5. Bölüm

166 16 0
                                    

Gözlerimi açtığımda odamda oldugumu farketmistim, ben ne ara eve gelip yatagima geçmiştim ki. En son hatırladığım annemin ve babamin mezarindaydim ve bir de toprak kokusu. Cok uzerinde durmayarak ayaga kalktim hava daha kararmamisti üzerimi degisip kıyafetlerimi kirli sepetine attim. Odamdan çıkıp mutfaga gecip kendime kahve suyu koydum kapi acildigin da Elif yanima geldi ona da bir bardak cikardim ve kenara koydum.

" Konusmayacak misin benimle?"

Bakislarimi ona cevirdim. Gözlerine bakarak;

"Ne konusayim ki"

" Gece senin icin endiselendim, sabah da seni göremeyince Karaya haber verdim"

"Elif neden haber veriyorsun ona ne gerek var buna?"

"Sana ulasamayinca aklima ilk o geldi ne yapabilirim"

"Tugrani arayabilirdin, ya da benim eve gelmemi bekleyebilirdin Elif. Lutfen bir daha beni onunla muhattap etme"

Dediklerimi umursamadan tekrar konu bana gelmişti.

"Daha iyisin değil mi?"

Onaylar bir sekilde basimi salladim ve konuştum.

"Biraz uzaklaştıcam burdan, isten de istifa edicem yeterince para biriktirdim." Tepkisini bekliyordum beni anlayacagini biliyordum ama yine de ona haber vermek istemistim. Çünkü tekrar haber vermeden gidersem bu sefer de Karayi basima saracakti.

"Nereye gideceksin peki?"

"Bizimkilerden kalan dag evine gidicem, telefonumuda sana birakacagim lutfen senden baskasi bilmesin!"

Bunu uyarircasina soyledigim de basini olumlu anlamda salladi. Kahvenin birini Elif'e verip sirtimi tezgaha yasladim ve kahvemi yudumladim.

"Birazdan cafeye gidicem kapanmadan şu istifa işini halledeyim"

"Gittiginde yanina gelebilir miyim peki?"

"Bu da sorumu Elif geleceksin tabii."

Dedigimde keyfi yerine gelmisti. Kahve bardagini tezgaha bıraktım ve cikacagimi soyleyip esyalarimi alıp çıktım evden.

🌹

Cafeye geldigim de uzun suredir çalıştığım yere baktim,ayrilmak zor olacakti ama artik çalışmama gerek yoktu. Yavas adimlarla cafeye girdim ve bana seslenilmesiyle yönümu çevirdim. Tuğran el sallayarak bana sesleniyordu. Basimla ufak bir selam vererek yaninda oturan Kara'ya bakmadan bakislarimi önüme cevirdim ve müdürün odasina adimladim. Kapiyi bir iki kez tiklattiktan sonra gel komutuyla iceri girdim.

"Hosgeldin Işık, bir sorun yoktur umarım bu saatte?"

"Ben isten ayrilmak istedigimi soylemek icin geldim efendim. Artik burada kalmayacagim icin haber vermek istedim"

"Tamam kızım sen gec otur muhasebe kapanmadan çıkışını yapsinlar"

Basimla onaylayarak 2 3 dk oylece oturmustum. İceri muhasebeden biri girdiginde elindeki zarfi mudur beye uzatti ve disari cikti.

"Işık bize olan katkilarindan dolayi cok teşekkürler, eger geri donersen her zaman kapimiz acik" diyerek elindeki zarfi bana uzatti. Zarfi aldikdan sonra ufak bir gulumse ile teşekkür ettim ve ciktim. Aldigim zarfi cantanin icine koyarak Selda ablanin yanina ugradim.

"Abla nasilsin?"

" Işık hosgeldin canim iyim bir sorun yok, sen nasildin bir sorun yok degil mi?"

" Bir sorun yok abla sadece buradan ayrilacagim mudur beye soylemek icin gelmistim."

"Neden kızım bir sey mi oldu?"

"Hayir abla her sey yolunda biraz kafami dinlemek icin baska bir yere gidecegim burada olmayacagim yani."

KARAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin