Zühre kocasına hamile olduğunu söylemek için akşam eve gelmesini bekliyordu. O da tesadüfen eve erken gelmişti.
"Eve erken geldin bir şey mi oldu?"
"Devlet bana yeni görev verdi. Güney illerinde isyan çıkmış oraya gitmek üzeri görevlendirildim. Sen burada kalırsın. Ben görevimi tamamladıktan sonra en kısa zamanda gelirim. Bir şey olursa da babamlara söylersin, onlar seninle ilgilenir."
Zühre'nin gözleri doldu;
"Ya sana bir şey olursa?"
" Sen asker karısısın böyle davranma bana bir şey olmaz merak etme."
Zühre çok üzgün görünüyordu. Yüzbaşı, "bu kadar üzülecek bir şey yok görevi tamamlar gelirim."
"Sana bu gün çocuğumuz olacak diye müjde vermek istedim," dedikten sonra Zühre'nin gözlerinden iki damla yaş aktı.
Yüzbaşı mutluluktan sevinç çığlığı attı. Karısının ellerini tuttu, kendisine doğru çekerek ona sarıldı.
Birkaç gün hazırlıklarını yaptıktan sonra sabahın erken saatinde yola çıktı. Zühre gözleri yaşlı yolda ilerleyen kocasına bakıyordu.
Bir buçuk yıl sonra kolundan yara aldığı için Yüzbaşı evine izinli gönderildi. Kasabada evine doğru yürürken çocuklar etrafını sardı. Yaşca büyük çocuklardan biri, Zühre'nin kızına bu senin baban diyordu. Kalabalık çoğalınca Zührede dışarı çıktı. Eşini sağ salim karşısında görünce mutluluktan ağladı. Kızlarının elinden tutarak içeri girdiler.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bizim Köyün Toprakları (Tamamlandı)
Historical FictionBu kitabın bir bölümü gerçek, bir bölümü kurgu olarak yazılmıştır. Yüzbaşı, "Daha sonra içerim, seninle konuşmak istediğim bir şeyler var" dedi. Zühre heyecanlanmıştı, kalbi hızla atmaya başladı fakat bunu belli etmek istemiyordu. Üzerindeki elbisey...