Bölümü okuğunuz/gördüğünüz saati yazarsanız sevinirim.
Satır arası yorumlar yapmayı ve bölümü beğenmeyi unutmayın..
İyi okumalar..
24/07/2021 20/03/2024
Kız çocukları annelerinin kaderini mi yaşar? Yaşamasın, lütfen yaşamasın.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
🥀
0|Anneler ve Kızları
13 Mayıs 2008
Kalbinde öyle ağır bir yük vardı ki son birkaç gündür, parmaklarını göğsünün içine sokup kalbini çıkartarak bu ağrılı ağırlığa bir son vermek istiyordu Gülden Cevher. Ancak yüreğini yerinden sökerse bu yük kendisini azat edermiş gibiydi ama bir yüreğini yerinden sökecek cesareti yoktu.
Nefes almaya devam etmek, azap bile olsa yaşamak istiyordu. Kızıyla birlikte büyümek istiyordu.
Kız çocukları annelerinin kaderini yaşarmış, denirdi. Kızını, kendi kaderine mahkûm etmemek için yaşamak istiyordu. Kızını, kendi kaderinin eline düştüğünde çekip alabilmek için yaşamak istiyordu.
Gülden Cevher, kızı için yaşamak istiyordu.
"Annem, babama bir şey söylesene!" Diyen ince bir ses duydu Gülden ve başını aşağıya doğru eğerek karmakarışık olmuş, üstüne birde kabarmış saçlarıyla ters ters kendisine bakan kızının saçlarına dokundu. Kaşlar çatılı ve burnu kırıştırılmışsa bilinmeliydi ki küçük hanım birisi tarafından sinirlendirilmişti.
Gülden, "Neden bebeğim?" Derken aynı zamanda kızının kabaran ve birbirine giren saçlarını yatıştırmak için hepsini arkaya doğru yatırıp, kahvaltı bitene kadar idare edecek şekilde parmaklarıyla toparlayarak güzelce ördü. Saçlarının taranmasından nefret ederdi kızı, o yüzden hep omzunda kestirmek isterdi. Fakat neredeyse 9 aydır kesilmeyen saçları beline kadar uzamıştı. Oysa uzun saçlarıyla ne kadar güzel olduğunu bilseydi, hiç kestirmek istemezdi. Ama kabul ettirmiyordu kızına, bu yüzden kestirmek istiyorum diye sızlaması yakındı. Keşke hiç kestirmeseydi.
"Kurdelemi dolabın üzerine koydu, alamıyorum. Vermiyor geri!"
"Öyle mi," Dedi ve sesli söylememiş olsa da kızının isteğini anlayıp isteği doğrultuda da kaşlarını çatıp, merdivenden ağır ağır inen adama bakarak, "Neden alıyorsun kurdelesini bebeğimin?" Diye yalandan bir azar cümlesi kurdu.
Merdivenden inmekte olan Orkun Cevher kendisine yönelik azarı işitir işitmez kravatının uçlarını boynundan sarkacak şekilde bıraktı ve isyankâr bir biçimde kollarını yanlara doğru açtı. "Çünkü ben bu sabah günaydın öpücüğümü almadım ve bu beni huysuzlaştırıyor. Huysuz olunca böyle şeyler yapabiliyorum, biliyorsunuz."
