Sınır geçilmedi ama bekleyen insanlarıda daha fazla bekletmek istemedim.
Sınır :11 oy 25 yorum
İyi okumalar
"Efendim? youra"
"Tamam dikkat ederim."
"Kim dedin?"
"Tamam, eun'ın yanına yaklaşmayacağım."
"Tamam,kapat artık yatmak istiyorum. uhhu"
Sabahın beşinde beni aramış, şirket'te bunlar'a dikkat et ben yanında yokum yok şunu, şöyle yap bunu, böyle yap diye başımın ettini yemişti.
"Umay! ne uykusu çabuk kalk hazır'lan belgeleri ancak sekize kadar halledersin."
Altı üstü birkaç belge ya zaten ikide yatmıştım, yapılırmı bu bana
"Tamam yatmıyorum. youra!"
"İyi ben kapatıyorum, hızlı ol sende!"
Tamam diyip kapatmıştım. üstümdeki yorganı kaldırıp ayağı kalktım lavabodaki işlerimi halledip youra'nın odasından stajyerlerin ve stajyer olamak için seçilenlerin bilgilerini aldım.
Bir bardak su içip mutfak masasına oturdum ve bilgilerine bakmaya başladım.
Gerçek adı: park yuJin
Doğum tarihi: 3 Ocak 2002
Doğum yeri:busan
Burcu:oğlak
Kan Grubu : A
Uyruğu:Koreli
Boy:164
Kilo:47
Bir kaç resim'ide vardı bir yıldır stajyer'miş yani idare eder tipik Koreli kızlardan işte
Gercek adı: kim min seo
Doğum tarihi:8 Aralık 2000
Doğum yeri :ulsan
Burcu :Yay
Kan Grubu: B
Uyruğu :Koreli
Boy:158
Kilo:45
Kahve saçlar, büyük gözler, beyaz ten, zayıf ama manken gibi beden. eee buda tipik Koreli ne yapayım? bunları tamam ikiside güzeller Allah var ama ne bileyim türk arıyor. gözlerim sanki haha diğer seçilecek stajyer'lere hiç bakmadım, bile onlarda aynılardır. farklı olan insanları aramalıyım. eğer bu kızlardan iki kişi daha olsa ben ilgilenmezdim, grup'la insan'ın gözü farklı bir şeyler arıyordu, yerimden kalkıp dolaptan birşeyler atıştırdım.
saat çoktan yedi olmuştu. gidip, üstüme birşeyler geçirsem iyi olacaktı odama geçip altıma siyah bir pantolon üzerime'de siyah bir kazak giydim. onun üzerinede siyah kot ceket'imi aldım. bugün renkli giyinesim yoktu. şapkam ile maskemide takınca hırsızlara benzemiştim. tae beni böyle görse onu kaçırmaya geldiğimi düşünürdü! kendi kendime kahkaha attım. Biri görse deli diyecek aman ne dersler desinler mutfak'taki dosyaları alıp kapıya gidip açtım. ayakkabılarımıda giyip kapıyı kilitledim. aşağı inip youra'nın motoruna bindim. Onuda busan'a götürecek değildi ya ehliyetimde vardı. bir ara motorları baya seviyordum. çalıştırıp şirketin yolunu tutum bakalım bugün bizi neler bekliyor...
Şirket'e gelip motor'u bir yere park edip içeri geçmiştim. odama çıkıp dosyaları masama bırakıp yazılımcıların hep beraber çalıştığı oda'ya gittim. herkez masa başındaydı ve çoğu kişi erkekti, tahmin edeceğiniz üzere. bende bir bilgisayarın başına oturup giriş yapmaya çalışanları ve canlı yayın gönderilerini paylaşanlara yönelik gönderilerini tek tek geri çektim.
aslında bana kalsa isteyen istediğini paylaşsın ne olcak ama bighit öyle para kazanamıyoruz diyor daha ne kazanacaksa artık adam ülke satın alacak sanki! gözlerimi devirip saat'e baktım. saat on ikiye geliyordu. ovv bu kadar zaman burda oturmuş muyum? ya gözlerim bozulmazsa iyi sandalyeden kalktığımda popom acıyordu puf puflayıp kafeterya'nın yolunu tuttum. birinci kattaki kafaterya'da hem hazır yiyecekler hemde ev yapımı yiyecekler satılıyordu tabi ev yapımı diye sevinemiyordum. çünkü etli şeyler ve içinde domuz etti var bu gidişle burda bir deri bir kemik kalacaktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝕷𝖎𝖋𝖊 𝕿𝖗𝖎𝖆𝖓𝖌𝖑𝖊 "𝖑𝖆𝖇𝖎𝖗𝖊𝖓𝖙" 𝐾𝑖𝑚 𝑆𝑒𝑜𝑘𝑗𝑖𝑛
Fanfiction[TAMAMLANDI] Bir grup genç vardı; geçmişleri bir olan, yaraları aynı yerden kaynayıp aynı yerden sarılan bir grup genç. Onlar çoğu zaman üzgün olduklarını göstermez her şeyi şakaya vururlardı ama geçmişleri böyle değildi. Ya geçmiş kapanmamışsa? Lif...
