BERVA

7.Bölüm

Sizleri beklettiğim için gerçekten çok özür dilerim 😞 O yüzden lafı çok uzatmadan sizi bölümle baş başa bırakıyorum.

Keyifli Okumalar...

Berva bir kaç adım geri gidip Sude'den uzaklaştığında Sude ellerini göğsünün altında birleştirdi ve bakışlarını Berva'ya çevirdi. Berva o bakışlardaki kini, nefreti çok iyi görebiliyordu karşısında ki genç kız bütün zehrini kusumaya hazırdı ama Berva onları duymaya hazır mıydı? İşte bunu bilemiyordu.

"Asil sana beni anlattı mı bilmiyorum ama o, Mardin'i terk edecek kadar çok sevdi beni ve ben hala beni unuttuğunu düşünmüyorum"

Berva, dolan gözlerini yere indirdiğinde genç kızın ayaklarının dibindeki yüzüğü gördü. O yüzüğü eğilip almaya bile mecali kalmamıştı. Asil onu her anlamda darma duman etmişti. Daha Asil'in sevgisizliği ile savaşamazken nasıl onun eski sevgiliyse savaşabilirdi ki? Asil, karşısında ki kızın küstahlığına daha fazla dayanamadığı için ileri atıldı ve kızın dirseğini sert bir şekilde tutup kendine çekti. Öfkeyle baktı bir zamanlar sevdiği kızın gözlerinin içine nasıl da sevmişti o mavi gözleri ama artık o gözlerden nefret ediyordu hatta kollarının arasında ki kızdan fazlasıyla nefret ediyordu.

"Sen ne hakla buraya gelirsin! Bu cesareti nereden buldun!" Sude, koluna kurtarmak için ne kadar geri çekse de genç adamın sert tutuşundan kurtulamıyordu.

"Bırak şu kolumu! Hatta..." Sude cümlesini yarıda kesip gözlerini Asil'in arkasına çevirdiğinde Berva'nın hızlıca oradan uzaklaştığını gördü yüzünde oluşan alaycı tebessümle bakışlarını tekrar Asil'e odaklağında o gözlerde ki öfke onu birazda olsa ürkütmüştü.

" Hatta bana hesap soracağına biraz sevgili karınla ilgilen" Asil, kızın koluna tiksinmiş bir şekilde savrulduğunda arkasına döndü ve Berva'nın bir taksiye doğru ilerlediğini gördü.

"Berva!"

Genç kız sevdiği adamın sesini duyduğunda daha da hızlandı taksinin kapısını açıp incecik bedenini yerleştirdi ve ona doğru koşan adamı gördüğünde kapıyı hızla kapattı, arkasına yaslandı. Berva'nın göz yaşları yanaklarından firar etmeye başladığında ellerini hırsla kaldırdı ve yanaklarında ki izleri temizledi artık yorulmuştu sürekli Asil yüzünden gözyaşı dökmekten bıkmıştı. Araba çalıştığında başını arabanın camına yasladı ve dışarıyı izlemeye başladı.

Asil, Berva'nın hızla oradan uzaklaşmasıyla öfkeyle bağırdı ve ayağının dibindeki taşa tekme attı daha sonra arkasına döndü ve bugünü mahveden kızın yanına ilerledi. Sude'nin yanına gelip önünde eğildi ve ayağının dibindeki yüzüğü aldı daha sonra ayağa kalktığında öfke dolu bakışlarını genç kıza çevirdi.

"Buraya ne amaçla geldiğini biliyorum Sude ama başaramayacaksın!" Asil, genç kızı orada bırakıp hızlıca arabasına ilerledi ve öfkeden kasılan bedenini şoför koltuğuna yerleştirdi zaman kaybetmeden arabasını çalıştırdı belki taksiyi yakalayabilirdi.

Berva taksinin durmasıyla cebindeki son parayı şoföre uzattı ve arabadan indi para üstünü bekleyecek zamanı yoktu. Arabanın kapısını açmasıyla arkasından güçlü bir fren sesi duydu. Bedenini hızla arabadan indirdi ve konağın kapısına ilerledi.
Genç kız konağın kapısını hızlıca açıp merdivenlere doğru yöneldiğinde kapı büyük bir gürültüyle duvara çarptı.

"Berva! Beni dinleyeceksin!" Berva, hiç duymamış gibi yapıp merdivenleri hızla çıktığında odanın kapısını açtı ve çantasını yatağa fırlattı. Asil de odaya girip kapıyı kapattığında burnundan soluyordu. Hamile olduğu için genç kızın üzerine gitmek istemiyordu ama Berva da onu fazlasıyla sınıyordu. Derin bir nefes alıp bir iki adım attığında Berva'nın omzuna dokunda. Genç kız omzunu kendine doğru çekip Asil'den uzaklaştığında bedenini genç adama doğru çevirdi.