Güneşteki Gölge

Bölüm 8

Ekip'in Laraine Safyari'nin suçlamalarını bertaraf etmesi için düşünecek fazlaca zamanı yoktu. Böyle durumlarda hemen harekete geçilmeliydi, gereken yapılmalıydı. Ekibin başına geçen İdil Bay Anderson'u tabiri caizse soru yağmuruna tuttu.

"İşe koyulmadan önce bizi intihar ile ilgili bilgilendirmeniz gerek. Konuyla ilgili kamuoyuna yapacağımız basın açıklaması tarafsız ve gerçekçi olmalı. Böyle olursa ancak o zaman halkı inandırabiliriz. Şimdi lütfen söyleyin, Keyan hiç psikoloğa gidiyor muydu? Anti depresan kullanıyor muydu? Bu ve buna benzer şeylere dair basına sunacağımız belgeler bizi güçlü kılar. İntihar ettiği oda da polis hangi bulguları buldu?"

"Keyan psikoloğa rutin bir şekilde gidiyor muydu bilmiyorum ama polisin ilk gözlemine göre Keyan Safyari'nin lavabosundan anti depresan ve bolca ağır depresyon ilaçları çıkmış. Muhtemelen o ilaçları içmiş. Bünyesi kuvvetli olduğu için hemen ölmeyince de -bir el- kalbine doğru ateş etmiş."

"Pekala, işte bu bilgileri ekip olarak harmanlayıp ortaya güzel bir savunma çıkaracağız. Siz sadece basın açıklamasını nerede yapacağımıza dair bir konum söyleyin. Biz oraya geleceğiz." dedi İdil kararlı bir şekilde. Açıklamanın nerede yapılacağını söyledikten sonra Bay Anderson ekibi çalışmaları üzerine yalnız bıraktı.

Uzun süren çalışmaların ardından ekip, elle tutulur güzel bir metin ortaya çıkardı. Ardından gelen basın açıklamasını kimin yapacağına dair tartışmanın kazananı şüphesiz İdil oldu. Bleta ise basın açıklaması yapmak için henüz 'genç' olduğunu söyleyerek tartışmaya girmemişti bile.

Ekip, kararlı ve heyecanlı bir şekilde basın açıklamasının yapılacağı yere doğru gitti. Bu yer, laboratuvar çalışanlarının elektronik cihazlarının bulunduğu barakanın hemen aşağısında bir deniz kenarına kıyısı olan yerde bulunuyordu. Ekip o bölgeye vardı ve çevresini inceledi. Etrafta büyük gri kayalıklar vardı ve bu şaheserlerin denizle olan müthiş harmonisi gözlerden kaçmamıştı. İnsanı alıp götüren, sonsuz gibi görünen ama aynı zamanda tehlikeyi içinde barındırıyormuş gibi duran bu yerde ekip ilk kez basın açıklamasını yapacaktı. Heyecanlıydılar. O bölgeye basın sokulması yasak olduğu için video kaydını David Smith yapacaktı. Nefesler tutuldu ve İdil büste doğru konuşmasını yapmak üzere gitti. İdil'in üstünde mavi bir ceket ve siyah pantolon vardı. Bunların hepsi insanları ikna etmek için düşünülmüş adeta büyülemek için kullanılmış bir fikirdi. Mavi rengi insanlara güven verir diye düşündü İdil, giyeceği kıyafetin ne olacağına karar verirken. Kravatını siyah seçmişti ki bu da tuttuğu yası gösteriyordu. Son kontroller yapıldıktan sonra İdil konuşmaya başladı.

"Saygıdeğer basın, herkese iyi günler dileyerek sözüme başlamak istiyorum. Dün gece akşam üstü maalesef laboratuvarımız için çok değerli bir ismi kaybettik. Bunun üzüntüsünü yaşamaktayız. Üst rütbeli genetik mühendisi Keyan Safyari'nin intiharı bizi derinden yaralamıştır. Başta eşi olmak üzere tüm yakınlarına ve sevenlerine baş sağlığı dileriz. İsminin anlamı gibi kendisi de an itibariyle kederli olan eşi değerli hanımefendi Laraine Safyari eşini kaybetmiş olmanın anlık şokunu yaşayarak eşinin aslında intihar etmediğini onu birilerinin öldürdüğünü kamuoyuna açıklayarak kafaları karıştırmıştır. Üstüne üstlük bunu dolaylı olarak laboratuvara bağlamaktadır. Bunların hepsi asılsız ve yalan iddialardır. Bu saçma ve absürt iddiaları değerli hanımefendinin fazlasıyla üzüntü içerisinde olmasına bağlıyoruz ve bu süreci en kısa zamanda iyi bir şekilde atlatması için onun yanında olacağımızın altını çizeriz. İntihar gerçekleştikten kısa bir süre sonra polis bölgeye gitmiştir. Yaptığı ilk teşhisinde lavabosunda bol miktarda ağır ilaç bulmuştur ve dolap içlerinde anti-depresana rastlamıştır. Buradan görülen o ki merhum Keyan Safyari'nin ihtimal dahilinde mental sorunları vardı ve muhtemelen psikiyatr yardımı alıyordu. Yapılan otopsi sonucunda kanında ağır ilaçlar tespit edildi. Muhtemelen ilk olarak onları içti. Daha sonrasında hemen ölmeyin-ce kalbine doğru bir el ateş etti. Evet. Olan biten bu şekildedir. Laraine Hanım'ı asla yalnız bırakmayacağımıza şüpheniz olmasın. Biz laboratuvar olarak bir aileyiz. Yasınız yasımızdır. Yasımız da sizin yasınızdır. Söyleyeceklerim bu kadar, herkese iyi günler dilerim." 

İdil, konuşmasını bitirmişti. Kaydı alan David personel müdürüne iletti ve ardından bu konuşma basında yerini buldu. Tüm basın Laraine'nin söylemlerinin yasına bağlı olarak ortaya çıktığını düşünmeye başladı ve laboratuvara hak verdi. Şimdi ekranlarda yalnızca laboratuvarın haklılığı yer alıyordu. Ekip ilk çalışmasını kusursuz bir şekilde yapmıştı. Bunun mutluluğu ile herkes odasına mutlu bir şekilde döndü. Günün yorgunluğunu sıcak yataklarında mışıl mışıl uyuyarak atmayı planlıyorlardı.