Şşts...🤫

1.1K 101 40
                                    


"Mutlu yaşamışlar..."

Yatağın üzerinde Nurefşan'a dönüp saçından öptüm. Yatağıma yatmış, aldığı kitabı okumuştuk. Kitap mutlu son ile bitmişti. Muhtemeldi. Sonunu okuduğunda gülümsememe engel olamadım. Mutlu son...

Mutlu sondan ziyade sonucun hayırlı olmasını isterim. Hakkımda ne hayırlısıysa onu isterim. Gönlümdekinin hayırlı olması için de dua ederim. Rabbimin nasip ettiğini gönlümün hoş görmesi için de...

Nurefşan vücudunu bana dönüp içten gülümsemesi ile saçımı okşamaya başladı. Bu hâline kocaman gülümsedim.

"Abla saçın çok güzel..."

Yanağına öpücük kondurup dudağımı araladım.

"Sende çok tatlısın ama..."

Gülerek kollarını bana sardı.

"Abla..."

"Söyle çiçeğim..."

Bana daha çok sinip konuşmaya başladı.

"Şey o abi benden dolayı mı sana öyle baktı? Yani anlamadım..."

Dediklerini anlayamazken devam etti.

"Ben görmedim o abiyi..."

Aklıma gelenle kalbimin ağrıdığını hissettim. Kalp atışlarım hızlanırken hâline tedirgin olmuştum.

"Bir şey yok fıstığım. Sana kızmadı o abi. Sen görmedin onu..."

Başını kaldırıp beklentiyle bana baktığında gülümsedim. Bunun üzerine kollarını daha çok sarmıştı. Canım benim...

...

"Abla beni yakalayacak..."

Nefes nefese kalmış hâlde Nurefşan'ı kucağıma aldım. Evde fazla gürültü yapmış olabiliriz.

"Hey hey bırak elindekini!"

Abimin gözlerini kısıp ciddisiz duruşuna gülmeye başladım.

"Bırakmıyorum!"

"Bırakmıyor!"

Nurefşan ile aynı anda konuşmamızla güldük. Abim üzerimize doğru geliyordu.

"Hey denizci! Rotanı şaşırdın! Güneye-"

Hızla koşmaya başladım. Nurefşan kollarım arasındayken daha yavaş koşuyordum hâliyle. Kapı eşiğine geldiğimde hızla arkasına saklandım. Nefes nefese kalmıştım. Tatlı kuşumu kucağımdan indirip elini kavradım. İşaret parmağımı dudağıma getirip konuştum.

"Sessiz oluyoruz..."

Kocaman gülümsemesiyle başını salladı. Benim yaptığım hareketi tekrar ettiğinde gülmemek için dudaklarımı bastırdım.

"Yirmi iki yaşında Gül ile yedi yaşında Nurefşan aranıyor..."

Gözlerimi devirip gülümsedim. Yani oynayabilirim. Yirmi beş yaşında Mehmet...

Gölgesini gördüğümde geri geri adımlamaya başladık. Sırtımı bir şeye çarpmamla irkilirken Nurefşan ses çıkartmıştı.

"Hi..."

Arkamı döndüğümde annem elindeki meyve tabağıyla bize bakıyordu.

"Şşts... Abim gelecek..."

Nurefşan, parmağı dudağında kısık sesle konuşmasıyla kahkahayı bastım.

"Yaa abla..."

GÜLHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin