Başka ne bekleyebilirdim ki diye düşündü Fred. Carl en iyi adamlarını alıp gitmişti. Ne yapacağını bilmediğini söylemişti. Ben biliyorum dedi kendi içinden Fred. Koordinatları almalydı. Olacak şeyler yakınlaşıyor. Ve ben olmadan başaralı olamazlar diye düşündü. Koordinatları bulmalıydı. Ama nasıl? Belki önceden olan mikrodepremlerin hepsini alabilirsem kaç tane kaldığını ve nerelerde olacağını bilebilirdi. Carl'dan bunu isteyebilirdi. İsteyecekti.
Korktuğum başıma geldi diye düşündü Başüstat. Usta yanlarına ulaşabilmişti. Ama sağlık durumunu fena zorlamıştı. Onu nasıl iyileştirebilirim diye düşünüyordu. Moleküllerine ayrılmaması büyük mucizeyken nasıl onarabilirim onu. Hisar'ın tabii ki bu konuda öğretileri vardı. Kadim kitaplarda bile yolculuğun 3 kereden fazla olmaması gerektiği söylenirken, Usta bunu 5. defa yapmıştı. Molekülleri 5 kere ayrılıp birleşti. Ne yapabilirdi ki. Yine de Usta beklediğinden çok daha dayanıklıydı. Çok yaşlı olmasına reğmen bu kadar dayanması bile çok büyük bir başarıydı.
Yöneticiler önemli değil.
Önemli olan dava.
Hisar bunu öğretmişti. Ama bu ona Usta'yı yüzüstü bırakma hakkını vermiyordu.
Ertesi sabah Usta'yı ziyarete gitti.
-Yüceüstat Cressen.
-Yüce Usta. Ben... ben sizi daha iyi....
-Yapmanın yolunu bilmiyor musun. Hiç de sürpriz değil doğrusu. Ben yaşlı bir adamım.
-Yöneticiler önemli değil
-Önemli olan dava. Evet. Zaten bu yüzden buradayım. Üstat, sürece çok uzun süre ara verdik. Başlatmalı ve hızlandırmalıyız. Son, yaklaşıyor.
-Evet, son yaklaşıyor.
Fred'e istediği bilgileri gönderdikten sonra Carl ofisinden çıktı. Ne yapacağım şimdi? Yapacak bir şey yok gibiydi ama hiçbir şey yapmadan nasıl bekleyebilirdi. Kassandra'yla konuşabilirdi. Ama ona ne diyecekti. Anlatmaya karar verdi.
Amirin beklediği şey gerçekleşiyordu. Sonunda Yüce Usta olacağım. Bu çok basit bir işti. Sabretmesi için yeterli bir iş. bir deprem daha. Bu sefer bu taraftan yapacaklardı. Basit bir frekans ayarlaması daha.... Büyük bir olay olacaktı. Çünkü bu seferki hedef çok büyüktü.
Fred, şimdiye kadar olan tüm depremleri işaretlemesi bittiğinde dehşete düştü. Şimdiye kadar 5 farklı yerde gerçekleşmişti. Her deprem başka iki depremle birlikte bir grup oluşturarak eşkenar bir üçgen oluşturuyordu. İlk kaydedilen mikrodepremle birlikte gelen madde alışverişi Kanada Winnipeg'de olmuştu. Ardından iki tane Amerika'da Chicago'da ve Denver'de olmuştu. İki yıl sonra Fred ve DPS işe karıştıktan sonra iki tane daha madde alışverişi olmuştu. Oxford ve Prag'da. Fred geometriden çok anlamazdı ama bunlarla bir üçgen oluşturup diğer noktayı bulabilecek kadar anlardı. Anında Carl'ı aradı.
-Carl! Yeni durağımızı biliyorum. Acele etmelisin. Çok acele. Çok zamanımız yok artık. Herkese haber ver Stockholm'e gidiyoruz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İmkansız
Science FictionBirileri doğa'nın kanunları ile oyun oynuyor... Hem de epey uzun süredir. Tüm olayların ortasında deli dahi bir bilim adamı ve bir Amerika departmanı bu oyunu çözmeye çalışıyorlar... Ancak başarılı olabilecekler mi? Fakat her şeyden önemlisi, bunun...