PARANOİKLER

POVEGLİA ADASI

Jhonson u zorlukla kurtaran ekip İtalya da tedavi ettirdikleri jhonson ı da alarak bir hafta tatil yaptı. Bu tatil herkese yaramıştı. Ilık bir yağmur eşliğinde denize açılan ekip bir ada gördü. Adada eski bir bina vardı. Kaptana sorunca eski bir bina olduğunu öğrendiler. Ekip adaya girişin yasak olduğunu bilmiyordu. Kaptan ek ücret karşılığında onları orsya götüreceğini söyledi. Kabul eden ekip heyecanla başlarına gelecekleri bilmeden adaya gitti. Adaya ayak basan ekip binaya girişi aradı ve nihayet açık bir pencereden girdiler. Etrafı inceleyen ekip her yerde yatak , ilaç dolabı vs olduğunu gördü. Etrafı gezerken bir odaya geldiler. Odada daha önce hiç görmedikleri aletler vardı. Birden bir ses geldi. Kırılan bir cam sesine benziyordu. Ekip korkmuştu. Binada daha dikkatlice gezmeye başladılar. Herkes fotoğraf çekiyordu. Birden sesler gelmeye başladı. Korkan ekip ikinci kata çıkmaya başlamıştı. Birden çan sesi duyuldu. Ekipteki herkes korkuyla dışarı koştu. Tekneye doğru giden ekip teknenin orada olmadığını gördüler. Etrafa dikkatlice bakınca her yerde kemik olduğunu gördüler. Binanın en üst katında bir ışık yandı. Binaya elektrik sağlayan hiçbir güç kaynağı yoktu. Herkes korku içinde fotoğraf çekip bir yere saklandı. Binada sesler artıyordu. Herkes korkmuştu. Çan çalmaya devam ediyordu. Birden çığlıklar duymaya başladılar. Herkes iyice saklanmış korkuyla olanları izliyordu. Camlar patlamaya başladı. Bir şeyler yıkılıyor ya da yer değiştiriyordu. Birden boğazını tutan Daniel kendinden geçti ve gözleri kandan kıpkırmızı olmaya başladı. Burnundan kan geliyordu. Ağzından kan ve köpük çıkıyordu. Herkes korkmuş bir şekilde Daniel'e yardıma koştu. Daisy hep yanında bulundurduğu mumu yaktı. Ve Daniel için ritüel yapmaya başladı. Ritüel esnasında sesler iyice arttı bir sürü şey sanki parçalanıyordu. Çığlıklar çan sesleri artmıştı. Daniel daha kötü olmaya başladı ama sonradan düzeldi. Adadan sesler geldiğini ihbar eden balıkçılar sayesinde adaya gelen polis teknesiyle kurtarılan ekip teknenin onları orsya bıraktığını anlattı. Ama olaylar bitmemişti. Tekne birden sallanmaya başladı polisler anlamsız şekilde değişik hareketler yapmaya başladı ve denize attılar kendilerini. Denizin üstüne çıktıklarında gözleri çıkmış her yerlerinden kan boşalmıştı. Ekip çok korkarak tekneyi çalıştırıp yola devam etmek istedi. Polisler için yapılacak bir şey yoktu. Telsizden yardım çağrısı yaptıktan sonra tekneyle uzaklaştılar. Ama karaya yaklaştıklarında tekne birden su almaya ve batmaya başladı. Hepsi yüzerek karaya çıktı. Otele vardıklarında herkes korkudan titriyordu ve de üşümüşlerdi. Gece herkes odadayken dışarıyı izleyen daisy ve kendini toparlamaya çalışan Daniel bir şey fark ettiler. Otelin ilerisinde garip bir ışık vardı. Birisi ya da bir şey onları izliyor gibiydi. Daniel ve daisy korkmuştu ama belli etmiyorlardı. Birden tiz bir şekilde gidin burdan ve sakın dönmeyin diye bir ses duyuldu. Bu adadaki çığlıklar arasında duydukları sese benziyordu. Daniel ve daisy korkuyla diğerlerinin yanına gitti herkes aynı şeyi duymuştu. Ama onlardan başka duyan kimse yoktu. Ekip korkuyla sabahı bekleyip yola çıktı. Peki bu duydukları ses ve "o " nlar ekibin peşini bırakacak mıydı? Yoksa ekibin bu sefer sonu gelmiş miydi?