"I have it all under control."

1.8K 43 5
                                    

Justin'in gözünden:

''Bir daha asla içmeyeceğim,''Kelsey homurdanarak başını banyonun duvarına yasladı, kolları midesinin üzerinde halsizce duruyordu. Bana doğru tembelce bakarken alt dudağını sarkıttı.

''Hep böyle derler zaten,''diyerek kıkırdadım ve onu ayağa kaldırarak lavaboya doğru eğilmesine yardım ettim. Bu sabah beşinci kez ağzını yıkıyordu.Bir saat önce uyanmıştı ve sadece öldürücü başının ağrısı değil birde midesinin dibine kadar kusma isteği ile banyoya koşmuştu. Birden çok kez kusmuştu.

Ayrıca dün geceden ağrılı olduğunu saymıyorum bile.''Tüm vücudum ağrıyor.''Kelsey inleyerek yatak odamıza doğru ilerledi ve altına eşofman geçirdikten sonra üzerine de yarım bir bluz giydi.

Onu izledim, bana burun kıvırdıkça ben gülümsüyordum. Gıcık olmuş bir şekilde kendi kendine mırıldanırken bacaklarını zorla hareket ettirerek yatağa yattı ve bir top gibi kıvrıldı.''Sanki daha....'' elini etrafında sallayarak aradığı kelime için biraz düşündü ve sonunda vazgeçti.''Ne biliyim işte şey olamaz mıydın?''

Omuz silktim,''Ben sinirliydim, sende sinirliydin, demek istemediğimiz şeyleri söyledik. Şuan bu konuyu açmanın bir önemi olduğunu sanmıyorum çünkü dün gece halinden şikayetçi değildin.''diyerek sırıttım.

Yanakları kızarınca, Kelsey suratını yastığına gömdü.''Çok sinir bozucusun.''yorgun bir şekilde mırıldanarak içini çekti ve yüzünün üstüne uzandı.''Neden bu kadar içmeme izin verdin ki?''

''Vermedim.''diyerek elimi saçımın arasından geçirdim, şapkamı arka tarafa çevirip takarak ona doğru gittim. Yatağın ucunda yerimi alarak, nazikçe sırtını okşadım.''Davey ile Tanrı bilir neler yapmak için o kadar içtin.''

Bana doğru bakarak, Kelsey kafası karışmış bir şekilde kaşlarını kaldırdı.''Kim?''

''Kesinlikle.''Gülerek, öne doğru eğildim ve alnını öptüm. Dudaklarım bir süre orda kaldı.''Uyumalısın.''diyerek yavaşça mırıldandım, sağ elim boynunun arkasını tutarken onu kendime yakınlaştırdım.

''Mmm ama ben yorgun değilim,''diyerek Kelsey hemen arkasından esnedi ve kendi kendine kıkırdadı.

''Evet yorgunsun.''diyerek onun gözlerini ovalayışını izledim.

''Hayır,''diyerek kafasını salladı.''Uyumak istemiyorum, Seni istiyorum. Sadece....benimle kal.''diyerek kollarını belime sardı ve yüzünü çenemin altına saklayarak iyice göğsüme gömüldü.

Onu güvenli bir şekilde kollarıma aldıktan sonra yatağa yattım ve bacaklarımızı birbirine dolaştırarak başının üstüne bir öpücük kondurdum.''Bir yere gittiğim yok.''diyerek saçını geriye attım ve sakince sırtını okşamaya başladım.

Etrafımızı rahatlatıcı bir sessizlik sardığın da Kelsey'nin nefes alış verişini hafiften duyabiliyordum. Nefesi tenime değdikçe titrememe neden oluyordu.

Sadece onun üzerimde böyle bir etkisi vardı. O ancak beni böyle hissettirebilirdi.''Kimse senin kalbimde ki yerini alamaz. Sana ne kadar kızsam da, sen her zaman benim kızım olucaksın.''

''Bunu biliyorum.''Sesi boğuk gelmişti ama onu anlayabilmiştim.Beni görememesine rağmen kafamı salladım ve içimi çektim.''Hayır, bilmiyorsun.''diyerek gerildim.

''Biliyorum dün gece sarhoştun ama bu senin benim açıkça ilgilenmediğim bir kıza gidip öyle davranma hakkını vermez. Bana gelen milyonlarca kız olabilir ama hiç biri seninle karşılaştırılamaz.''

Hareket ederek, Kelsey bacağını benimkinin üzerine attı ve birleştirerek çenesini elinin arkasına koyarak üzerinde biraz maskara kalmış olan kirpiklerinin arasından bana doğru baktı.''Senin cezbedici olduğun ortada zaten bebeğim. Neden istediğin her kızı elde edebilecekken sadece bir tanesine yapışıp kalasın ki?''

DANGER'S BACK (TEHLİKE GERİ DÖNDÜ)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin