Dediklerinin saka olmadığını anladığında artik sinirden bagirmaya başlamıştım.
"Sen ne dediginin farkindamisin? Sen benim birak sevgilim olmayi hic birseyimsin Kara sana benden uzak durman gerektigini soyledim bana yaklasmamani soyledim sen ise bana gelmis sevgilin olarak ilgilendiriyor diyorsun"
"Sakinles ve otur diyeceklerimi dinle"
"Dinlemiyorum senin diyeceklerini falan" diyerek cantami alip yanindan ayrilmistim. Arkamdan geliyor mu diye arkama baktigimda burnumun dibinde oldugunu hic dusunmemistim gereginden fazla yakindi suan da ve ben rahatsiz olmustum.
"Beni artik bi sal be adam bırak peşimi"
"Diyeceklerimi dinlemeden olmaz" diyerek daha da yaklasti, ellerimi gogsune koyarak itmeye çalıştığımda bileklerimi tutup konusmaya başladı ben elinden kurtulmaya calisiyordum oysa ki
" Sadece 1 haftaligina sevgilim olacaksin, ailem yakami birakmiyor surekli bir evlilik konusu sönüyor ortada ve sen çıkış yolumsun"
Umarim duyduklarim sakadir ve bana dolayli yoldan seni kullanacağım demiyordur, gercekten saka gibiydi kendini kurtarabilmek icin beni one sürüyordu. Ellerimi ondan kurtardıktan sonra uzerine yurumeye başlamıştım ve her konusmam da isaret parmagimla onu itiyordum.
"Ben senin kendini kurtarabilecegin bir oyuncak değilim, git kendine bir başka oyuncak bul Kara Ergin..."
Arkami dönüp hizla yanindan uzaklasmistim hata bendeydi ne diye konusmayi kabul edersin ki salak kafam ne bekliyordum acaba ozur dilemesini falan mı gercekten salaktim. Yapacagim isler onun yuzunden geri kalmıştı oncelikle hattimi degistirip diger işlerimi halletmeliydim.
Hattimi degistirdikten sonra bir kac alisveris yapip eve donmek için durağa geçmiştim. Duraga geldigimde Yakubu görmüştüm biriyle konusuyordu fakat konuştuğu kisiyi gormemistim. Yakup yanindan ayrilinca konustugu kişiyi görmüştüm ve kisa çaplı bir şok geçirmiştim. Kara gercekten onun arkadasimiydi bu adamla kim iyi geciniyorsa tebrik etmek gerekirdi çünkü fazlasiyla zor bir işti. Yakup beni gördüğünde elini kaldırıp selam vermisti basimla onayladım ve tekrar Karaya döndüm çatık kaslari ile elime bakiyordu. Tekrar onume dönüp gelen otobuse bindim ve eve gitmek icin yola koyuldum.
Eve geldigimde yurumekten cacigim cikmisti elimdeki poşetleri mutfağa birakip koltuga uzandim. Elif elinde 2 kahveyle geldiginde gozlerimden ona karsi kalp ciktigina emindim. Ne isteyecegimi cok iyi biliyordu.
"Yorulmus gibisin kuzum"
"Evet hem de cok yorgunum Elif hem bedenen hem de ruhen"
"Kara meselesimi"
"Evet, bugun carsida karsilastik konusmak istediğini soyledi ben yaptıkları için ozur dileyecek sanarken adam bana sevgilim ol beni kurtar diyor neymis ailesi surekli evlilik konusu aciyormus madem aciyor siktir git evlen o zaman be adam bana neden geliyorsun"
"Işık kizma ama bence bu isin bahanesi sadece. Belki senden hoslandi ve seninde kabul etmeyeceğini bildiği için boyle bir sey söyledi."
"Elif lutfen sacmalama kuzum, ben kim o kim o bana bakacak bir tipte bir insan degil"
"He sen ona bakacak bir tipte birisin o zaman" güldüğünü gördüğümde omzuna vurmustum.
"Dalga gecme Elif, benden hoslanmis olması imkansiz."
"Neden imkansiz olsun fıstık gibi karısin kizim daha ne olacak"
Dedigine gülmüştüm seviyordum bu kizi gercekten, guldugumu gorunce o da gulumsemisti. Kahvelerimizi ictikten sonra Elif bardaklari alip mutfaga geçmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARA
Non-FictionGözlerinin içine bakarak kanayan ellerini tuttum, kendini kaybetmiş ve tüm sinirini ise onlardan çıkarmıştı. Ellerim elleriyle buluştuğunda bir hışımla ellerini benden cekerek arkasını döndü ve yavaş adımlarla benden uzaklaştı. Ben neden böyle bir ş...