ŞAFAKTA BULUŞALIM

6. Acıya Tutunmak

 Biliyor musun?. Bende her şeyi unutmak isterdim. Sen  hariç. Her şeyi.

Cindy ve Jory hastanenin kafeteryasında oturmuş, kahve içiyorlardı.

'Cindy, çok yorgun görünüyorsun' dedi Jory karısına.

'Biliyorum, kahve iyi gelecek' dedi Cindy yorgunlukla.

'Biraz dinlenmelisin. Ben bekleyebilirim' dedi Jory.

'Uyandığında yanında olmak istiyorum Jory' dedi. Sonra' Doktor hala bu durumun normal olduğunu söylüyor ' dedi üzgün bir sesle.

'Kendini çok yıprattın. O uyanacak. Görünüşte ne kadar kırılgan olursa olsun o güçlüdür. Bunu biliyorsun' dedi Jory karısına sarılarak.

Ciny, 'Tamam bunu bende biliyorum ama kendi gözlerimle görene kadar rahat etmeyeceğim' dedi.

'Hadi kalkalım artık. Onu çok tek bırakmak istemiyorum' dedi kalkarken.

Dawn'nin yattığı odanın kapısını açınca ikisi de büyük bir şok yaşadılar. Dawn'nin yatağı boştu.

'Jory, uyanmış' diye bağırarak lavaboya bakmaya gitti Cindy. Ancak içeride kimse yoktu.

'Gel, dinlenme odasındadır' dedi Jory odanın kapısını açarken. Ama o odada boştu.

'Jory, nereye gitmiş olabilir?. Daha yeni kendine geldi' dedi panik olmuş bir halde Cindy.

Jory' Bak ayakkabı ve eşofman yok' dedi dolabı göstererek.

Cindy dolaba baktığında askıdaki kıyafetlerin yerinde durduğunu ancak eşofmanla ayakkabıların gitmiş olduğunu gördü.

'Ne yani uyandı. Eşofmanları giydi, dışarı çıktı. Öyle mi?' söylediklerine kendisi de inanamayarak.

'Onu aramalıyız. Buralarda bir yerde olmalı. Hadi'

Jory ve Cindy hızla odadan çıkıp, hastanede Dawn'i aramaya başladılar. Cindy koşar adım yürüyor, panik içinde her yerde kuzenini arıyordu. Bahçeye bakarken, gözlerine bir kızıllık ilişti. Dönüp baktığında, onu gördü. Üstünde eşofman, elinde uçurtma ve etrafında bir sürü çocuk. Gördüğü manzaraya inanamadı. Dawn koşuyor, gülerek uçurtmayı çocuklarla uçurmaya çalışıyordu. Dawn uyanmıştı, iyiydi ve hiç olmadığı kadar mutluydu.

Hemen telefonu eline aldı. 'Jory hastanenin arka bahçesine gel. Çabuk' telefonu kapar kapamaz 'Dawn, Dawn ' diye seslenerek nerdeyse koşar adım yanına gitmeye başladı.

Ancak Dawn ona ne bakıyor, ne cevap veriyordu.

'Dawn, ne yapıyorsun?' dedi Cindy onun yanına gelerek. Dawn'den yine tepki yoktu. Onu duymuyor muydu yoksa numara mı yapıyordu?. Nerdeyse çocukluğundan beri böyle saçma şakalar yapmıyordu oysa ki.

Dawn'nin kolunu tuttu, kendine doğru çekerken' Dawn, iyi misin?' diye sordu.

Bir kadın Dawn'nin kolundan tutmuş, ona dikkatle bakıyordu. Dawn karşısındaki kadına baktı. Sarışın, ufak tefek güzel bir kadındı. Ayaklarında şık siyah rugan stiletto vardı. Üstünde derin yırtmaçlı siyah etek ile kısa hafif göbek dekoltesi olan dantelli bir bluz giymişti.

' Dawn tatlım, gel benimle. Daha yeni iyileştin. Burada böyle durman doğru değil' dedi.

'Affedersiniz bana Dawn mi dediniz?' dedi Dawn kadına.

'Anlamadım, Dawn. Ne diyorsun?' dedi kadın

'Dawn mi dediniz bana?. Tanışıyor muyuz?' dedi merakla Dawn.