18. Bölüm : Duman Ve Uyku

330 70 25
                                    

Gitmek mi, kalmak mı...

İnsanlar ikiye ayrılır: gidenler ve kalanlar...

Giden için zordur çünkü geride bıraktığı biri ya da birileri vardır.

Kalan için zordur çünkü uzakta olmak zorunda olduğu biri ya da birileri vardır.

Ama benim ne geride bıraktığım biri olacaktı ya da uzak kalmak zorunda olduğum biri...

Giden için de kalan için de zordur, hayat. Biliyor musunuz, aslında hayat hep zordur.

Herkesin hayatı zordur. Zengin, fakir, hasta, sağlıklı...

Zengin olan için hayat zordur çünkü mutluluk ya da huzur para ile satın alınmaz. Gerçek sevgi, para ile satın alınmaz.

Fakir için zordur çünkü istediği veyahut ihtiyacı olan şeylere ulaşamaz. Ama kendi çapında mutludur.

Herkesin hayatında kendince zorluklar vardır. Herkes en çok ben acı çekiyorum der ama herkes acı çeker.

Gülen insan mesela... İçindeki acıyı saklamak için maske olarak kullanır gülümsemesini.

Güçlü duran insan mesela... Başkaları acısını görmesin diye güçlü numarası yapar.

Tamamen mutlu bir insan göremezsiniz. Herkesin illa ki bir sorunu vardır. Herkese göre o sorun en acısıdır.

Dünyada ya da bu boyutta... Herkes acı çeker. Kimisinin ailesi ölmüştür, kimisini sevgilisi terk etmiştir, kimisi sınavlarını kaybetmiştir, kimisi yere düşmüş ve bir yerini kırmıştır, kimisi sözlü olarak aşağılanmıştır...

Herkesin bir kuyruk acısı vardır. İçinde bir yerlerde saklamak için çalıştığı bir acısı...

Benim acım neydi? İnanın bilmiyorum. Cidden bilmiyorum.

Bileklerini kesen insanları aptal sanır bazı kişiler. Oysa yanılıyorlar. Onlar aptal değil.

Sadece kalplerindeki, zihinlerindeki ya da ruhlarındaki acıları fiziksel acıların dindirebileceğini düşünürler. Birkaç dakika hatta bir kaç saniye de olsa düşünmemek için...

Karşımda bana afallamış bir şekilde bakan arkadaşım diyemeyeceğim arkadaşlarım vardı.

Hiçbiri dostum değildi. Hiçbiri arkadaşım değildi. Hiçbiri için canımı vermezdim. Hiçbirini sevmiyordum.

Bir toz zerresi kadar bile değerleri yoktu gözümde...

"Ne?"

Dedi Liam şaşkınlıkla. Yaralı elimin acısına aldırmadan duvardan destek alarak ayağı kalktım.

Hepsi ile tek tek göz göze geldim. Adam, Liam, Clara, prens bozuntusu, Aurora, Nick...

"Siz..."

Dedim duygusuz bir sesle.

"Benim hiçbir şeyim değilsiniz. Arkadaşım değilsiniz. Dostum değilsiniz. Sevgilim değilsiniz. Düşmanım bile değilsiniz. Size en ufak bir değer bile vermiyorum. Sizi sevmiyorum veya sizden nefret etmiyorum. Hatta onu bunu bırakın benim için hiçbir şey bile değilsiniz! Burada kalmam için bir sebebim yok. Siktiğimin güçleri ya da krallık da umrumda değil. Ölmek ya da yaşamakta umrumda değil. İntikam ya da nefret de umrumda değil. "

Onlara doğru bir adım attım.

" Buradan gitmek istiyorum. "

Her kelime beyinlerine kazınsın diye yavaş yavaş söyledim.

Karanlık Zihinler / ASKIDAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin