14🌿

306 109 18
                                    

İşimiz düşündüğümden biraz daha önce bitmişti. Eve gelince hepsini tekrar taşıdık. Onda öyle bir heves vardı ki yorgunluğu, hepsi bitene kadar hiç hissetmedim.

"Çok teşekkürler Jungkook."

"Rica ederim."

Lavinia'ları evin ön tarafında güneş alan balkonuma yerleştirdik. Güzel duruyorlardı. Kokularına da alışmıştım artık daha yoğun olup evimi sarsalarda.

Gardrobumun yarısından fazlası boştu. Çok kıyafet almazdım. Eşyalarını oraya yerleştirmesini istedim. O yerleştirirken ben de dışarıdan yemek söyledim.

"Yerleştiremediğin bir şeyin kaldı mı Jimin?"

"Hayır doktor, her şey halloldu sayende."

Yanaklarım yansada yüzümü saklamadım. Onu memnun edebildiğim için kendimle gurur duyuyordum.

"Bende sana soruyorum şimdi yanakların neden kızardı?"

"Memnun görünüyordun. Kendimle gurur duydum." dedim. Söylerken daha çok kızardığını hissedebiliyordum.

Kapı zili çalınca bu durumdan kurtulduğuma sevinemeden aniden elimi tutup kapıya doğru koşturdu beni.
Kalbim tekliyordu benim, o böyle yapınca.

"Yinede gittikçe çoğalan teklemelerime anlam kazandıramazdım o ilk zamanlar."

Yemeklerimizi alıp içeri girdikten sonra masayı ve içecekleri hazırladık. Yanıma oturdu.

Yerken de epey enejikti. Hoşuma gidiyordu bu halleri.

"Sen kaç yaşındaydın Jimin." dedim gülmemi tutamayarak. Sormamı beklemediğini biliyodum. Şaşkınca yüzüme bakıp "26." dedi.

İlk gün bana söylemiş olduğunu unutup benden küçük olarak düşünmüştüm. Bir şey söylemeden yemeğime geri döndüm. O da öyle yaptı.

Masayı toparlayıp içeri geçtik.

"Film izlemek ister misin Jimin hyung?"

"Hyung mu? Bunu senin ağzından benim için duymak çok tuhafmış."

"Benden küçük olduğunu zannediyordum lütfen kusura bakma."

"Benim için bir önemi yok. Saygı eklerini sevmiyorum. Bana saygı duyulmadı ve bende duymadım bu yüzden rahat ol."

Yinede demem gerek diye düşünsemde vazgeçtim.

"Film iyi fikir izleyebiliriz."

"Tür?"

"Gerilim."

"Peki, içecek olarak ne istersin?"

"Ne içiyorsan aynısını."

Mutfağa gidip sıcak çikolata hazırladım. Üzerlerinede çilekli marsmellowlar koyup odaya götürdüm.

Filmi seçip açtık.

Yarım saat ya da daha fazla süre sonra uyuya kaldı. Üzerini örtüp filme devam ettim.

Bir yarım saat sonra da benim uykum geldi ve filme daha sonra devam etmek istedim.

Pijama giyinmesi için onu uyandırdım. Odamda kıyafetlerini giyinmesi için beklerken bende oturup göz dinlendirmeye başladım.

Hayal meyal hatırlıyorum sahiden sevimli pijamalarıyla beni uyandırmasını.

"Hey! Jungkook yerinde uyu hadi."

Yarı açık gözlerimle pijamalarına ve gözlerine gülümsedim.

"Ne kadar sevimli..."

Ellerimden tutup kendine doğru çekti. Ayaktaydım ama ona yaslanıyordum. Genelde bu kadar dalmazdım uykuma.

Kurduğum son cümleye gülüyordu, farkında değildi. Benim gözümden bakamazdı kendine...

Yatağımın yanına getirdi.

"Pijama giyinmemişsin Jungkook."

Yüzümü çoktan yastığıma gömmüştüm. Hafif doğrularak "Böyle iyiyim." dedim.

Dolabın benim olan kısmını açıp biraz bakındı. Bende gözlerimi yumup uykuma devam ettim.

Üstümdeki tshirtü çıkarıp yerine pijama takımımın saten gömleğini giyindirmişti. Ben yarı uyanıkken.

Sonra yanıma uzanmış üzerimizi örtmüş.

'Lavinia'ların kokusu sahiden çok güzelmiş. En güzeli benimle uyukluyordu.'

Birbirimizden farklı yerlere uzanmıştık. Uzak yatıyorduk. Bu yüzden sabah sarılarak uyanmamızı da hiç anlayamadım.

Gece uykumdan uyanıp ansızın arkama döndüm uykulu bir şekilde. Tahminim saat 3'tü. O çoktan bana dönmüştü ki biz çok yakındık işte. Hala uyuyor gibi bir iç çekip elini boynuma attı. Uyuyor olduğunu düşünüp onu izlemeye başladım.

Nefesleri yavaş, uzun değildi. Saçlarının bir kısmı alnına dökülmüştü. Bir fısıltıdan daha sessiz bir şekilde fısıldadım.

"Nereye gideceğini bana hiç söylemiyorsun Jimin-ah.."

Boynumdaki hareketsiz eli yavaş yavaş beni sever gibiydi. Parmakları boynumda hareket ettikçe tüm vücudum diken diken olmuştu. Ve sanki mümkünmüş gibi biraz daha yüzünü bana yaklaştırdı. O uykusuna devam ederken benimki, ağırlaşan güzel kokusundan dolayı tamamen gitmişti.

'Nereye gideceğini bana hiç söyleyemedin Lavinia...'

Lavinia 'JikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin