Serkan tayfadan ayrıldıktan sonra Özlem'in kafesine gidip aradığını buldu.
Gül'ü buradaydı.
Sert bir yapıda gibi gözükse de içten içe çokça kırılgan olan bir çiçek tanesiydi o.
"Merve?"
"Serkan?... Konuştunuz mu? Ne konuştunuz ki zaten? Bir şey dediler mi sana? Ya da sana bir şey diyecekleri bir durum var mı gerçekten? Hem biz ne konuşacağız ki? Sen neden sakinsin bu kadar? Ben meraktan öldüm burada Serkan haberin var mı?"
"Peki sen söyle... Saklımdasın en yar, haberin var mı?"
"Ne? Ne diyorsun?"
"Gidelim mi? Yalnız konuşacağımız bir yere?"
Merve hızla başını salladı. Heyacanlı halleri kendisine dâhi fazlaydı. Çantasını alıp Serkan'ın yanına döndü. Gözünün önünde duran Özlem'i bile görmemiş, veda etmemişti.
Özlem bu duruma çokça gülse de önlerinden geçip gidişlerini sessizce izledi.
Serkan da aslında Merve kadar heyecanlıydı ama yapısı gereğiydi belli olmuyordu.
"Nereye gidelim?"
"Sahili düşünmüştüm ama başka bir yeri istersen bana fark etmez."
"Bana da fark etmez."
"Sahil iyi o zaman."
"Evet... evet, gayet iyi."
Sahile kadar hiç konuşmadılar. Sahilde buldukları bir banka oturduklarında da öyle.
Aralarındaki sessizliği Serkan bozdu.
"Benim çevremde Ceylan dışında ağzını yaymadan konuşan, dünya alış veriş üzerine kurulmuş gibi davranmayan, tek dertleri her şeyin en iyisini kapmak olmayan hiç kız yoktu. Seni ilk tanıdığımda etkilendim ve bu sebeplerden sandım ama bu etkilenme hiç azalmadı Merve. Hiç bitmedi, tükenmedi. Aslına bakarsan bunu istemedim de. İlk görüşte aşka inanmam. Sana seni tanıdıkça aşık oldum. Etkilenmem, hoşlanmam hepsi seni daha da merak etmemi sağladı. Merak ettiklerimi öğrenmek gibi huyum vardır. Öğrendikçe de senden geçemeyeceğimi anladım. Daha önce gelecektim sana ama Cengiz'in bana geldiği gibi sana da geldiğini tahmin etmek zor değildi ve sen arkadaş kalmak istiyorsun gibi geldi. Seni rahatsız etmemek adına söylememiştim ben de ama buraya kadarmış. Seni seviyorum Merve, hayatını hayatıma katar mısın?"
Merve parlayan gözleriyle can kulağıyla dinlediği her şeyi tekrar tekrar duymak istiyordu. Çok güzel konuşmuştu mavi gözlüsü.
Evet artık onundu.
Duyguları karşılıklıydı ve karşısındaki gözleri gibi gönlü de güzel olan adam ona gel hayatım ol diyordu.
"Katarım, hayatın da olurum hayatım da yaparım. Seni seviyorum Serkan."
Kocaman sarıldılar birbirlerine...
O sahil kaç sevdaya şahitlik etmişti ki Merve ve Serkan'a da nasip olmuştu.
Serkan ayırmak istemedi hiç sevdiğini kendinden. Göğsüne yasladı başını.
"Yerin orası gülüm. Senin yerin hep orası. Gönlüme hoş geldin."
"Gönlün benle doldukça hoş bulduk Mavilim."
"Sesinde huzur var."
"Yanında hayat var."
Daha da konuşmadan sessizce huzuru dinlediler.
Onları uzaktan gören Ceylan, ikizinin mutluluğunu o mesafeden dahi hissetti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ULUIRMAK MAHALLESİ (Mahalle Serisi 1)
Ficção AdolescenteBir BİRİCİK vardı REİS'e yandı... İkisinin ve nicesinin yaşadığı aşkın mahallesiydi ULUIRMAK MAHALLESİ ----------------------------------------- "Tişört güzelmiş." Kendisine laf atan ve sesini ilk defa duyduğu Mirza'ya göz devirdi. "Elbise bu." "Öy...