2. Bölüm

358 19 0
                                    

Multi: Kara

Karşımda Cafe'ye gelen çocuğu gördüğüm de sinirimden olduğum yere kaskati kesilmistim. Gozleri hala üzerimde gezinirken uzerimde sadece bir sort ve bir sudyen olduğunu hatirladim. Hizli bir sekilde odama gecip sinirle elime ne gecerse giymistim tam o sirada kapi açılıp iceriye Elif ile beraber onun girdigini gorunce kan iyice beynime sicrayarak burada ne oldugunu dahi sormamistim. Elif yanima gelip gulumserken konusmaya basladi.

" Canim Tuğran benim erkek arkadaşım, bu da abisi Kara. Seninle tanistiracaktim ama uyudugun icin uyandirmak istemedim ben de Kara'ya otoparki gostermek icin asagiya inmistim"

Kara denilen adam gozlerini uzerime dikmis oylece bakiyordu, onun aksine ise ben burnumdam soluyordum. Sakin tutmaya çalıştığım sesimle Elif baktim.

"Bu eve benden habersiz birilerini getirecegini düşünmemiştim." Elifin yüzündeki gülümseme yavas yavas solarken gözlerini benden kacirdi.

"Gercekten özür dilerim canim, haber vermeliydim"

Basimi olumsuz bir sekilde sallayip kapidan cikacakken kolumdan tutulmam ile birlikte kolumu tutan kisiye döndüm. Elif dolu gozlerle gozlerime bakiyordu.

" Işık gerçekten özür dilerim."

" Sorun yok, disari cikacagim size iyi eglenceler."

Diyerek akşamın 9'unda kendimi disari atmistim. Disari çıktığım da temiz havayı icime cektim ve sakinlesmeye çalıştım.

"Neden bu kadar sinirlendin?"

Arkamdan gelen sesle gozlerimi kapadim suan sinirimin yatismasi anlasilan fazlasiyla zordu.

"Uyaniyorum ve evimde bir erkek var ve ustelik onu tanımıyorum kim olduguna dair bir fikrim yok ve evde yalniz oldugumu dusunerek yari ciplak geziyorum ve o erkek beni o sekilde görüyor"

Sonlara dogru sesimin yukseldiginin farkinda olmadan bagirmistim. Gözlerini bir iki saniye kapatti ve konustu.

" Sakin olmayi öğrenmelisin"

Onun bu sakinliği karsisinda ben saclarimi yolacak dereceye gelmistim halbuki, arkami dönüp karanlik sokakta ilerlemeye basladim.

Elif'in bir sucu olmayabilirdi ama bana haber vermeliydi, herşeyi gectim sen neden o cocukla iceri girmedin otoparki gosterdikden sonra.

Ayaklarim beni tekrardan sahile götürürken hic durmamistim. En ufak seye bile sinirlenen bir yapim vardi ve bu benim elimde degildi sakin kalamiyordum, ailemin ölümünden sonra ise bunu engelleyemez olmustum. Sahile geldigim de sakinlesmek icin denizin kokusunu icime cekmistim ama ise yaramiyordu sinirimi bir seyden cikarmadikca da gecmeyecekti. Elimle oturdugum tasa ufak yumruklar atarken ufuk cizgisindeydi gozlerim. Yumruklarım daha siddetli şekilde taşa carparken coktan kanadigini biliyordum. Elimi kaldirip tasa vuracakken bilegimdeki parmaklar beni durdurdu.

Bakislarim hala ufuk çizgisindeydi ve bileklerimde ki parmaklara dahi bakmamistim. Ellerimi sakince gevsettigim de onun eli de gevsemisti. Sonrasin da yanima oturup sigarasi ve neden ictigini anlamadigim sade sodasiyla yanimdaydi. Gercekten tuhaf birisiydi kim sigaranin yaninda sade soda icerdi ki.

" Sakinlestin mi biraz da olsa"

Sesi kulaklarima dolduğunda gercekten de sakinlestigimi hissettim ama elimin acisini da ayni anda hissetmeye baslamistim. Onaylar bir sekilde kafami salladigim da tekrar konusmaya basladi.

"Sessizligi ogrendigin gibi sakinlesmeyi de ogrenmelisin"

Histerik bir gulusle ona baktigin da sodasindan bir yudum aldigini gördüm.

KARAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin