|ikinci sezon|
Sen doğduğunda bir rüya gördüm.
Daireme girdiğimde her yer karanlıktı, göz gözü görmüyordu ve mum yakmak için niyetlendiğimde içeriye bir ışık süzüldü.
Oraya doğru baktığımda, tahtımda seni gördüm.
"Jimin, fazla uzaklara gitme bebeğim kaybolursun."
Annesinin seslenmesi ile kısa bir an arkasına dönüp baktığında çoktan olan olmuştu. O kısacık sürede arkasına bakarken önündeki kocaman taşı göremeyerek ayağı takılmış ve yüz üstü yere düşmüştü.
Kendisine doğru koşan iki genç kıza bakarken sessizce yerden kaldırılmayı bekliyordu, aslında acıyan bir yeri de yoktu ama yine de annesi kaldırsın diye beklemek istiyordu.
"Evladım ne diye koşuyorsun kendi kendine..."
Annesinden önce yetişen diğer kız, jimin'in babasıydı.
Alfa taiyang...
Sürüden hamile betası Chaun ile ayrılalı seneler olmuştu ve çoktan omega olarak doğan oğlu altı yaşına basmıştı bile.
Köyden kaçar kaçmaz bir daha geri dönmeyeceklerini düşünseler de işler o şekilde ilerlememişti, tüm sürüyü ve baş alfayı zor duruma sokan bir mevzudan ötürü çareyi karısı chaun'un rahminde taşıyan alfa taiyang yeniden köye dönmek zorunda kalmıştı.
İşlerin hallolmasıyla beraber sürüden bir kez daha kopup kendi düzenine devam etmişti.
Fazla mutlu bir hayat sürüyordu.
Güzel bir karısı vardı üstelik kendisini her koşulda sevip destekleyebilecek bir kadındı. Çok tatlı da bir oğlu vardı, chaun her ne kadar alfa doğmasını istese de sevimli bir omegaları vardı.
Aslında beta ve alfa çifte beklenmedik bir omega şokuydu bu.
Omeganın gelişimi, feromonları, iç güdüleri, istekleri ve ihtiyacı olan şeyler... alfa baba ve beta annenin de omega çocukları sayesinde sonradan öğrendikleri ayrı bir mevzu olmuştu.
Omega jimin diğer omegalara kıyasla daha erken kızışmaya girmişti aslında en büyük problem de buydu.
Henüz omega kızışması hakkında hiçbir bilgiye sahip olmayan bu çift omegalar hakkında sadece temel ve basit bilgilere sahipti.
Jimin tam 1 ay önce çok büyük bir hastalık geçirdi.
Flashback
"Bayan Chaun geldiğiniz için teşekkür ederim ve endişelenmeyin ama..."
Chaun soluk soluğa oyun odasına göz attı. Aniden evinde otururken oğlunun okulundan aranmıştı üstelik oğlunu hastaneye götürmesi gerektiğine dair bir bilgi eşliğinde buraya kadar nefessiz gelmişti resmen.
Karşısında resmen ezilip büzülen öğretmene bakışlarını çevirebildiğinde hâlâ gözleri oyun odasında bir şeylerle oynayan oğluna kayıp duruyordu.
"Evet sorun ne?"
Chaun bir elini göğsüne koyarak çatlamış çıkan sesinin düzelmesi için hafifçe vurdu göğsüne, su içmeye ihtiyacı vardı.
Karşısındaki öğretmen kısa bir anlığına içeride sessizce oyun oynayan çocuklara baktıktan sonra chaun'un kolundan hafifçe tuttu ve onu kapı girişinden uzaklaştırarak kimsenin duymaması adına çocuklardan biraz uzaklaştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Fraise
WerewolfBelki benden kaçabileceğini düşünüyorsun, kokunu kilometrelerce öteden alabiliyorum. Aynı hayvanlar gibi. 'Tatlı kokun başımı döndürüyor fraise'