Fraise

13

Tao gözlerini açtığında odasındaydı, başını yana çevirip yatağın soluna baktığında yifanı görememişti. Olanları teker teker hatırlayıp yattığı yerden doğruldu, yifan gitmişti.

Yorgunlukla alnını ovup sırtını yatak başlığına yasladığında odanın içinde kendisini izleyen alfayı fark etti, tekli koltuğa oturmuş kaşları çatılı bir vaziyette sinirli sinirli taoyu izliyordu. Tao ise uyurken bile birini kızdırabilecek ne yapmış olabildiğini düşündü.

"Herkes nerde?"

Tao çatallaşmış sesiyle sorduğunda Taiyang ona bakmayı kesip başını pencereye doğru çevirdi, akşam olmuştu bile çoktan.

"Babam gitti, evdeki vampiri soruyorsan senin dinlenmeni söyleyip yan komşunuza gitti teyzeyle beraber."

"Beni seninle mi bıraktılar?"

Tao'nun sorusu alfayı güldürdü, yüzündeki kocaman sırıtışla başını salladığında oturduğu koltuktan kalktı. Hâlâ kendine gelmeye çalışan saçı başı dağınık tao'nun yatağına ilerleyip yatağın en uç köşesine oturdu.

"Korktun mu? Öldürecek değilim seni."

Tao cevap vermeden üzerine giydirilmiş olan büyük tişörte baktı, muhtemelen luhan giydirmişti onu zaten üzerindeki tişört de yifanındı. Beline kadar örtülmüş yorganı ayaklarıyla itekleyip bacaklarını yorganın üstüne çıkardığında ayak bileğini saran parmaklarla irkildi.

Taiyang tao'nun ayağını kucağına alarak bileğini ovarken tao onun ne yapmaya çalıştığını düşündü, Taiyangın dokunduğu kısım çok ağrıyordu ve alfa tuttuğu bileği ileri geri hareket ettirip birden öne doğru çektiğinde tao bağırdı.

"Acıyor bıraksana şunu."

Taiyang ayağını serbest bıraktı, aslında tao düşerken ayak bileğini burkmuştu ama farkında değildi taiyang ise sadece kemikleri yerine oturtmuştu. Tao bacağını kendine çekip bileğini ovarken kendisini izleyen alfayı süzdü.

Sessizce birbirlerine bakarlarken tao kaşınan kolunu kaşıdı hırçınca.

"Genelleme yapacağım, kadın olduğun için erkeklere mi ilgi duyuyorsun? Ama alfasın, omegalarla mı ilgileniyorsun?"

Tao ne alaka olduğunu bilmediği ama dünden beri gereksizce zihnini meşgul eden bu soruyu sorduğunda taiyang'ın hınzır gülümsemesi yeniden suratını sardı. Bu soru daha önce de bir çok kez kendisine sorulmuştu ve hepsi rencide etmek için sorulmuştu ama ilk kez böylesine ciddiyetle sorulmuştu.

"Alfayım ben, omegaları alıp işaretlemek doğamda var cinsiyeti umrumda değil."

Tao başını salladı, bu cevap aklındaki soruya yeterli olmuştu. Ama gözleri yeniden taiyanga takıldığında bir çok soru daha gelmişti aklına, dudaklarını aralayıp ona bakarken ikilemde kalmıştı.

"Senin... şeyin de var mı?"

Gözlerini kocaman açarak sorduğunda taiyang onun tipini taklit ederek yüzüne yaklaştı ve gözlerini kocaman açtı onun gibi. Tao'nun ince elini kavrayıp baş parmağı ile üzerini okşadığında tao onun suratındaki çapkın ifadeye hayretle baktı, sahiden de alfaydı bu kız.