Parlatıcı

2.4K 213 46
                                    

Restoranın en güzel manzarasının olduğu, şık masaya geçtiklerinde, Namjoon Yoongi'nin sandalyesini çekip oturmasına yardımcı oldu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Restoranın en güzel manzarasının olduğu, şık masaya geçtiklerinde, Namjoon Yoongi'nin sandalyesini çekip oturmasına yardımcı oldu.

Yoongi karşısında ki adamın kendisine çok kaba ve sert davranmasını beklediği için her hareketine şaşırıyordu. Belki de ailesinin onu korkuttuğu kadar kötü biri değildi Kim Namjoon. Belki Yoongi onu sevebilir hatta aşık olabilirdi. Adam zaten çok yakışıklı bir alphaydı ve etrafa yaydığı güç ve kontrol hissi omegasını tatmin ediyordu.

Bir garson siparişlerini almaya geldiğinde Namjoon menüye hiç göz atmadan siparişini verip Yoongi'ye döndü. "Ne istersin?"
Yoongi menüye bakamadığı için karar verememişti. Üstelik görevliler onlara sanki krallarmış gibi muamele ediyordu ve Yoongi bu durumda daha utangaçlaşmaya başlamıştı.

"Sen ne sipariş verdiysen aynısını alayım."
Namjoon omegasının daha ne kadar sevimli olabileceğini düşünürken garson siparişleri alıp yanlarından ayrıldı.

"Beğendin mi mekanı?"

Yoongi hayran bakışlarını etrafta gezdirdikten sonra Namjoon ile göz göze gelmekten çekinerek parmaklarına bakarak kısık sesle cevap verdi. "Çok güzel."

Namjoon omegasının ona ait olan restoranı beğendiğini duyunca içinin gururla dolduğunu hissetti.
Daha sonra karşısında ki adam hakkında ne kadar sahiplenici düşündüğünün farkına varıp kendisini frenlemek istedi.
"Umarım yemekleri de beğenirsin."

Yoongi yine çekinerek "Teşekkür ederim." dedi. Namjoon omegasının ne kadar utangaç olduğunu anlamaya başlamıştı ama aklı sürekli onu yatağında ne kadar tatmin edebileceğine ve bu utangaç omeganın onun adını ne kadar sesli bağırabileceğine gidiyordu.

Yemekler gelene kadar hazırlanan aperitifler ve içkiler servis edildikten sonra Yoongi mutlulukla masadaki tün ikramların tadına bakmaya başladı.
Beğendiği her şeyi yüz ifadesi ile belli ederken Namjoon onu çekip kucağına oturtma hissi ile yanıyordu.

"Hangi yemekleri seversin?"
Omegasının sesini duyabilmek için konu açmak isteyen Namjoon onun ağzındaki lokmayı yutmasını izledi.

"Deniz ürünlerini çok severim özellikle ıstakoz yemeyi."

Yoongi zengin bir aileden geliyordu ve belli ki şımartılarak büyümüştü. Namjoon onu daha fazla şımartma hissiyle dolup taşarken konuşmaya başladı. "Deniz ürünlerini hiç sevmem. Kore mutfağını seviyorum yani et yemeyi. Klasik bir kurt gibi."

Yoongi'nin dudakları duyduklarından hoşlanmadığını gösterircesine büzülürken Namjoon onu öpmenin nasıl bir şey olacağını düşünüyordu.

"Deniz ürünlerini sevmez misin? Çok yazık ben çok güzel yemek yaparım."

Namjoon gülümsedi.

"Eğer bana yaparsan bir tadına bakarım. Belki bu zamana kadar yanlış ellerden yemişimdir."

Yoongi utanarak kızarmaya başladığında Namjoon gerçekten omegayı kollarının arasına almak istedi.

Don't shoot me +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin