bbeyzayvz 'ye ithafen yazılmıştır. ❤
Güzel, mutlu bayramlar her birinize. ❤❤❤
Gece boyunca dans ettiler, suratlarına patlayan her flaşa gülümsediler. Gülseli'den gelen hediyeye hem hayranlık duyarken hem kahkaha attılar mini biblonun samimiyetiyle.
Agâh'ın bir süre yalnız bırakmak zorunda kaldığı Leyla'nın yanına Ekinezya ve Zeliha fısıldaşarak vardılar.
"Vay be Leyla!" dedi Ekinezya. "Karga burunlu dingille evlenmemeyi başardın herkese rağmen."
Derin bir soluk verdi kucağında uyumak üzere oğlunun boynuna bir buse kondurarak. "Nasıl?" dedi Leyla ilerde Kadir ile konuşan Agâh'ı işaret ederek.
"Adam yürüyen libido be! Ne nasılı? Senin yanına ancak bu kadar net biri yakışırdı." Sonra yanında duran Zeliha'ya dönüp, "Biraz burada kalsana Zeliş," dedi beklenti dolu gözleriyle.
"Evin pisse gelmem Ekinezya."
"Ya temizletirim. Sen gelirsen içki falan da içmem. Leyla da dönünce biraz hasret gideririz."
"Tamam," dedi koluna girdiği kıza merhametle bakarak. "Ben temizlerim evi. Sen o zıkkımları içme yeter ki."
Leyla sevinçle, "Çok özledim sabaha kadar oturmayı," dedi. Ekinezya'nın uyku problemleri, aile problemleri, Leyla'nın aile probleri, yer yer para sıkıntısı Zeliha da asla olmayan dertlerdi. Ailesi zengin değildi ama her daim yanındalardı. Her şeye rağmen birbirlerinden apayrı olmalarına rağmen anlaşabiliyor olmak arkadaş, dost, ev arkadaşı ve aile yapmıştı onları.
"Senin adam seni sabaha kadar bizim yanımızda bırakmaz ama ben söyleyim," dedi Zeliha, Leyla'ya yaklaşarak. "Kızım düğün dansı mı, öpüşme dansı mıydı bilemedik."
"O biraz öyle bir adam."
"Ablan ne iş?" diyerek Tuna'nın üstün çabalar harcarayarak yanında durmaya çalıştığı Lale'yi işaret etti Ekinezya mavi gözleriyle ilerdeki çifti işaret ederek.
"Sevgililer..."
"Bana daha çok mart kedisi ve ev kedisini anımsattılar. Ablan kasıntılığından hiç kaybetmemiş. Bir insan hiç mi değişmez?" dedi kızlara sorarcasına.
"Ablamla yıldızlarınız hiç barışmıyor," dedi çaresizce Leyla. "İyi biri aslında."
"İyi ve korkak. İyi ve kibirli. İyi ve narsist," dedi bilgece Ekinezya. "Aykut'u tutup tutup getirmiyor muydu bizim eve? Neymiş biraz çabalaymış..." Leyla nasıl babaannesini seviyorsa Lale de dedesini o denli seviyor fakat daha farklı olarak onun istediği her şeyi koşulsuz yapıyor, kendisinin yaptığı gibi itaat edilsin istiyordu.
"Mutlu olacağımı zannediyordu Ekinezya," dedi kalbine saplanmış kırık camlarla. Annesi ya da babası tarafından Lale kadar sevilmemiş olması, sürekli kıyaslanıyor olmaları Lale'yi hep daha çok bildiğine, daha iyi olduğuna, daha başarılı olduğuna inandırmıştı. Kardeşini seviyordu, hep sevmişti ama Nusret İlber ile boşanana dek onun yaşadıklarını hep ufak tefek şeyler gibi görmüştü. Çünkü o ne zaman istese babasının kanatlarının altına sığınmanın bir yolunu hep bulmuş, İlber sayesinde de rahatına bakmıştı.
"Siksinler öyle mutluluğu," dedi gayet olağan bir sesle Ekinezya. Onun küfrediyor oluşuna diğer iki kız hiç tepki vermiyordu bunca yıldan sonra. Alışmışlardı.
Yanlarına ceketinin düğmeleri açılmış, suratında sarsıcı vaziyette mükemmel bir tebessümle Agâh geldi. Leyla'nın kolundaki bebeği bir çırpıda çekip aldı kollarına aldı. "Yatırmalarını söylüyorum," dedi Leyla'dan onay bekleyen bir sesle.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LEYLA
Non-FictionHayat ve insanlar tarafından hoyratça ezilmiş iki ruhun körelmiş bir gecede bıçak gibi kesişen hayatları... Zamanın zamansızlığında bir Leyla, zamana hükmeden bir Agâh. Şiir gibi bir kadın, roman gibi bir adamın dolu dizgin hayatları... 30.06.2019...