Kendi Numaram ✔️

43.Bölüm

Kapımın alacaklı gibi vurulması ardından da kırılıcakmış gibi açılınca sıçrayarak uyandım Poyraz pijamaları ve uykulu gözleriyle etrafa bakan Azrayı hızla yatağıma oturttu ve abimle beraber karşımıza geçtiler. "Ne oluyor yine ya uyurken ne kaçırdım" Duvarımdaki saate baktığımda ise çığlık atasım gelmişti çünkü saat daha 8 di. "Kıyamet kopmadıysa burdan çabuk defolun" Azra dizime doğru kıvrılıcakken Poyraz kolundan tutup oturttu "Ya çok önemli lütfen" Oflayıp kafamı salladım "İyi konuşun" Abim Poyrazdan önce atladı "Biz konuştuk düşündük evlenmeye karar verdik" Kaşlarımı çattım ve parmağımla ikisini gösterdim "Beraber mi" Azrada benim gibi şaşkınca bakıyordu Poyraz hızla abimin kafasına vurdu "Hayır aslında demek istiyor ki biz kızlara evlenme teklif edicez ama ne yapmamız gerektiğini bilmiyoruz o yüzden siz ikiniz bu gün kızlar günü yaparak onların ağzından laf alıcaksınız" Azra bana bakıp yumruğunu uzattı bende ona yumruğumu uzattım "Bizde o merak etmeyin gençler ama beleşe yapmayız" Azra seviyorum seni kız ikimizde elimizi uzattığımızda abim Azraya 200 lira verdi bende Poyraza bakarken oda sıkılarak bir 200 lük bıraktı elime. "Şimdi defolun çabuk uyuycam" Odadan çıktıktan sonra Azrayla birbizimize sarılıp uykumuza devam ettik. "Deniz kalk şu yataktan hadi bomba gibi bir gün hazırladık" Niğdayı ikna etmiştik ama Deniz bir türlü yataktan çıkmıyordu sıkılarak kendimi üstüne bıraktım o sırada Azra ikna turunun son parçasına geçmişti."Ya bak erkekler olmicak ayrıca gece içinde iznimiz var alemler bizi bekliyor kız kalk" Deniz bir iki mırın kırın edince Niğdaya gelenler gelmiş olucak ki beni kolumdan tutup kaldırdı ardından Denizi yataktan itip bağırdı "Kalk lan sinirlendirme beni çabuk giyin 10 dakikan var aşağıda bekliyoruz" Azrayla kol kola girip Niğdaya baktık Denizde tırsarak hemen kafa sallamıştı. Aşağıya inip Niğdanın arabasına bindik ve beklemeye başladık tam 10 dakika sonra Deniz hazır bir şekilde arabaya binmişti.Arkamı dönüp konuştum "Önce kahvaltı yapalım diyoruz ardından biraz alışveriş yapar gece için hazırlanırız" Kafasıyla onaylayınca Niğda arabayı çok iyi bir yer diyerek bilmediğimiz bir kafeye sürmeye başladı. Kahvaltımızı yaparken Azraya kaş göz yapmaya başladım beni onaylayıp direkt konuşmaya başladı "Kızlar alışverişte gelinlikde deneyelim mi anımız olur" Niğda ellerini çırparken Deniz gülüyordu "Biliyormusunuz biz küçükken Azrayla aynı anda evlenmek istiyorduk" Deniz ve Niğda birbirine baktı "Bizde bu konuyu geçen gün konuştuk beraber evlensek ne güzel olurdu be" Denizi onaylayan Niğda ile sırıttım "Peki hayalinizde bir evlenme teklifi varmıydı mesela benim ki ilk tanıştığımız yerde olsun isterdim" Azra bana güldü "Eğer olurda evlenirseniz Savaşa duyurulur" Hep beraber kahkaha attık ardından Deniz konuşmaya başladı "Bir sahil kenarında olsa olabilirdi" Niğda hızla atladı "Ya da plajda aslında beklenmedik bir şekilde olsa" E ozaman bunların evlenme teklifide aynı olsa sorun olmazdı "Kızlar sakın kimseye söylemek yok aramızda kalsın mazallah Savaş duyar zaten dünden razı" Hepside onaylarken kahvelerimizi içtik ardından da bir sürü mağaza gezip beğendiğimiz şeyleri alarak en son bir gelinlik mağazasına girdik üçüde bişeyler denerken ben oturmuş mutlulukla onları izliyordum "Sen denemicek misin" Kafamı iki yana salladım "Ben üşenirim bir kere" En sonunda beğendikleri modellerde karar verip kabinlere girdiler 15 dakika sonra üçüde beyazlar içinde çıktıklarımda kocaman gülümsedim "Ay duygulandım ayol" Bir çalışana telefonumu vererek bizi çekmesini söylemiş önlerinde oturarak poz vermiştim ardından kızlar üstlerini değiştirirken gruba attım.
*Hoş Geldin Boş Git*
Liva: ~görüntü~
Liva:Şuan bir anne kadar duygusal bir görümce kadar kıskancım anlayamazsınız.
Uzay Boşluğu:Hasiktir çok iyi olmuşlar
Uzay Boşluğu:Gözlerimi silip gelicem bekleyin.
Yakışıklım:Dilim tutuldu
Poyraz karayelimsi: Al bende de okadar kardeşim
Benden Önceki:Şey evlensek ya
Liva:Alp Savaşdan ders almayı bırak
Buklelim:Sen niye giymedin ya benimde hakkım değil mi dilimin tutulması falan
Liva:Iı benim  dayım doğurmuş bir ona bakayım. Hızla gruptan çıkıp volta atmaya başladım anında telefonum çalarken derin bir nefes alarak açtım "Efendim sevgilim" En şirin sesimle konuşmaya çalışmıştım "Yapma bana şirinlik söyle sen niye giymedin" Göz devirdim "Giymeye üşendim sen niye taktın bu kadar" Ofladığını duydum "Bu şerefsizler fotoğraf attığından beri büyülenmiş gibi telefona bakıyorlar ben bir bakıyorum hepsi gelinlikli benin sevgilim oturmuş öyle duruyor" Gülsem mi ağlasam mı karar veremeyerek cevap verdim "Savaş abartma onlar bir daha gördüklerinde bu kadar etkilenmicekler öyle düşün birde" "Banane ya banane" Çocuk gibi mızmızlanınca iç çektim kızlar yanıma gelirken hızla konuştum "Benim yakışıklı,kaslı,güçlü,bukleli sevgilim şimdi işim var hadi ben kapatıyorum" Cevap vermesine fırsat vermeden kapattım telefonu   saat 6 ya gelirken Uzayıda yanımıza alarak yemek yemiş ardından Niğdalara geçip hazırlanmaya başlamıştık. Siyah dizimin altında biten balık model ve sol dizimin üstüne kadar yırtmacı olan bir etek giyip üzerine sırtı dekolteli ip askılı siyah bir büstiyer giydikten sonra saçlarıma fön çekip öylece bıraktım ardından eyeliner ve rimel sürüp bordo bir ruj sürüp ayağımada önü kapalı bileğimin üstüne kadar bağcıklı ayakkabılarımı giyip ince deri ceketimi giyip hazırdım en sona ben kaldığım için hızla beni arabada bekleyen kızların yanına ilerledim 3 ü arkada otururken bana daraltı geldiği için Uzayın yanına oturmuştum "Bakın şuan bara gittiğimizden çocukların haberi var dimi" Göz devirdim "Hayır sadece dışarda olucağımızdan haberi var ve sen söylemiceksin" Omuz silkti "Dayak yersem sizi öldürürüm" Deniz Uzayın omzuna vurup konuştu "Merak etme yavrum ablanlar seni korur" Kahkaha atıp önüne döndü "Kızlar birbirinizden ayrılmak yok çok içmekte yok baktım kontrol edemiyorum bende uçtum bizinkileri ararım" Hepimiz onu kafamızla onaylayınca hep birlikte bir koltuğa kurulduk ve anında çalışanlardan biri yanımıza geldi "Biz 6 tane bira alabilirmiyiz" Yanımızdan ayrılan çalışandan sonra bir sürü fotoğraf çekilmiştik ve burası gerçekten sigarayla alkol kokusunun karışımı gibi kokuyordu. "Bakın burda fazla it kopuk olmaz bir arkadaşımın mekanı bir sorun olursa direkt yanıma geliyorsunuz" Bilmem kaçıncı biramız gelirken kızlar pistte kendi hallerinde eğleniyoardı "Kızım vallahi çok sarhoş olucaksın şunlara bak 4.de gittiler bu senin 6." Omuz silktim ve yeni bir tane daha aldım "Ben sahroş olmam" Uzay kahkaha atarken onunda kelimeleri yayık yayıktı çalan telefonumun ışığını görünce alıp açtım "Nerdesiniz siz Liva kimseye ulaşamıyoruz" Ses tanıdık geliyordu ama isim gelmiyordu aklım "Şiz kimsiniz ajaba" "Sarı fırtına sen iyimisin" Aklıma isim gelince kahkaha attım "Ben jok iyiyim Uşay bak Savas" Telefonu Uzaya verip kucağımdaki ceketimi yanıma bırakıp dans eden kızların yanına ilerledim ve onlarla beraber dans etmeye başladım.
#SAVAŞIN ANLATIMINDAN#
Telefonu kapatır kapatmaz haber bekleyen bizimkilere döndüm "Uzayla beraber bara gitmişler salak Uzayda biraz git gelde aldım konumunu gidelim mi" Hepsi ayaklanırken Alp Aybarsla gitmeye karar verince Poyraz kendi arabasına bende kendi arabama binmiştim yaklaşık yarım saatlik bir yolculuğun ardından içeriye girmiş önce Uzayı bulmaya çalışmıştık bir masada tek başına oturduğunu gördümde bizimkilere kafamla onu gösterip hızla yanına oturduk "Salak kardeşim kızlar nerde" Uzay bize alttan bir bakış alıp pistteki kızları gösterdi. "Bu kimin başının altından çıktı peki" Uzay ağzına fermuar çekiyormuş gibi yapıp konuştu hızla "Sarı kardeşimi satamam Alpiş" Alp sabır çekip sırıttı "Peki abiciğim ne ceza veriyoruz kardeşimize" Aybars elini alnına vurup omuz silkti "Önce şunları çıkartalımda sonra düşünürüz" Poyraz kızlara bakarak güldü "Yanlız bunları eve sokamayız" Uzay hemen atladı "Meraklanmayın bana gidebiliriz ayrıca bırakın eğlensinler burası bir arkadaşımın gelmeden önce rica ettim gelenlere dikkat ediceklerdi" Zeki çocukdu ilk gördüğümde okadar sinir olmuştum ki ama şimdi onuda bir kardeşim olarak görüyordum sanki Alp Livanın ikizi değil de Uzay onun ikizi gibiydi. "Olsun zaten saat baya geç olmaya başladı hadi beyler herkes bir el atsın" Aybarsın seslenmesi ile göz hapsine aldığım ve dans etmeyi bırakıp bar bölümünde oturan sevgilime yürümeye başladım hızla yanına oturdum. "Oo Liva hanım yine mükemmelsiniz" Barmen bana dönüp kaşları çatık bir şekilde konuştu "Beyefendi lütfen burdan uzaklaşırmısın hanfendi özel misafirimiz" Hafif öne eğilerek omzuna vurdum "Saol kardeşim ama o benim sevgilim isterseniz gidip Uzaya sorabilirsiniz" Kafa sallayıp işine devam etti Liva kafasını kollarına koyup bana doğru bakıyordu "Niye sırıtıyorsun bakalım" Dudaklarını büzdü ve yayık bir şekilde konuşmaya başladı "Sen beni çok kırdın biliyormusun çok ağlattın ama ben seni çok seviyorum sende beni seviyorsun dimi" Elimi saçına atıp okşadım "Hemde çok seviyorum kırdığım için özür dilerim" Boşta olan elini dudaklarıma bastırdı "Hayır biliyorum bende seni kırdım ama ben kendime hakim olamıyorum biliyormusun. Sinirlendiğimde kendimi tutamayıp kötü kötü şeyler söylüyorum" Durdu ardından kahkaha atmaya  başladı "Kötü Liva eg pis Liva" Tepkisine bende kahkaha attım cebimde titreyen telefonumu alıp açtım."Kardeşim biz çıktık ama siz nerdesiniz bulamadın mı sarıyı" Alpe hızla cevap verdim "Yok buldum da ben onu ayıltıp getirsem çünkü-"Kahkahası sözümü kesti "Biliyorum çok fena saçmalar yani aslında içine bastırdığı duyguları döker ama neyse getirde cezasını keselim" Telefonu kapatıp Livaya bakarak konuştum "Alp seni fena haşlicak" Elini masaya vurup kafasını kaldırdı "O salak benden 2 dakika önce doğdu diye bir bok zannediyor kendini hiç bir şey yapamaz" Kahkaha attım "Eve gitmemiz gerek ama hadi güzelim" Kafasını tekrar kaldırdığı yere koydu "Iıı eve gidemem ki annem beni terlik manyağı yapar" "Zaten Uzaya gidicez" Birden gözleri doldu ben ne olduğunu anlamaya çalışırken o tekrar konuşmaya başladı "Biliyormusun ben ona çok üzülüyorum annesini babasını kaybetmiş sonra diğer şerefsiz amcası ona çok kötü davranmış çocukken hep kabuslarla uyumaya çalışmış bence hala kabus görüyor ama kimseye çaktırmıyor Savaş onun içinde küçük kalbi kırık bir çocuk var" Elimle göz yaşlarını sildim "Peki sen hala benim küçük kız çocuğumken bu kadar kalbinin büyük olması bu kadar güçlü olman seni zorlamıyor mu" Gülerek kafasını kaldırdı ve kollarını iki yanından kaldırıp kaslarını gösteriyormuş gibi yaptı "Dimi bak kaslarıma çoook güçlüyum ben" Ayağa kalkıp onuda kaldırdım ve arkasına geçip kollarımı beline doladım ve oturduğumuz masadan eşyalarını alıp dışarıya çıkardım ardından arabaya bindirdim  bende kendi yerime bindim. "Biliyormusun ben Hasan amcaya çok kırgınım" Arbayı çalıştırmaktan vazgeçip ona döndüm "Neden ki" Omuz silkip kollarını birbirine bağladı "Çünkü o mükemmel ötesi motorunu sattı" Gülüp ona doğru eğildim "Öpebilirmiyim sizi leydim" Gülerek yanağını bana yaklaştırdı tam yanağını öpücekken kafasını çevirip kadife dudaklarıyla buluşturdu beni tam geri çekilicekken ensemden tutup kendine çekti ve koltukta bana doğru daha çok yaklaştı ardından ben ona inanamazken kendisini kucağıma bıraktı ve geri çekilip alnını alnıma yasladı gözleri kapalı bir şekilde konuşmaya başladı "Daha çok ileri gitmek istediğini biliyorum ama korkuyorum o yüzden giymedim bu gün o gelinliği" Kendi yerine geçerken ben öylece kalmıştım "Neyden korkuyorsun anlamadım" Omuz silkti ardından kafasını cama yaslayıp gözlerini  kapattı "Bişey sordum neyden korkuyorsun" Üzerine doğru eğilip baktım çoktan uyumuştu "Ben seninle ne yapıcam acaba" Uzayların evinin önüne geldiğimizde hızla kucağıma alıp yukarıya çıkardım kapıyı açan sevgili abiciğime bakıp konuştum "Neresi boş" Omuz silkti "Uzay benim odamda yatsınlar dedi sonra davar kendisi gidip misafir odasında yattı" Gülüp Uzayın odasına götürdüm çift kişilik yatakta kızların hepsi yatmış uyuyordu koltuğa yatırım onun taktiğini uygulayarak diğer koltuğuda yanına yaktaştırıp kafasının altına yerde duran yastığı koydum ve üzerini örtüp alnını öptükten sonra çıktım odadan ve boş bulduğum bir yere kendimi bırakıp gözlerimi kapattım uyumadan öncede aklıma neyde korktuğunu sormayı not ettim.

~ Oy vermeyi unutmayınn 🕳👩‍🦯