sizi çirkinleştirmeyeceğime yemin ederim.

385 63 202
                                    

"Siyahlara bürünmüşüm görünmemek için."
-Femrez

***

Seksin cinsel zevk ya da üreme amaçlı bedensel ilişki için kullanılan bir kelime olduğunu öğrendim öğreneli üzerinde düşünür olmuştum. Seks sadece üremek için veya zevk için mi yapılırdı? Taehyung'un seksi zevk için yaptığını anlamıştım geçen gece lakin ben, üçüncü bir seçenek daha olduğuna inanıyordum. Sırf bedenini koklamak için, onu iliklerime kadar hissedebilmek için, her şeyimi onun her şeyi yapabilmek için... Seksin tanımı eksikti, sekste duygu eksikti. Gözyaşlarımla öpeceğim bir beden vardı benim ve o öpücükler ne üremek için olacaktı ne de zevk için.

"Benim minik yaratığım büyümüş ve kocaman adam olmuş, inanabiliyor musunuz? Yüreğinden öptüğüm yere papatya iliştireceğim bu güzel adama verdim kitabımı. Benim Creatura'm, gerçek Creatura'mı koruyup kollayacak ve ona anlatacak yaşadıklarını; aynılarını o da yaşamasın diye, güzel yüreği toprağın altında üşümesin diye..."

Bloğuma yazdığım yazıyı gönderdiğim an doldu okurlarım yorumlara, her biri tebrik edip ortak oldu gözlerimdeki yaşa. Geçen geceyi Taehyung ile beraber geçirdiğim gerçeği hala heyecanlandırıyordu beni, kalbim o yanımdaymışçasına hızlı atıyordu. Gülümsedim ekranın karşısında ve titrek bir nefes verdim. Benim seksim farklıydı Taehyung'un istediğinden. Benim seksim zevk için değil, aşk için olacaktı. Aynı Creatura Taejin'in acıları önünde çırılçıplak kaldıkları o gece gibi; ben de onun karşısında sadece bedenen değil, ruhuma kadar soyunacak ve gösterecektim üç yıldır sakladığım o güzel hislerimi.

Telefonumu alıp saate baktım defalarca, bugün bara erkenden gidecek ve onunla daha da çok sohbet edecektim. Bu seferki konum seks olacaktı çünkü onun sandığından ziyade onunla seks yapmak istemiyordum; onunla dans etmek, kitap okumak, bir konu üzerinde saatlerce tartışmak, sokakta deli gibi dans etmek ve gözlerinden tek tek öpmek istiyordum. Yalnız başına üşüyen yüreğini benimkiyle buluşturup onu ısıtmak istiyordum ki bir daha tek başına kalmasın, kimsesiz durmasın.

"Alo?" dedim bir anda telefonumun çaldığını fark eder etmez, çağrıyı yanıtlayarak. Taehyung öyle hakimiyet kurmuştu ki kalbime, elimde olan telefonun çaldığını dahi fark etmemiştim.

"Bloğunda yayınladığın yazıyı okudum. Ona kitabını mı verdin? Ne dedi? Kendisi için yazıldığını öğrenip ağladı mı? Boynuna atladı mı? Duygulanıp teşekkür etti mi?"

Jungkook'un meraklı sesi kulaklarıma dolduğunda kıkırdamadan edemedim. Sorduğu sorulardan belliydi, iyi bir tepki beklediği lakin benim de hayal ettiğimden ziyade bambaşka bir karşılama olmuştu bu.

"Kitabı sadece hediye ettim, onun için yazdığımı tam olarak söylemedim." dedikten sonra Jungkook'tan bunu söylemem gerektiğine dair bir şiir dinledim fakat o kadar şirindi ki, başımı ağrıtacak kadar sesli konuşmasına rağmen gülümsemeden edememiştim.

"Kitabın kapağını yırttı." Diye fısıldadım yavaşça fakat Jungkook'un sesi birkaç saniye kesildiğinde telefonu kulağımdan çekip ekrana baktım tekrardan. Telefonun kapanmadığını fark edip "Jungkook?" diye sorguladım onun sessizliğini. Jungkook patlamaya hazır bir bombaymış da patlamak için benim sesimi bekliyormuşçasına bir anda bağırarak konuşmaya başladığında yüzümü buruşturup telefonu çektim kulağımdan.

"Ne?! Bunu nasıl yapabilir? Terbiyesiz resmen! Kendisi için yazıldığını bilmiyor olsa bile biri ona hediye vermiş! Kibarca teşekkür edip aldıktan sonra kendi evinde istediği boku yiyebilirdi!"

SON MEKTUP -TAEJIN-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin