13.BÖLÜM

3.4K 91 16
                                        

  Efra diyen sesle olduğum yerde donup kaldım sadece bana yaklaşan ayak seslerini duyuyor kaçmak istiyor ama yapacak kaçacak gücüde kendimde bulamıyordum.

   "Efram  bir  bak yüzüme , biliyorum sende istemedin , seninde gönlün yok bu işe , he de gidelim beraber kimse bulamaz izimizi  haydi Efram birşey de bana , hadi gülüm.."

  Mehmet ağabey konuştukça  beynim zonkluyordu, şimdiye kadar  konağa geldiğinde hoşgeldin derken gördüğüm  , abi dediğim adam  konuştuklarını bir süre sonra  duymamaya başladım.

Kaç dakika durdum  , kaç dakika ahraz oldum bilmiyorum.  Sürüyerek uzaklaştım bir iki adımda uçurumdan.

Hala orda ,arkamda yere çökmüş başı eğik duruyordu. Sahi ne yapmıştım ki ben ne yapmıştımda beni görmüş , kabul etmişti kalbi..

Birşey söylemeden yanından geçtim bi iki adım attıktan sonra ilerden bana koşarak  gelen abimle artık tamamen bittiğini anladım.

İstemeden bir adamın hayatını mahvettim,  istemeden bir adam hayatımı  mahvetti...

Peki ne olacaktı  , önce bir gün kararlaştıracaklardı. Alacaklardı beni, kapatacaklardı bir konağa  , evli , abi bildiğim bir adama  tutsak etmeye, yaralı ama bir o kadarda nefretini  kazandığım bir kadının kuması olmaya.

Abimin yanında arabada giderken artık ağlayamadığım için ağrıyan başımın ağrısı dayanılmayacak gibi  olsa da elimi kaldırıp ta ovacak halim yok, abim gözlerini yoldan ara ara gözlerini  ayırıp baksa  da dönüp bakmak dahi zor geliyordu bedenime..

Konağın önüne geldiğimizde direk indim arabadan kapıya kısa bur bakış atıp girdim içeri kimse olmayan avludan hızla merdivenlere doğru telaşlı  bir koşuşturmaya giriştim. Sanki herkesi ben kurban etmişcesine , ben bakamıyordum yüzlerine.

Odama girdiğimde kapımı ardımdan kapatıp yığıldım olduğum  yere.

Ne kadar durdum  orda bilmiyorum yatağımın üstüne adeta bir çuval gibi attım  bedenimi, yakındı gitmem hangi kuma bekledi ki babasının evinde, hangi töre bozuldu ki nikahtan sonra..

Gözlerimi bir kaç kez kırpıştırıp,  açmaya çalıştım,  titrekçe açıldı açılmakta zorlanan  gözlerim, karanlığın hüküm sürdüğü odam içimdeki kasveti arttırsa da  öylece tavanı seyredip durdum.  Bundan sonra ne  yapacaktım , peki ya o kadın o ne yapacaktı ,yıllardır yarenlik ,eşlik ettiği adamı, kocasını nasıl başka bir kadına gönderecekti?

Düşünmekten zonklayan başım , günlerdir ağlamaktan şişen gözlerim ne kadar uykuya aç olsalar da onları her kapattığımda , bir kadının acı dolu feryatları yankı buluyordu beynimde.

Bir anda karnıma keskin bir kramp girmesiyle ellerimi götürdüm karnıma, nefesim kesilir gibi oldu,  bacaklarımı kendime doğru iyice çektim ve  ağrının dinmesini bekledim, bir süre sonra kramp geçti fakat elim hala karnımın üzerinde kalakalmıştı burda , tamda ellerimin altında bir can...

 Aşiretin , dört gözle beklediği, bir kadının yıllardır en çok isteyip, dualarında dile getirdiği , üç kişinin hayatını ,daha rahme düşmeden değiştiren bir can...

Kapımın tıklanma sesi beynime sirayet ederken , yerimden kıpırdamadım bile, yanımızde çalışan beraber , kardeş gibi büyüdüğüm , Seher yemek getirmişti .

O da sadece diğerleri gibi sessizce çekip gitti. Biliyordum  fazla uzatmayacaklardı .

Daha düne kadar abla dediğim  kadının en büyük yarası olmuştum, en ağır bedduası.

  Kapımın aniden açılmasıyla  başımı ağırca çevirdim. Gelen babannemi onu görmemle gözyaşlarım geri akmaya başladı.

Ardındaki anneme hitaben  elini kaldırıp git işareti yaptı kapım kapanır kapanmaz kollarını açtı bana, hiç tereddüt etmeden giriverdim kanatlarının altına.

-Ah yavrum benim, ağla nenem ağla kuzum ağla ki  acın yüreğinde taşlaşmasın.

Hiçbir şey söylemeden dahada sıkı sarıldım babanneme sanki beni o kurtarabilecekmiş gibi, hafif bir itmeyle uzaklıştırdı kendini benden , gözleri dolu dolu ama yüzü sert bir ifadeyle bakıyordu bana.

-İçindeki zehir aksın diye  şimdi bir şey demiyom  ama  sen benim torunumsun Efra, ne olursa olsun benim torunum güçlü  duracak ki kimse bir daha üzmeye cesaret edemesin.

Bu durumda ne diyebilirdim ki güçlü ol Efra, kabullen Efra , hayatım hep birilerinin iki dudağının  arasında mı yaşıyacaktım artık.

  "Hadi nenem kalk , bir yüzünü yıka kendine  gel , sen böyme yaptıkça  değişmiyor kızım bu hep böyle oldu töre dedi biz boyun eğdik, töre ölüm dedi ağlayıp yerimizde durduk , evlen dedi  evlendik.Şimdi kızıyon bize  biliyom kızım ama değişmeyen, töre nasıl değişsin , sen böle  yaptıkça anca kendine zararın , töre yine aynı kalacak bugün sen yarın daha nicesi kurban olacak. "

Elleri dizlerimin üzerine bir kaç kez sıvazlayıp,   yataktan destek alarak kalktı yerinden , kapıyı kapatmadan  göz ucuyla bakıp kapatıverdi kapıyı.

İstemesemde banyoya gidip , suyu açıp bir sare suyu izledim  sadece, rüya olmasını diledim yaşadıklarımın,  ellirime aldığım suyu sertce çarptım yüzüme bir kaç kez tekrarladım bunu kurulama gereği hissetmeden dolabıma ilerledim savsak adımlarla,  askıdaki ilk elbiseyi aldım elime önceden  üzerime tutuh yakışıp yakışmadığını defalarca kontrol ettiğim gibi tutamadım üzerime ,yakışıp yakışmadığını kontrol ettiğim zamanlar çok geride kalmıştı artık..

Üzerimi giyinip merdivenlerden inmeye başladım, aşağıdaki büyük odadan , abim ve babamın bir kaç tanede adamın sesleri geliyordu.

Bahçede  hummalı bir  kahvaltı hazırlanışı vardı, annem sürekli bir şeyler söylüyor herkes işleri yapmak için resmen koşuyordu, aşağı inmeden büyük odanın kapısına doğru yürüyüp,  kenarındaki duvar oyuğuna gidih konuşulanları,  dinlemeye başladım.

İlk duyduğum, babamın sesiydi.
"Biliyorum doğru dersin ,ama  de hele bana Efruz Ağa ,   töre dedi kızım  abi bildiğine  kuma verdim ,töre dedi kızımın gözyaşını hiçe sayıp kabul ettim. Şimdi bilirim  ki kumayı çok bekletmeden  isterler koca evine de hele Ağa ben kızıma nasıl derim yarın gidiyorsun evimden  diye ."

"Baba ben Afran Ağayla konuşsam , bacım iyi değil babam iyi değil , nasıl derim  ,nasıl deriz  ben  diyemem ,demem baba ,sus dedin sustum ama artık  ,susmayacağım baba..

"ALAZ! Karar belli yarın Efra  , koca evine gidiyor o kadar."

  Dış kapı şiddetli bir , şekilde açıldı başımı çevirip bakamadım bile, taki adım  yankılanana kadar.

"Efra! çık dışarı  ne demek lan evlendi , çık dışarı Alaz ağa bunun hesabını ver bana!"

Evet beklenen bölüm geldi kitap dostlarım. Bazı sağlık sorunlarından dolayı geç geldi biliyorum ama bundan sonra  vote dolar dolmaz gelecek.

Allaha emanet olun 🙏

Vote sınırı:170

EFRAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin