Ünlü bi düşünüre göre; böyle işin a....
"Lan!" Abimin sesi beynimde yankılandı. "Görüşmeyeli ağzın bozulmuş!"
He abi görüşmeyeli ağzım bozuldu, dile kolay 6 yıl! Buluştuğumuz günde beni evlendirmeye çalışıyorsun, babaannem görse seninle gurur duyardı! Bi Hülya sultan gitti diğeri geldi! Benim mürvetimle ne alıp veremediğiniz var ulan! Evlenmiyorum lan!
"Laaan!" Diye sesle bağırdığımda herkesin şaşkın gözleri beni buldu.
Şakir,"Sakin ol Yıldız Co," dedi tedirgin sesiyle.
Ne sakini ayıcık, ne sakini!
"Yeter!" Diye bağıran ise şaşılacak bi şekilde Yeşimsu oldu. Öfkeli gözlerini bana çevirdiği gibi açtı kapçuk ağzını, "Bir boka yaramayan, ağzından argo eksik olmayan, hayatı ti ye alan, bomboş yaşayan bi kız yüzünden, düştüğümüz duruma bak!" Beni işaret edip "Kim inanır bu kızın kraliçe olacağına! Hangi vizyonsuz adam bunu kraliçe yapar! Yolda görsem sadaka veririm ben buna be!"
Vay anasını sayın seyirciler, kadın içinde ne biriktirmiş ortalık yere pat diye sıçtı.
Tam oralı olmayacaktım ki birden ampul yandı kafamda, evet gelmeden ülkemden tedarik ettim. Biliyorsunuz fazladan ampul ticaretimiz var ülkecek, patlasa da bitmiyor.
Çağlar tam bir şey diyecekken araya girdim. "Çok haklısın Yeşim'ciğim," dediğimde öfkesi şaşkınlığa dönüştü, muhtemelen benden karşılık bekliyordu. Alaycı gülümsememle devam ettim, "Benden kraliçe olmaz!" Ağır konuşmuştu belki ama onu kale alacak değildim. Bi kadın olarak yanımda olması gerekirken onun yerine karşımda olmayı seçiyorsa onun söylediği her şey havada kalıyordu benim gözümde. Onun yanında, gözünün önünde acı çektiğim halde elimi tutmak yerine bana hakaret etmeyi seçen birine yapılabilecek en güzel davranış belki de onu görmemezlikten gelip söylediklerini umursamamaktır.
"Yıldız abiciğim, bi sözümü de dinle!" Beynimin içinde konuştuğunda korkuyla zıpladım.
Teknolojinize sokayım emi.
Benim neden bunu söylediğimi gayet iyi biliyordu. As başkanla evlenmemek için Yeşim'e ayak uydurmayı seçmiştim. Ben ki yüce kahpe Bizansa yıllarca direnmiş Yıldızken abimin bi sözüyle As başkanla mı evlenecektim? Tabi ki de evlenecektim.
"Evet evleneceksin," Dediğinde kahkaha attım. Attığım kahkaha meraklı gözleri üzerime çeksede pek oralı olmadılar. Delirdiğimi düşünüyorlardı vesselam. Ben delireli çok olmuştu haberleri yok.
Sen şimdi beni duyuyorsun değil mi? Diye düşünürken güldüm. Düştüğümüz duruma bakın sayın seyirciler.
"Evet seni gayet iyi duyuyorum, sende beni biraz dinle!"
Beynimin içindeki ikinci ses konuşurken etrafımda da bi kaos vardı fakat kime odaklanacağımı şaşırmış durumdaydım. Ruhen sidik durumdayken beynim sıçık durumdaydı. Ortalığı bok götürüyordu anlayacağınız.
Çağlar bir yandan bağırıyor, Yeşim diğer yanda hala benimle ilgili iğneleyici konuşuyordu. Kıvanç yerde oturuyor ve bacağını tutuyordu, canı harbiden çok acımıştı belli ki. Ayıcığımın sesi çıkmıyor olsa da korktuğu çok belliydi. Onlar bu duruma benim yüzümden düşmüştü, abimin dediği gibi bu adamla evlenmeyi kabul edip onları kurtarmaya çalışmak daha mı doğruydu?
Asron'un sözüne niye güveneyim ki? Arkadaşlarımı göndereceğine nasıl emin olabilirim ki?
"Göndermeyecek zaten," dedi abim düşüncelerimin arasına girerek. "Onlar Asosa için tehdit Yıldız, tüm Dünya sizin öldüğünüzden eminken bi anda astronotlar dönse olay olur ve bu astronotlar başka bi gezegenin olduğundan, bu olaylardan bahsederse ne olur? Asosa tehlikeye girer. Varlıklarının bilinmesini asla istemez Asron."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
A.S.O.S.A
AventuraTürkiye'nin büyük uzay operasyonuna seçilen beş kişilik bir ekip, Ay'a çıkmak için hazırlanır. Fakat bu yolculuk pekte beklenildiği gibi ilerlememektedir. Uzay boşluğundan bilinmeyen bir gezegene çekilen Hayal ekibin başına gelmeyen trajikomik olayl...