ÇIĞLIK TÜNELİ

11 4 11
                                    

Herkes telaşla pencereye doğru koştu. Hepsi korkudan Çığlık çığlığa pencereden çıktı. Hepsi güvenliğin feneri ile rahat bir nefes aldılar. Zar zor kaybolduklarını anlattılar. Hepsi nihayet otele gitmişti. Sonraki gün herkes İngiltere ye gitmişti. Birkaç gün tarihi yerleri gezdiler ve yaşadıklarının şokunu atlattılar. Son gün kapanmış bir tünele gitmişlerdi. Tünelin adı çığlık tüneli idi.  Tünelin girişinde iki bekçi vardı. Tünelin ilk kısmında etrafı anlatan haritalar ve çeşitli desenler vardı. İkinci kısma doğru geçerken artık haritalar yerini yavaş yavaş kan lekelerine bırakıyordu. Herkes başta bunların boya olduğunu düşündü. O yüzden kimse gerçek olabileceğinden  şüphe etmemişti. Etrafı inceleyen daisy dikkatlice duvarlara bakıyordu. Duvarda kafatası kabartmaları vardı. Tünelin üçüncü kısmına yaklaşırken duvarlar daralmaya başlamıştı. Burası yasaklı yer idi ama kimse onları uyarmadığı için ekip buraya girmişti. Aslında buraya gelenlerin buradan haberi bile yoktu. Duvarlar gittikçe daralıyor, duvarlardaki kafatası kabartmaları yerini gerçek kemiğe ve kafataslarına bırakıyordu. Herkes korkmaya başlamıştı. Burada aydınlatma da yoktu. El fenerleri ile gezen ekip etrafı iyice incelemeye başladı. Duvarlardaki kanlar , kemikler, boğucu hava , karanlık , daralan duvarlar... Hepsinin içine korku salmaya başlamıştı. Herkes  geri dönmek için yola koyuldu.  Ama  hepsi acele ile çıkmaya çalışırken yanlış yola girdiler. Önce herkes ne olduğunu anlamaya çalışıyordu ki Daniel bir ses duydu. Herkese susmasını işaret etti. Herkes dikkatle dinlemeye başladı. Hafif ,tiz  ve zayıf çığlıklar duyuyorlardı. Bu çığlıklar bir bebeğin ağlaması karışmıştı. Herkes korku ile etrafa bakarken çığlıklar bebeğin ağlaması ile birlikte yükselmeye başladı. Herkes kaçmak için geri dönmüştü ama olanlar karşısında donup kaldılar. Duvarlardaki kafataslarının ağız burun ve göz deliklerinden kanlar akıyordu. Çığlıklar tünelin üçüncü kısmını sallıyordu. Herkes merak şaşkınlık ve korku içinde koşmaya başladı. O sırada Kelly nin ayağı takıldı ve düştü. Herkes onu almak için durdu. Ama Kelly ayağa kalkamıyordu. Bir güç onu geriye doğru çekiyordu. Sallanan tünel den düşen demir kapak Kelly nin beline düştü ve Kelly acı bir çığlık attı. Herkes onu tutuyordu ama o güç onu daha kuvvetli çekiyordu. Beli kırılan ve organları 2 ton demirin altında ezilen Kelly  iç kanama geçirip bayılmıştı. Hâlâ Kelly yi tutan ekip yorulmaya başlamıştı. Ve korku ile çekmeye devam ediyorlardı. Çığlıklarla sarsılan tünel, kopmaya başlayan parçalar, ve Kelly nin başına düşen demir le beraber Kelly nin dağılan kafası , etrafa dağılan beyin, kemik parçaları , fışkıran kanlar ekibin korku ile Kelly yi bırakmasına sebep oldu.  Kelly den geriye duvarları boyayan kanı kalmıştı. Herkes korku ile çıkışa doğru koşmaya başlamıştı. Kopan demirlerden , çığlıklardan , ölümden kaçmak için çıkışa koşmaya başlayan ekip anı bie sarsıntı ile durdu. Yollarına büyük bir demir parçası düşüp kapıyı paramparça edip yolu tamamen kapatmıştı. Çığlıklar onları takip edercesine arkalarından geliyor ve ağlama sesi ile beraber yükseliyordu. Herkes çok korkuyordu. Bu tünel onların sonu mu olacaktı yoksa bir yol bulup kurtulacaklar mıydı?

PARANOİKLERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin