SELAM

800 154 167
                                    


Sanırım burada bir sorun varmış sürekli bölüm ile alakalı ileti gelip gidiyormuş, bu benimle alakalı değil arkadaşlar uzun zamandır girmedim buraya. Bu arada size güzel bir haberle geldim, Sancaktar Çocukları'nın 3'ü kitap oluyor, ama hangisinin şu anda kapak çalışması yapılıyor söylemem. Neyse, ufak bir alıntı atayım size belki özlemişsinizdir. 

SİZİ SEVİYORUM.

Yakın zamanda Acımasız ya da Sahipsiz hangisi olduğuna karar veremedim ama biri ile hızlı bir dönüş yapacağım şu anda kurgusunun araştırmasını yapıyorum... 

BENİ ÖZLEYİN OLUR MU? ÇÜNKÜ BEN SİZİ ÇOK ÖZLÜYORUM.


***

O günden sonra, Cirrus da onu kalbinde uyuttuğunu bilememişti. Karısının çenesini tuttu. Nasırlı parmak uçlarıyla tenini okşadı. Elleri balık kokuyordu, deniz tuzu kokuyordu ve saçlarından taze sabun kokusu yükseliyordu. Parmakları çenesini okşarken ne istediğini bilmiyordu. Fiziksel olarak bu kadar güçlü olan bir adamın, birini böyle nazik bir şekilde okşayabilmesi inanılır gibi değildi. Karısının dudaklarını kendisine yaklaştırdı.

"Ölüme aşık bir adamı yaşama mecbur bırakan bir kadınsın sen."

Gülümseyen ve gözlerinin içinde dünya eriyen kız, içindeki kuru yaprakları tutuştururcasına alev alev yanan derin bir nefes aldı. Gövdesini ona yasladı. Göğüsleri derin bir nefesle kabarınca, gövdelerini sımsıkı birbirine kenetlendi. Adamın göğsüne yaslanan meme uçları sertleşti. Sanki tek bir dokunuşla, tüm bedeni eriyecekmiş gibi tetikteydi, beklentideydi, özlemdeydi.

Adamın kesik kesik yüzüne vuran nefesinin ılıklığı tenini okşayarak, baştan çıkarıyordu. Ece artık bir saniye daha dayanamayacağını düşündü. Hep ilk adımı beklemekle geçmişti ömrü, bu sefer de gururun canı cehennemeydi.

"Öpersem duramam," dedi adam soluk soluğa.

"Durma hata,"

"Yanarız,"

"Dünya yansa umurumdaolmaz," Dudaklarını kocasının dudaklarına yasladı. Bir anlık temasla, kalbigöğsünden fırlayacak gibi atmaya başladı. İnanılmazdı. Bu duygu hiçbir şeyebenzemiyordu. 

Ne hissettiğini, ne hissettireceğini bilmek istiyordu. "Feriğim," dedi soluk soluğa. "Gözlerini aç," Bu emri sorgulamayan Ece güzel gözleri açtı. Yeşil gözlerinin üzerinde yatıyordu hülya tabakası. Gözbebekleri arzuyla kaplanmış kirpiklerle titriyordu.


İntagram: mujde.aklanoglu.official adresimi takip etmeyi unutmayın bu ara her an her şey olabilir ;)

twitter.com: MujdeAklanoglu

KİMSESİZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin