Herkesin o çok istediği gün gelip çattı sonunda. Evden ayrılacak bir gelin gibi heyecanlı ve burukluk olması gereken çehrem bomboş ve çaresiz.
Yatağımda beyaz bir elbiseyle kurbanlık hayvan gibi oturmaktı tek yaptığım . Ne yemgem gibi telaşla odamda dolanıyor ne annem gibi sürekli bir yerlere emirler yağdırıyordum .
Ama en çokta babam gibi iyi bir aileyle dünür olmanın haklı gururunu yaşıyordum.
Afran Ağagilin haber vermesiyle hazırlıklar tamamlanmış bugün gitmem uygun bulunmuştu.
Peki kim gelipte haber etmişti bana herkes bir anda çeyiz haz ırlığına girmiş, düğüne hazırlanmaya başlamıştı.
Uzaktan gelen davul zurna seslerini duyuyor duydukça elbisemin eteğinden çıkarıyordum hırsımı,
Ne bekliyordu beni o konakta, karış karış bildiğim o konak şimdi o kadar da yabancı geliyor ki gözüme.
"Efra kuzum hadi gelirler şimdi ,kalk yengem bilirim istemezsin , en iyi ben anlarım seni ama elimden bir şey gelmiyor ki çekip alayım seni , abin perişan pişman kendini çok suçluyor . Oda yapamazdı birşey kim yapabildi ki o yapsın, hadi yengem benim için değilse bile yeğenin için , hadi kuzum. "
Yengem konuştukça, gözyaşlarım aksada içimde sönmeyen ateş harlandıkca harlanıyordu. Kapının girişinde sessizce ağlayan annemin gözyaşları içimi yaksa da onlar sana acıdımı diyip duran bir fısıltı durduruyordu beni.
Yengemin yardımıyla kalkıverdim ayağa sadece söylenen şeyleri yapıyor bir bez bebek gibi çekiştirdikleri yere sürükleniyordum.
Başıma atılan beyaz bir örtüyü boyun kısmıma geniş bir şekilde doladılar.
Hazırdım işte bir kadının bedduası , bir adamın yükü olmaya.
Diğer Konak'ta ise durum birbirinden farklı da değildi Herkes bir telaş içerisindeyken
Afran aylar öncesinde ki yaşadığı günü sanki tekrar tekrar yaşıyordu.
Aylar öncesi düğün günü;
Pencereden sessizce etrafı izliyordu Afran bugün, annesin zoruyla evleniyordu. Odaya giren kardeşlerini bile fark etmedi.En küçük kardeşi olan Rojda 18 yaşındaydı , onun büyüğü pusat 19 ve Pusat'ın da büyüğü Çiya 21 yaşında ve evliydi ,en büyükleri ise Afrandı . Pusat abisinin durgunluğunu biliyordu ama , elinden bir şey gelmiyordu.Odaya aceleyle anneleri zehra hanım girdi.
-'Hadi oğlum ne duruyorsunuz burda, daha kız evine gidilecek, hareket etmeyen oğullarını görünce ;''de haydee' diyerek odadan çıktı. bu sıradada Afran pencerenin önünden ayrıldı. Çiya'nın omzuna dokunarak'' hadi bıremin gidekte ,olsun bitsin bu iş,'' diyerek kapıya yöneldi.
Merdivenlerin başına gelince, biraz duraksadı 'hadi Afran yap bitsin gitsin dedi' kendi kendine , merdivenden ruhsuzca indi biliyorlardı Afran istemiyordu ama babası Berzan ağa söz vermişti yakın arkadaşına' kızın oğlumun helalidir' diye
Afran aşağı indiğine zılgıtlar eşliğinde çıktı evden Mardin sokaklarını son kez kurban olmadan izledi kız evine gidene kadar.
Kız evi Afran ağa'nın evinden farksızdı ama tek bir fark vardı. O da Esra zaten istekliydi bu evlillik için, En büyük abisi kuşağını bağladı.Esra' nın alnından öptü ve annesiyle babasıyla veda etmesini izledi .Dışardan gelen seslerle Afran 'nın geldiğini anladı bir gülümseme oldu yüzünde, anası kırmızı tülbenti duvağının üstünden örtü abisi Ahmetin kolunda çıktı evden. Afran karşısındaydı işte yıllardır beklediği kişi abisi Afra'nın yanına gelince durdu ;
-'Kardeşim sana emanettir Afran ağa.' dedi ve kenara çekildi
Afran sadece başını salladı kolunu kırdı ve Esra'nın girmesini bekledi .Esra anında girdi bu kız bu kadar mı istekliydi ? Afra 'nın istemediği evliliğe. Aslında bacısı Rojin demişti ama, Afran önemsememişti .Şimdi anlıyordu bu evliliği bir tek kendi istemiyordu.
Zılgıtlarla çıktılar evden Mardin alışıktı böyle şeylere , arabaya önce Esra yı bindirdi daha sonrada kendi ,konağa varana kadar Esra mutlu ,Afran ise sadece suskundu.
Konak kapısında içeri girmeden Zehra hanım testiyi uzattı gelinine, Esra testiyi ilk atmada kırdı ,zılgıtlarla girdiler.
Bundan aylar öncesinde yaşadıklarını tekrar yaşamak , tekrar bir kadına bağlı hale gelmek hatta iki kadına birden, iki tarafıde eşit tutmak zorundaydı artık.
Hummalı bir hazırlık, devam ederken anam sanki, ağzını açsa ağlayacak gibi bir halde kafasıyla kapıyı işaret etti.Zaman gelmiş demek..
Dışarıdan gelen korna sesleri yaklaştıkça, titremelerim artıyor bir yandanda çare arar gibi etrafımdakilerin yüzüne bakıyordum. Sahi beni kurtaracak olsalar kıyarlarmıydı.
Şimdi herkes vedalaşmamı bekliyordu. Önüme uzatılan el bir tokat yemişim gibi hissettirdi .
Hiçkimseye bakacak halde değildim. Kimseyle vedalaşmadan aşağı doğru yürüdüm yapayalnız , aynı bundan sonra olacağı gibi. Merdivenden indikçe meraklı gözler bana deyiyordu .
Kimseye bakmadan indim merdivenleri , bana bakanları ve ardımdan gelen aileme bakmadan, uzandım kapının koluna etraftün bir kaç mırıltı ses yükseldi arşa , kim bilir ne kadar istekli görünüyordum onların gözünde ağayla kuma olarak evlenmek için..
Kapı açılır açılmaz karşımda yıllardır evlerinden çıkmadığım ,kızları gibi evlerinde dolandığım , şimdiyse ikinci gelinleri olacağım yeni ailem karşıladı beni , yüzlerinde buruk , zoraki bir tebessümle çünkü biliyordum ki o evde, burda düğün alayı kurulurken bağrı yanan , belkide bana beddualar eden, gözü yaşlı bir kadın bekliyordu ardlarında.
İçeri önce büyükler girdi, ardından kardeşleri ve en sonda kendi girdi.
Afran , önceleri ağabey diye peşinden gezdiğim, karısına abla diye hitap ettiğim adam , bacım dediği beni güzeller güzeli karısının üstüne kuma alıyordu.
Bir adım atıp , yanıma ulaştı kolunu kırıp girmemi bekledi.Sessizce titreyerek uzattım elimi koluna son bir canhıraşlıkla tutuverdim.
Bir iki adımda çıktık konağımızın kapısından , dönüp son kez baktım bana şimdiye kadar , yuva olmuş konağa ve en sonda beni feda eden aileme...
Sevgili arkadaşlar biliyorum çok uzun süredir bölüm bekliyorsunuz bazı sebeplerden dolayı maalesef aktif değildim.
Ama artık sınırı dolar dolmaz 1-2 gün içerisinde bölüm gelecek.Bölüm bekleyen arkadaşları, daha fazla bekletmemek için bölümü direkt atıyorum hatalarım varsa affola Kendinize iyi bakın Allah'a emanet.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EFRA
Ficción Generalİnsan sevmediğiyle evlenir ama ? ikinci kez sevmediği değil tanımadığı, kardeşinin en yakın arkadaşıyla evlen...