1.4

462 47 53
                                    

Peki karşımda bir adet Jungkook görmeyi bekliyor muydum? Elbette bekliyordum. Zaten gün boyu her yerde onu görmüştüm, şimdi görmeme şaşırmamıştım. Asıl soru, acaba bu Jungkook'un gerçekte kim olduğuydu. Neyse, çıkardı yakında kokusu. İki üç tokat atsam kendime gelirdim zaten.

Ben bunları düşünürken Jungkook kişisi gözlerini elimdeki sülüğe kaydırdı. "SÜLÜK! O KADAR İYİ GELDİLER Kİ! BEYFENDİ SİZ DE Mİ ALACAKSINIZ? HAYATINIZDAKİ EN EN EN DOĞRU KARAR OLACAKTIR EMİN OLUN!"

Karşımızdaki adam birden gelen bu yoruma karşılık bakışlarını yumuşattı ve bize geri döndü. "Böyle bir şey beklememiştim doğrusu. Affedin beni, işimde pimpirikliyimdir de biraz. O yüzden gerildi ortam. Ama bu gencin söylediğine göre gerçekten iyisiniz. Yalan yok, sitenizdeki yorumları sahte sanmıştım çünkü hepsi fazlasıyla olumluydu ama görünüşe göre sahte değiller. Sülükleri alıyorum. Buyrun, ücret burada." diyerek elindeki çantayı bize uzattı. Ne olduğunu anlamaz bir biçimde bir adama bir de hala görüntüsü değişmemiş, pişmiş kelle gibi sırıtan Jungkook'a ağzım açık bakarken Jimin elimdeki sülük bidonunu alıp adama uzattı. "Bereket versin abicim."

Adam kafasıyla bizi onaylayarak boyanmış "Afrika Sülükleri"mizi alıp masadan kalktı ve uzaklaştı. Adam pastaneden çıkınca, hala başımızda dikilen bir adet pişmiş kelle Jungkook'u vardı.

Jimin'e dönerek "Bana tokat at." dedim. Jimin şerefsizi de ömrünün başından beri bu anı bekliyormuş gibi laaappss diye yapıştırdı suratıma.

"ULAN HAYVAN HAYATIN BOYUNCA BU ANI MI BEKLİYORDUN BU NE ŞEYTANA MI VURUYOSUN LAN YANAĞIM ALEV OLDU YANIYOR ŞU AN KARINCALANDI HİSSETMİYORUM ÖKÜZ!"

"Napiyim be Nari, bu fırsat bir daha elime asla geçmeyecek sonuçta."

Elimle yanağımı tutarken bu sefer pişmiş kelleden far görmüş tavşana dönüşmüş Jungkook'a tekrardan baktım. "Allah aşkına yormayın beni, sabahtan beri sağda solda şu Jungkook veledini görüyorum zaten. Bu sefer bu kim, kimin yerine onu görüyorum yine?"

"Benim, Lee Nari. Jeon Jungkook? Sayesinde 50 bin dolar kazandığınız adam?" diyerek karşımıza çöktü.

Hayır. Olamazdı. Bu gerçek Jungkook olamazdı.

"Jimin. Taehyung. Gerçekten Jungkook mu o?" dedim gergince ve mırıldanarak.

"Nari...valla o."

"Ve ben rezil oldum dimi... yine?"

"Nari...valla oldun."

"Oldu o zaman ben kalkayımmm." oturduğum yerden hışımla kalkarak elimden geldiğince buradan uzaklaşma planları yaparken kolumdan tutan el beni geri oturttu. Jeon Jungkook'un eli.

Tutmasana zalımın oğlu, dokanma bana, bi garip oluyo!

"Evet neler olduğunu açıklasan mı Jungkook?" dedi Taehyung sorgularcasına. Haklıydı, sorgulasındı zaten, what the fuck is going on'du şu an.

"Güzel bir soru. Nari size anlattı mı bilmiyorum ama bazı sebeplerden biz onunla konuşmayı kesmiştik. Bir gün sonra ben yaptığımın biraz çocukça olduğunu fark ettim ve engeli açarak mesaj atayım dedim çünkü onunla konuşmayı cidden seviyordum."

Jungkook'un sözlerini nasıl devam ettireceğini bildiğimden, utançla oturduğum yerde aşağı doğru kaymaya başladım.

"Ama engeli açtığımda ne göreyim? Nari Hanım da beni engellemiş."

"Vay...demek öyle...seni engellediği kısma kadar anlatmıştı ama orayı söylememiş kara böcük."  dedi Taehyung sahte bir sinirle beni yukarı çekerken. "Birazcık olayları çarpıtarak anlatmış olabilirim." dedim Taehyung'a kedi gibi sırnaşarak. Birkaç saniye Tae'ye şirinlik yapıp kendimi affettirmeye çalışırken Jungkook'tan aile var burada aile! tarzında bir öksürük sesi geldi.

sazan.avi || jjk {✓}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin