7

628 48 58
                                    

"İyi geceler çocuklarım...hyorin! Derhal çık ordan."

"Anneciğim...ah vurma artık tamam geliyorum."

Hyorin üzgünce elveda eder gibi ellerini yifana uzatırken saçından tutulmuş ve geriye çekilerek odadan çıkartılmıştı.

Kapanan kapı sesi ile yifan göğsünde birleştirdiği kollarını çözerek indirmiş ve pantolonunun ceplerine sokarak sırtını yasladığı pencere kenarından çekilmişti. Yavaş adımları küçük oda içinde tao'nun önünde son bulurken sessizliğini koruyordu.

"Yani, gidecek misin?"

Elindeki ağır yorganı dolaptan zar zor çıkartıp ayağı ile dolap kapağını kapattığında arkasına dönebilmişti. Saatlerdir pencereden ayrılmayan hyungu ile burun burune olduğunu fark edince irkilip yorganı bir anda düşürmüştü ama ondan daha hızlı olan alfa saniyesinde düşmek üzere olan yorganı tutmuştu.

"Nereye gideceğim? Duymadın mı, seninle uyumamı söyledi."

"Ondan bahsetmiyorum..."

Mırıldanırcasına konuşup hyungu ve dolap arasından sıyrıldı. Baş alfa odadaki çift kişilik yatağın üzerine elindeki oldukça eski tip ama kalın yorganı bıraktığında tao yavaş adımlarla pencereye gitmişti.

Saat 10 olmak üzereydi ve ikisi de bu saatte uyumazdı ama ninesinin olağanüstü ısrarı ve baskısıyla dolaptan hiç çıkarılmayan o eski yorganla beraber uyumaları söylenmişti. Köy halkı bile uyumamıştı, dışarıda ateş yakan bir kaç alfa ve omegaları vardı.

"Sınır meselesini mi soruyorsun?"

Hyungunun sesiyle kendisine gelip pencere önünden çekildi ve yatağa yaklaşıp katlı duran yorganı açtı.

"Hım, evet gidecek misin? Üstelik o deli kızı- yani hyorini burda bırakıp."

Açtığı yorganı yatağın üzerine serip sol tarafını açık bıraktığında bir kaç saniye boyunca çift kişilik yatağın üzerindeki tek kişilik yorgana baktı hafif kıstığı gözleriyle.

"İşlerim var biliyorsun sınırı korumam gerek herkesin güvenliği için. Geçen seferki olayı biliyorsun."

Aklına abisi luhanın gelmesiyle yüzü asıldı. Çok kısa görebilmişti daha hasret gideremeden olanlar olmuştu. Kim bilir bir daha ne zaman bir araya gelirlerdi.

Baş alfa altındaki pantolonun kemer ve düğmesini açarak fermuarını indirdiğinde tao'nun dikkatini çekebilmişti. Tao çok kısa bir anlığına hyunguna bakıp sonrasında bakışlarını kaçırmış ve yatağa bakmaya başlamıştı.

Hyungunun kazak ve pantolonu odadaki küçük yeşil koltuğa atılırken çoktan siyah pijama altını giymişti üzerinde ise siyah atleti vardı.

"Geç yatağa."

Alfanın sesi ile ona hiç bakmadan yatağa girmişti. Yatağın en sol ucuna tao yerleşirken en sağında da yifan vardı. Yorgan ise ortalarında kalmıştı.

"Üşüyeceksin."

Yifan yorganı taoya doğru çekiştirip onun üzerine örterken tao hafif aralanan dudaklarıyla ona bakmış ve bir şey diyecekken susmuştu. Oluşan bir kaç dakikalık sessizlikten sonra tao çekingence yorganı hyungunun üzerine doğru çekmişti.

"Üşüyeceksin."

Aynı şeyi mırıldanarak gözlerini kapattığında ve bir kaç hışırtı sonrasında koluna değen başka kol ile gözlerini açtı. Yifan taoya biraz daha yaklaşıp onu kolu ile sararken yorganı da üstlerine çekmişti. Bu sayede tek kişilik yorganın altına sarılarak sığabilmişlerdi.

Fraise Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin