•GİZEMLİ ADA• (Tamamlandı)

18. Bölüm - İSKELET ve PUSULA

İki adam 2.kaptana yardım ederek gemiye götürdü. Ben ise bu kez kaptanın yanındaydım.
Richard, Harry(aşçının yardımcısıydı)
ve kaptan konuşuyorlardı.

Kaptan kolunu tutuyordu. Sargılı kolunu bir kez daha kanatmayı başarmıştı. Sargı biraz gevşemişti. Kaptan gemiye gittiğimizde doktora tekrar düzeltireceğini söylüyordu.

Bunun yanında birçok kez vurulduğunu en kötüsünün de Kaftan
ile birlikte çıktıklarında bir İngiliz tarafından göğsünden vurulduğunu ve uzun bir süre yardım gelmesini beklediğini anlatıyordu. Birçok yolculuğa çıkan kaptan bu adayı daha önce hiç haritalarda rastlamadığını sadece Kaftan'ın ilk komuta ettiği gemisinden bulduğunu söyledi.
Anlatığı kadarıyla o gemi ile çok kez hazine arayışına çıkmışlardı.
'Kara yelken' adlı bu gemi sayesinde mürettebat gerçek hazinelere kavuşmuş.

Ben Jim ile birlikte geriden ilerliyorduk.
Belli belirsiz bir patikatan gidiyorduk.
Küçük taşlar ve kurumuş otların üzerindeydik. Adadaki hayvanların
garip sesleri yankılanıyordu.

Jim ve ben gemideki en yaşı küçüklerdik. Diğerlerinin hepsi yetişkindi.

Jim benden biraz uzun olmasının yanında hemen hemen benimle aynı boyda, benden dört yaş kadar büyük,
uzun zamandır bizimle çalışan genç bir denizciydi.

Sert bir ifade takınmaya çalışsada o da yorgundu. Ne de olsa bu kadar zor bir yolculuğa hiç çıkmamıştı. Herkes gibi onda da ölüm korkusu vardı.

"Böyle zor günler gerçek bir hazine için daha önceki az daha doğrusu uyduruk hazineler için değil.
Bu servet sayesinde pis yolculuklara çıkmamıza gerek kalmayacak."

Jim bunları söylerken gözlerinin içi parlıyordu sanki. Hazinenin her lafı edildiğinde böyleydi. Bildiğim kadarıyla ailesi gerçekten çok fakirmiş. Kaptanın yardımı ile gemide iş bulmuş.

"Sen nasıl bekçinin elinden kurtuldun?"

"Aslında yararlı olmamdan dolayı öleceğimi düşünmüştüm ancak 2.kaptanın yardımıyla kurtulduk."
dedim. Başını salladı.

Tahminen 40 derece civarı eğim içerisinde bir uçurumun yakınına geldik.
Yaklaşık 200 metre kadar ilerledikten sonra Harry hepimizi durdurdu.

Harry"Burada insan kemikleri var kaptan."

Richard'ın tespitiyle bunun bir erkek olduğunu kemiklerinin
büyüklüğünden anladık.

İskelet cenin pozisyonuna yakın bir şekilde ağacın dibinde belinden bağlanmış şekilde duruyordu. Kol kemikleri dağalmış, eski şapkası parçlanmış , şapkadaki tüy ise neredeyse kopacaktı.
Kafatası aşağıya doğru bakan kemik yığınının kemikleri bile kararmıştı.
Parmaklarında değişik şekilli dört tane yüzük olmakla birlikte yanında kapkara bir şişe vardı.

Ancak adamın yanında bir kılıç olması kafamızı karıştırıyordu. Adam kılıçla halatları kesebilir ve kaçabilirdi. Belki de baygındı.

Bir korsanı andıran parçalmış giysileri vardı. Bir elinde eski bir kılıç,
diğer elinde ise çok eski kırılmış,
küflenmiş bir pusula vardı. Kaptan korsanın kemikli elinden pusulayı sıyırıp aldı.

Pusulanın kapağında yıldıza benzeyen bir şekil arka yüzünde ise
özensiz elle kazımış bir kuru kafa resmi vardı. Çalışmayan pusulanın kapağını biraz zorlayarak ancak dikkatli bir şekilde açtığımızda ise küçük bir kağıt parçası çıktı içinden.

Kağıt parçası ıslanmış olsa da okunabilen düzgün harflerle yazılmış
şeyler olduğunu gördük.

"Dread gemisindeki büyük isyan, John Kaslin'i ününe kavuşturdu." küçük kâğıtta yazanlar bunlardı.

Kaptan"John Kaslin namı değer Kaftan. Anlaşılan gemide çıkan bir isyandan dolayı burada bağlı."

Richard" Dread gemisi... Bu gemi
Kaftan'ın 2. kez kaptanlık yaptığı gemi. Yaşlı Oliver'in dediğine göre
Kaftan ikinci gemisinde hazinesini
saklıyormuş."

Jim atıldı Richard susar susmaz.
"Hazine geminin içinde olabilir mi?"

Kaptan"Olabilir ancak hazine adada bir yerlerde."

"Ya gemi ada da ise." dedim.

Hepside bana bakıyordu.

Jim yine konuştu."Koca gemi adaya nasıl çıkartılabilir ki?"

Richard "Anlayışılan uzun bir süre daha bu adadayız."dedi iskelete bakarken.

***

Oylayıp , yorum yaparsanız çok sevinirim.

***

Arkadaşlar devamının gelmesi için beğeni ve yorum yapmanızı bekliyorum. Beğenip beğenilmediğini ben nereden anlıyacağımı bilemiyorum.

***