6| Kar ve Ateş

159 20 22
                                    

Bölümü beğenerek destek olmayı unutmayın:) İyi okumalar...
🕯️🥀


03/05/2024

03/05/2024

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

🕯️🥀

6| Kar ve Ateş

🕯️️🥀

Dün Zümrüt'ten aldığım fotoğrafa baktım. Sonra diğer fotoğrafa ve bir diğerine. İstediğimden fazla fotoğraf getirmişti Zümrüt. Birisi, annem ve dayımın olduğu fotoğraftı. Diğerleri sadece annemin olduğu fotoğraflardı. Dün akşam kalabalıkta vermemişti, kalkacak zaman herkes dışarıya çıktığında ve sadece ikimiz kaldığında vermişti bana.

Bu kadar geç kalma sebebini ise diğer fotoğrafları bulmak için harcadığı zamandan kaynaklandığını söylemişti. Evlerinin duvarında olan fotoğrafın bir başka kopyası olmadığından babasının haberi olmadan almasının imkanı olmadığını ve zaten daha ilk andan yakalandığını söylemişti. Dediğine göre fotoğraf büyüktü ve çerçevede hâliyle büyük olmalıydı, aklıma gelen boyutlardaki çerçevenin içindeki fotoğrafın yokluğunun hissedilmemesi saçmalık olurdu.

Babası anlamasın diye evdeki bütün çerçeveleri duvardan söküp tozlarını alacağım yalanıyla fotoğrafı çıkartmış. Sonra aklına albümdeki varlığını hatırladığı annemin fotoğrafları gelmiş ve sadece bir tane değil, geriye kalan bütün fotoğrafları getirmek için zaman kaybettiğini söylemişti. Ama ona rağmen bütün hatırladığı fotoğrafları getirememiş.

Beklediğime değmişti. Belki babamdan alamamıştım annemin fotoğraflarını ama henüz tanışalı bir ay bile olmayan kuzenimden almıştım.

Elimde ondan fazla fotoğraf vardı. Birden çok albüm olduğunu ve yarısından ancak bu kadarını bulduğunu daha doğrusu babasına belli etmeden bakabildiklerinden ancak bu kadarını bulduğunu söylemişti Zümrüt. Yalan olduğunu düşünmüyordum, babası benden nefret etmişti. Çokta umurumda değildi. 21 yıl varlığını bilmemiştim, yokluğunu da hiç hissetmemiştim. Ömrümün geriye kalanını da dayımsız geçirebilirdim.

Geceden beri çevirip çevirip fotoğrafların hepsine uzun uzun bakmıştım. Annemin gençliğine çok benziyordum sahiden. Eğer gözlerim yeşil değil de kehribar renginde olsaydı annemin tam anlamıyla bir kopyası olurdum. Birde benim saçlarım annemikinden daha kızıldı.

En çok hoşuma giden fotoğraf, kafasına kocaman duran yünlü bir şapka vardı ve ellerini başının iki yanına koymuş, kocaman açtığı şaşkınlık dolu gözleriyle bir noktaya bakıyordu ve tam o anı fotoğraflanmıştı. Karların ortasında, soğuktan dolayı beyaz yanakları kıpkırmızı olmuştu aynı şekilde burnunun ucu da kıpkırmızıydı.

Neye bakıyordu acaba? Gerçi çokta önemli değildi, gözleri parlıyordu annemin. Ne kadarda mutluydu fotoğraflarda. Annem burada, dayım ve teyzemlerin yanında bu kadar mutluydu madem, bana neden onlardan hiç bahsetmemişti?

Kibrit YanığıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin