Fraise

9

"Mutlu görünüyorsun."

Baş alfa yüzündeki sırıtışla gür ağaçların kapattığı gökyüzüne bakarak konuştuğunda tao ile el ele yürüyorlardı. Şelalenin arkasındaki mağarada biraz daha kaldıktan sonra yola koyulmuşlardı, köyden ayrılalı çoktan üç gün olmuştu ve daha fazla görevden kaytaramazdı.

Tao çaktırmadan yifana kısa bir bakış atıp yeniden önüne döndüğünde o da gülümsemesine engel olamıyordu.

"Mutluyum hyung."

Tao'nun cevabıyla yifan taoya baktı ve yerden kopardığı küçük sarı çiçeği tao'nun kulağının arkasına sıkıştırdı. Aslında köye gidesi hiç yoktu şelalenin arkasındaki mağarayı çok sevmişti ama bir gün daha aylaklık ederse köydeki düzen bozulabilirdi.

Tao kulağına takılan çiçeği çıkarıp incelerken çoktan ormanın çıkışına gelmişlerdi bile buradan sonrası kayalık dolu bir dağdan oluşuyordu köy ise bu dağın eteklerindeydi.

Tao çiçeğine oldukça odaklanmışken hyungunun geride kaldığını fark edememişti, fark ettiğinde ise onu görememişti onun yerine kocaman güçlü bir kurt vardı.

"Ah, hyung şaşırttın beni."

Kurt, taoya doğru gelip ön ayaklarını uzatarak yere uzandığında başını da aşağı eğmişti. Karşısındaki bu kocaman kurtun çocukken kendisini kurtaran o kurt olduğuna hâlâ inanamıyordu ve o günden sonra ikinci kez sırtına binecekti.

"Bu şekilde zorlanmayacağına emin misin? Yol çok fazla eğimli."

Tao alfa kurdun sırtına oturup öne doğru uzandığında kurt da yerden kalkmıştı. Tao kollarını kurdun kalan boynuna sardığında boynundan sarkan eli alfa tarafından yalanmıştı.

'Bu şekilde gitmemiz daha güvenli senin için.'

Tao şaşkınca başını yana eğip kendisine bakan kurdun gözlerine baktı şaşkın şaşkın. Az önce duyduğu şey neydi bilmiyordu ama hyungu ile konuşmuş muydu?

"Bu da neydi?"

Tao aşağı doğru sarkıp kurdun yüzüne yaklaştığında boynundaki ısırık izin yalamıştı alfa kurt. Tao gıdıklandığı için onu durdurup kurdun büyük iki kulağı arasına yerleştirdi kendi başını.

"Mühürlenmek yüzünden demek..."

Kurdun hareketlenip yavaş yavaş yürümesiyle iyice sarıldı ona tao. Bunu daha önce de yapmışlardı ama bu seferki biraz farklıydı kayalarla dolu bir dağdan aşağı doğru inmek korkutuyordu onu ama hyungunun varlığı sayesinde iyi hissediyordu.

'Uzun sürmeyecek, kapat gözlerini fraise.'

Tao söyleneni yapıp gözlerini kapattığında bir rüzgâr esip geçmişti üzerinden. Sanki boşlukta gibiydi ve rüzgârı tamamiyle hissediyordu, kısa bir an gözlerini açtığında dağdan aşağı doğru iniyor olduklarını gördü ve altındaki kurt git gide büyüdüğü için tao onun sırtında daha az sarsılıyordu.

Kurdun rüzgâr yüzünden kabaran kürkü taonun görüşünü kapatıyordu, başını yana çevirip tao ile göz göze geldiğinde ise tao büyük kulağın arkasını öperek yeniden kapattı gözlerini.