13.Bölüm

6.5K 289 45
                                    

Benn geldim çok geç geldim yine değil mi?🙈 Farkındayım ama hemen de yazamıyorum ki bölümü. Uzun bir süreç alıyor yazmak. Lafı çok uzatmak istemiyorum ve sizi bölümle baş başa bırakıyorum. Kitabıma şans veren herkese çok teşekkür ediyorum.❤️🙏

Keyifli Okumalar...

Bakışlarımı etrafta gezdirdiğimde o çok sevdiğim tepede olduğumu fark ettim ama buraya nasıl geldiğime dair bir fikrim yoktu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bakışlarımı etrafta gezdirdiğimde o çok sevdiğim tepede olduğumu fark ettim ama buraya nasıl geldiğime dair bir fikrim yoktu. Zihnime düşen anılarla kalbim acı içinde kasıldı. Elimi kalbimin üzerine koyup arkamı döndüğümde onu gördüm. Bana olan bakışları hala soğuk ve donuktu. Sessiz sedasız buraya gelmiş ve beni izliyordu. Kalbimin ritmi heyecanla artmaya başladığında bir adım attım. Ben ona bir adım attığım da o benden bir adım geri gitti. Acıdan dişlerimi sıktığımda ellerimde yumruk halini almıştı.

"Lütfen bana bu kadar duygusuz bakma lütfen dayanamıyorum." Ağzımdan fısıltı gibi çıkan cümlelerle onun yüzünde alaycı bir tebessüm oluştu.

" Sen bana defalarca böyle baktın Asil Karabey. Ben senin gözlerine hep aşkla baktım ama sen öldürdün o duyguyu."

"Berva" Elimi uzatıp bir adım daha attığımda durmam için ellerini kaldırdı.

" Sakın gelme sakın! Hiçbir şekilde seni yanımda istemiyorum" Sustum, diyecek bir şeyim kalmamıştı çünkü karşımda kendi eserim duruyordu. Sevdiğim kadını kendim bu hale getirmiştim. Konuşmak için kurumuş dudaklarımın üzerinde dilimi gezdirdiğimde kulaklarıma ulaşan ses ile tüylerim sinirden şaha kalktı.

" Berva" Arkamdan gelen ses ile bedenimi hızla döndürdüğümde onu gördüm. İlker bir elini Berva'ya uzatmış ve yanına gelmesi için bekliyordu. Sevdiğim kadın ona doğru bir adım attığımda ayağımın altındaki yerin titrediğini hissettim. Bedenim acıdan kasıldığında bacaklarım artık beni taşıyamayacak hale gelmişti. Berva ona her adımda yaklaştığında nefesim kesilmeye başlamıştı.

" Sakın..." dedim acı içinde fısıldayarak.

" Sakın benim canımı yakmak için o eli tutma"

Benim cümlelerime ihanet edercesine ona bir adım daha yaklaştığında, elini havaya kaldırdı ve hiç düşünmeden ona uzatılan avuçların arasına koydu. Bacaklarım daha fazla bedenimi taşıyamadığında dizlerimi kırdım ve sert bir şekilde dizlerimin üzerine düştüm. Alnımı toprağa yaslayıp gözlerimi kapattım. Kalbimde anbean büyüyen acıya katlanamıyordum, ne zaman kalbim bu kadar benimsemişti Berva'yı bilemiyordum. Avuçlarımı açıp elimin altındaki toprağı hırsla sıktığımda boğazımdan kaçan hıçkırığa engel olamadım.

" Benden gitmene dayanamam Berva! Ne olur gitme!"

" Asil?" Kulaklarıma dolan yatıştırıcı ses ile gözlerimi araladım ve beni karşılayan beyaz tavanla derin bir nefes aldım. Berva, o adamın elini rüyamda da tutmuş olsa büyük bir yıkım yaşamıştım ama o kabustan uyanmak bir nebze olsa da içimi ferahlatmıştı. Gözlerimi odamda gezdirdiğimde kara bakışlarım çekmecenin üzerinde parıldayarak duran yüzüğe takıldı. İçimde büyümeye başlayan öfke ile elimi üzerimdeki yorgana attım ve hiç düşünmeden bedenimden kopardım. Elimin üzerinde derimin içine girmiş olan serum iğnesini sinirle söküp attığımda yanan canım bile umrumda değildi. Karımı o adamın kollarına bırakmaya niyetim yoktu.

BERVAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin