10|Söz

756 53 21
                                    


Biliyor musun az az yaşıyorsun içimde

Oysaki seninle güzel olmak var 

Örneğin rakı içiyoruz, içimize bir karanfil düşüyor gibi Bir ağaç işliyor tıkır tıkır yanımızda Midemdi aklımdı şu kadarcık kalıyor.

Sen karanfile eğilimlisin, alıp sana veriyorum işte 

Sen de bir başkasına veriyorsun daha güzel O başkası yok mu bir yanındakine veriyor Derken karanfil elden ele.

Görüyorsun ya bir sevdayı büyütüyoruz seninle 

Sana değiniyorum, sana ısınıyorum, bu o değil Bak nasıl, beyaza keser gibisine yedi renk 

Birleşiyoruz sessizce. 

Edip Cansever



Gözlerimi zar zor aralamıştım. Tahir fark etmiş olacak ki heyecanla ellerimi bıraktı ve iki miniğimizin fotoğrafını eline aldı.
Ah tabi ya ameliyata girmeden önce söz vermişti, uyanır uyanmaz çocuklarımızı göreceğime dair. Takılı olan maskeyi indirdim. Hissettiğim yorgunlukla burukça gülümsedim.

"Te-teşekkür ederim"

Elindeki çerçeveleri kenara koyup ellerimi tuttu.

"İyi misin Nefesim."

"Yorgunum sadece, bir de susuz."

Masanın üzerinde duran şişeden pet bardağa su doldurup dudaklarıma yanaştırdı, bir eliyle de ensemden destek vermişti. İçebildiğim kadar içip kafamı yastığıma koydum.

"Ben şey yapayım doktoru evet doktoru çağırayım. Tabi nasıl aklıma gelmedi bu ben geliyorum güzelim bekle."

Şapşal sevdiğim. Eli ayağına dolaşmıştı heyecandan. Kaç gündür uyuyordum kim bilir. Birazdan olacakları beklerken içime kara bulutlar çökmüştü.
Kısa süre sonra Tahir ve Haluk hoca içeriye girdi.

"Kızım nasılsın, her hangi bir şey var mı?"

Haluk hocanın sormak istediğini anlamıştım. Bu ameliyatın geçici veya kalıcı izler bırakabileceğini biliyordum. Genelde hafıza kaybı ya da güç kaybı yaşanıyordu. Tahir'e bakıp iç çektim.

"Hocam hafızam yerinde her şeyi hatırlıyorum ancak ben"

"Sen, sen ne Nefesim iyi misin?"

"Tahir sakin ol lütfen. Ben bacaklarımı hissetmiyorum."

Evet uyandığımdan beri belden aşağımı oynatamıyordum, Tahir'e belli etmek istememiştim ben ameliyata girerken bu riski biliyordum ama ona söylememiş, söyleyememiştim.

"Nasıl, nasıl olur bu... Haluk Bey bir şey söyleyin neden hissetmiyor?"

Haluk hocaya fırsat vermeden ben konuştum çünkü biliyordum şu an benden başkası sakinleştiremezdi onu.

"Tahir sakin olur musun?"

"Nasıl olayım güzelim? Sen...sen tepki vermedin"

Tahir anlamıştı.

Yüreğimdeki İki MelekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin