☣ Asosa'nın Kralı ☣ Düzenlendi

419 108 96
                                    

"Sevmek, sevilmek benim haddim değildi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Sevmek, sevilmek benim haddim değildi."

Allah aşkına, bir sorun var farkında mısınız? Bunlar bana niye asılıyor?
Yanlışlıkla oluyor herhalde, bu adamlar beni görmüyor mu? Kafayı mı yediler benim gibi bir belayı başlarına alıyorlar. Bir anda kısmetim açıldı, sanki biri büyü yapmış gibi...

Ah babaanne yine mi cinciye gittin...

İnşallah sana da soyun dememişlerdir...

Düşünsenize, ya da düşünmeyin ben düşündüm de çok kötü bir görüntü geldi gözlerimin önüne, muhtemelen babaannem cinciyi cinler alemine postalar, cinlerde korkusuna kısmetimi açmışlardır. Umarım...

As başkan karşımda karizmatik bakışlarıyla beni süzerken, "Üzüldüm," dedim alayla "Hayal kırıklığı adama çok pis koyar,"

"Anlamadım," dedi kaşları çatılırken.

"Ulan, bir şeyi anlasan zaten," mırıldandım. "Bak As başkan, seninle görülecek hesaplarım var. Unutmadım beni duvarlara fırlattığını."

"Özür dilerim, dediğim gibi sizi düşman sandım."

Yahu buda böyle konuşunca insanın kızası gelmiyor. Kocaman adamın içinden ufacık bir çocuk çıkıyor sanki.

"Bizi bir şekilde buradan gönder özrünü kabul ederim," dedim kendimden ödün vermeden. Senin o çocuksu bakışların bana işlemez koçum.

"Ben sizi keyfimden tutmuyorum burada Yıldız, üzgünüm." Omuzlarını silkip yüzüme bakmaya devam etti.

İç çekip yüzüne bakmaya devam ederken bana doğru kocaman bir adım atıp aramızda ki mesafeyi azalttı. Nefeslerini yüzümde hissederken kaşlarım çatışmıştı. "Çok güzelsin," dedi gözleri yüzümün her yerinde gezinirken. Eh ebesinin hörekesi, şu gözlerinize sahip çıkın!

Ellerimle göğsünden itekleyip, "Yeter be!" diye bağırdım öfkeyle. "Tek tek gelin be!"

Öfkeyle geldiğim tarafa doğru ilerlerken bileğimden yakalayıp hızla kendine çekti. Yüzünde yamuk bir gülümseme peydah olurken, "İstediğin zaman gelirim," dedi ve ekledi, "Yeter ki gel de!"

Uzaylının içinden Namık Kemal çıktı iyi mi..

Hiç ir şeyi anlamayan adam edebiyat kasmaya başladı.

"Edebiyat güncellemesi geldi herhalde," diyerek tuttuğu bileğimi ondan kurtardım.

"Sürekli bu cümleyi kuruyorsun, şu güncelleme geldi bu güncelleme geldi. Sen geldin daha ne olsun."

Allah'ım yakında senin katına geleceğim, af buyur bir an önce geleyim. Yoksa burada katil olacağım.. Katil olup cehennemden kombine almak istemiyorum...

A.S.O.S.A Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin