Ceren şok içinde elindeki kanlı bıçağı fırlattı. Her yeri kan revan olmuştu ve yerde yatan kişiye bakakalmıştı.
"Hayır ben bunu yapmadım"
Önce kanlı elleriyle yüzünü sıvazladı ve daha sonra boynunu sıvazlayıp arkasını döndüğünde aynada kendi silüetiyle karşılaşmıştı. Her yeri kan içindeydi ve kendine gelemiyordu. Yerde yatan insan vücuduna baktı. Nabzını ölçmek için yanına eğilip eğilmemekte kararsızdı çünkü zemin akan kanla dolmuştu bile ve eğer öldüyse Ceren ne yapacağını bilmiyordu. Herkes aşağıda her şeyden habersiz nişan töreni için toplanmışken hiçbiri böyle bir kaosun çıkmasını beklemiyorlardı. Ceren titreyerek yırtık eteğiyle cama doğru ilerledi. Çoktan herkes toplanmıştı bile ve o burada kapana kısılmıştı.
***
"Sizin birlikte ne işiniz var?"
Sandra Ceren'in saçını eline aldı.
"Ortak çıkarlar diyelim"
"Benimle derdiniz ne?"
"Senin çeneni tutamama gibi bir alışkanlığın olmasaydı Sandra ile tanışamazdık."
"Ne demek bu şimdi?"
"Ceren bu kadar salak olmadığını biliyorum. Sen Müge'nin aklını kurcalamasan ben Sandra ile tanışamazdım. İyi de oldu kendisi işin ona düşen kısmında gayet başarılıydı. Ben de bu haftasonu Karaçayların bugüne bugün resmi damadı olacağım."
"Benle ne alakası var bunun?"
"Nedim'i istiyorum ve aranızı da çok iyi bozduğumu düşünüyorum."
Ceren kahkaha attı.
"Sen veya hiç kimse asla ama asla bizim aramızı bozamaz."
"Az önce gayet bozmuş oldum."
Ceren bu sefer kıkırdamaya başladı.
"Senin Nedimle benim aramdaki bağı anlaman imkansız. Benden nefret ettiği zaman bile beni bırakmadı o ben gitmek istediğimde de her zaman beni vazgeçirmek için uğraştı sen gerçekten onu benden koparabileceğini mi zannediyorsun?"
Sandra ona doğrulan parmağa baktı.
"Senin gibi basit birine körü körüne bağlı olması beni deli etse de senden kurtulmama az kaldı."
"Dene ve gör şimdi defolun evimden"
"Haftasonu görüşmek üzere yengeciğim altınsız kabul etmiyoruz haberin olsun!"
Yusuf ve Sandra arabalarına ilerlerken Ceren onun arkasından fısıldadı.
"Görgü fakiri"
Eve girdiğinde hızlıca yatak odasına geçti. İyi bir plan yapmalıydı aksi takdirde Sandra ve Yusuf ikilisinin ne planlar yapabileceğini kestiremiyordu. Telefonunu eline alıp Nedim'in numarasını tuşladı. Arama direkt reddediliyordu. Nedim'in ona fazlasıyla kızgın olduğunu hatta bu konuda haklı olduğunu da biliyordu.
"Sizin bu savaşta bana karşı asla şansınız olamaz."
Araba anahtarını aldı ve hızlıca evden çıktı. Bugün birini kandırmak zorundaydı. Nedim'in ona bu kadar kızgın olmasına rağmen onu tekrar kandırmalıydı çünkü bu savaşta başka şansı yoktu. 2. Kez bir bebek yalanı uyduracaktı bu sefer sevdiği adamı babasının elinden kurtarmak için değil sevdiği adamı kendisine karşı yumuşatmak için yapacaktı bunu çünkü emindi Nedim düğün gecesi yaptığı düşükten sonra bir bebek haberiyle Ceren'e gardını indirecekti. Hızlıca eczaneden birkaç tane test aldı. İşin en zorlu kısmı bunları nasıl pozitif çıkaracağıydı. Aklına gelen fikirle hemen Mine ve Haticeyle buluştu. Mine'nin evinde kahve içen ikilinin yanına damlamıştı. Hatice'nin yüzü morali bozuktu sürekli yüzü asıktı. Mine mutfakta Ceren'in kahvesini yaparken Ceren Haticeye döndü ve konuya girdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tutsak | NedCer
FanfictionCeren Yılmaz o geceye kadar başına gelecek felaketi farkında bile değildi. Karşısındaki adamın ona ne yapacağını, ondan ne istediğini bilmiyordu. Bu işin sonunda onu ne bekliyordu bilmiyordu ve sadece korkuyordu. Bu adamı hayatında hiç görmemişti ve...