıyordum ama yüzüme bakmadan iğrenç dudaklarını boynuma indirdi ve öpmeye başladı.

Çırpınıyordum lakin sesimi duyan yoktu sanki .

Kapının gümbürtüyle açıldığını duydum ve iğrenç dudakların boynumdan çekildiğini hissettim, ağlamam daha da şiddetlendi ,kendimi iyice köşeye çektim ve kafamı dizlerime yasladım.

Hıçkıra hıçkıra ağlıyordum.  Kaçacak dermanım kalmamıştı. 

Yan tarafımdan gelen sesler birinin onu  çok fena dövdüğünü gösteriyordu veya dövemediğini bilemiyordum.
Kafamı kaldırıp bakacak ne gücüm vardı ne de başka bir şey..

Biraz sonra sesler kesilmişti.

Bir nefes sesi duydum ve omzuma dokunan elleri hissedince korkudan titreyip duvara doğru sindim.

-Lüt--fen dok-u-nma dedim titreyen sesimle .

Omzumdaki el çenemi kavradı ve hafifçe kaldırdı, korkarak gözlerimi iyice sıktım.

-Sakin ol korkma, ama bu ses onun sesi değildi ki .

Gözlerimi hızla açtım ve karşıma  baktım. Gördüğüm yüzle kaşlarım daha da çatıldı..














































Evet  arkadaşlar ilk bölüm geldi merak ettiğiniz bişey varsa sorabilirsiniz.

Yorum atmayı ve alttaki yıldıza dokunup, oy vermeyi unutmayalım lütfen ❣️

Sizleri seviyorum iyi okumalar bebeklerim.💕

Kuytu KöşeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin