#yazı***
İki eli tersten bağlı ve yaralı bir şekilde nereye gidebilirdi ?
Birinin ona yardım ettiği belliydi.2.kaptanın oluk gibi akan kanları güverteye yayılmıştı.
Mürettabat yavaş yavaş kalkmaya başlamıştı.
Güneş denizin üzerinden yavaşça yükseldi. Önce kırmızı sonra turuncu yüzünü gösterdi.
Aşçı yanıma geldi. Mürettebat artık 2.kaptanın yokluğunu farketmeye başlamıştı.
Ama kimse kaptana haber vermeye çalışmadı , bunu öğrendiğinde çıkacak huzursuzluk herkesi tedirgin etmişti sanki.
Bunu düşünürken kısa bir süre sonra her zamanki çatık kaşlı haliyle kaptan geldi.
Zaten var olan göz torbaları
daha da şişmiş gibiydi.2.kaptanın yokluğunu farketti. Ve tahminimiz gibi deliye döndü.
"Bu kaptan paçavrasını kim kurtardıysa kendini belli etsin!"diye bağardı.
Zaten bunu yapan kişi bu tehtitkarlıkla kendini belli etmezdi.
Kaptan kısa adımlarla yürümeye başladı. Yine kılıcını kavradı.
"Bu ihaneti kim yaptıysa kendini belli etsin dedim!"
Yine kimseden ses çıkmadı.
Sanki birinden şüpelenircesine gözlerini kıstı ve durdu. Çok sinsi bir şekilde herkesi süzdü.
Kara denizciyi ve kitapçıyı kamaraya çağardı.
Kısa bir süre sonra hepsi kamaradan çıktı.
Kaptan tuhaf bir sessizlik içindeydi.
"Adaya gidip o hazineyi bulacağız!
Tabi sonra hainimizide!"Kaptan ve kitapçı ve doktor bir grup, biz ise aşçı , ben ve kara denizci bir gruptuk.
Diğerlerinde üçer grup kurdu ve adaya daldık.
Her ihtimale karşılık gemide iki adam vardı.ADA YOLCULUĞU
Adayı anlatmam gerekirse sık ağaçlık ama Març adasında olduğu gibi çalılıkların yığın oluşturduğu bir yer değildi.
Bu adada bir patika yoktu. Ağaçların içinden
geçerek kaptanın bize verdiği haritanın kopyası ile hazineyi bulmaya çalışıyorduk.Kara denizci oldukça kuvvetli bir adama benziyordu. Hafif esmere çalan teniyle
kaptandan birazcık daha bakımlıydı.Uzun bir süre hiç sesini çıkartmadı.
Ağaçların arasında yürümeye devam ettik.Kara denizci "Durun."
Ağaca doğru gitti ve onun üzerine bazı yazılar kazınmış olabileceğini söyledi ve
inceleyemeye başladı.
Yosunlarınlardan kıyafet giymiş gibi görünen ağaca yazı kazandığını nereden anlamış olabilirdi ?Cebinden küçük bir bez parçası çıkarttı ve ağacın yosunlarını silmeye başladı.
Ağacı kısa bir süre sildikten sonra belli belirsiz bir yazı olduğu fark edilmeye başladı.Şöyle yazıyordu "KAFTAN'NIN HAZİNESİ"
Aşçı "Hazine yakınlarda olabilir. Kara denizci sen batıya bak bende doğu tarafına sende burada kal miço bu yazının yerini kaybetmek istemeyiz."
Kara denizci ve aşçı yanımdan ayrıldıktan sonra ağacın dibine oturdum ve onları beklemeye koyuldum.
Uzun bir süre beklemenin ardından,
Ayak sesleri duymaya başladım. Bu adamlar ardarda yürüyorları. Tahmimce altı adam vardı.Yine işi batırmak istemiyordum. Kendime sağlam bir yer buldum bir çalının yanına uzanıp onları izlemeye başladım ama ağaçtaki yazıyı görmemeliydiler.
Korktuğum şey başıma geldi. Adamlardan biri kazınmış yazıyı farketti...
Bir adam eliyle ağacı işaret etti.
***
DEVAMINI OKUMAYI UNUTMA
ŞİMDİ OKUDUĞUN
•GİZEMLİ ADA• (Tamamlandı)
Adventure"Onu bulduğumda ölmek için köpek gibi yalvaracak ! Canını en acı şekilde alacağım !" dedi Jason. Kimden bahsettiği ise merak konusuydu. "İnan bana şimdiye çoktan leşi çıkmıştır." dedi Thomas kaşları gözüyle birleşmiş gibi aşağıya indirmiş ve sinirli...