Bazen Sadece Kapılırsın

56 16 128
                                    

Medya: Banana Fish animesinden.. Kalbi çok hassas olanlar izlemesin. İçiniz parçalanır mazallah. Kıyamam.

Bulut

Gözlerimi açtığımda gördüğüm ilk şeyle şok oldum. Bir erkek boynu ve vücudu... Panik olarak yattığım yerden doğruldum ve vücudun sahibine baktım. Aras'tı. Kafasını koltuğun üst kısmına koymuştu ve ben kucağında uyumuştum. Kalbim teklerken boynunun tutulmuş olacağını düşündüm fakat ses çıkarmadım.
Biraz daha onu izledikten sonra aklıma dün yaşadığım olay geldi. Kalbim acıyla doldu.

Kafamı dağıtmak için oturduğum yerden evi incelemeye karar verdim. Ayağa kalkabilecek kadar iyi hissetmiyordum. Belli ki burası Aras'ın eviydi. Uyuduğumuz koltuğun karşısında büyük bir televizyon vardı. Yanlarda da birkaç koltuk daha. Kafamı arkaya doğru çevirdiğimde amerikan tarzı bir mutfak gördüm. Salonla arası bayağa vardı ama yine de mutfak görülebiliyordu. Sol tarafımda aşağıya doğru inen kısa bir merdiven ve dışarıya çıkış kapısı vardı. Sağ tarafımda ise yukarıya uzanan kavisli bir merdiven... Güzel ve sade bir evdi. Dekorasyonu da öyleydi.

Sanki ev "ben huzur doluyum" diye bağırıyordu. Bunu düşününce gülümsedim. Gülümserken kafamı Aras'a çevirdim. Gözlerini açmış, kafasını yana çevirmiş beni izliyordu. Onu görmemle bir anlık irkildim. Gözlerine baktım. Soğuk gözleri sanki gülümsüyordu. Ya da merhametle bakıyordu.

-Günaydın, dedim gülümseyerek.

-Günaydın, dedi Aras ve ayağa kalktı.

Kollarını havaya kaldırıp gerindi. Boynunu sağa sola hareket ettirdi. Bu hareketten sonra hafifçe boynunu tuttu. Tutulmuştu işte biliyordum.

-Boynun tutuldu değil mi?

Bunu sorunca bana çevirdi kafasını.

-Alışkınım. Sorun değil, dedi.

Cidden sorun değil miydi? Hem niye kucağındaydım ki. Bunu sormak istiyordum ama bir yandan sormak istemiyordum.

-İstersen duşa gir. Sana kıyafet ayarlarım, dediğinde sormaktan vazgeçtim.

Ne yapmıştı bilmiyorum ama bana iyi gelmişti işte. Kendimi çok berbat hissetmiyordum. Az berbat hissediyordum.

-İsterim, dediğimde bana elini uzattı.

-Oradan kalkamayacak gibisin. Yardım lazım galiba, dedi.

Şaşkınca Aras'a baktım. Düşünceli davranıyordu. Elimi eline koydum ve beni bir anda çekince kendimi kontrol edemedim. Kafam göğsüne yapıştı. Durumu kavrar kavramaz, panikle kafamı geri çektim.

-Şey, üzgünüm. Bir an işte şey..

-Sorun değil Bulut, dedi sözümü keserek.

Kafamı kaldırıp gözlerine baktım. Çok yakındık. Çok güzel bakıyordu. Aklımı allak bullak ediyordu. Bir adım geri çekildim. Ellerimizin hâla birlikte olduğunu görünce de hafifçe elimi çektim.

-Ben bir duş alayım o zaman, dedim.

Ve sanki ağzının içine doğru mırıldanarak "beni takip et" diyen Aras'ı takip ettim.

⭐⭐⭐

Duşumu aldıktan sonra banyoda Aras'ın verdiği kıyafetleri giydim.

Aras, eşofman takımını bana verirken "Bu eski bir eşofman takımım."demişti.

Eşofmanın altı çok az geniş gelmişti ama üstü biraz fazla boldu. Yine de swett şeklinde ve çok rahattı. Banyodan paytak paytak çıktım ve önümdeki uzun hole baktım. Başka bir zaman olsa Aras'ın odasını merak ederdim ama şuan çok yorgun hissediyordum.

Parçalardan Bütüne (b×b)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin