Kaçış

31 10 6
                                    

Lise öğretmenimin bir sözü vardı.

'Hiç bir şeye cesaret etmeyen, hiçbir şeyi umut etmesin'

Şimdiye dek cesaretli oluşumu hiç bozmadım. Hiç bir şeyden korkmadım, tereddüt etmedim. Ama ilk defa çok korkuyorum. Bu planı yaparken hiç düşünmemiştim. Aklımda buradan çıkıp kurtulmak vardı ve doğru düzgün bir plan bile yapmadan kaçmak için yol aramıştım. Peki sonuç...Barlas beni görmüştü.

Ölecekmiyim? Kalacakmıyım? ... Bilmiyorum. Ama ölümden ilk defa korkuyordum. Aslında beni korkutan ölüm değildi onların öldüreceğiydi, ailemi görmeden öleceğimdi.

Saatlerce bu kafes gibi odada oturdum. Ailemi düşündüm. Zaten buraya geldiğimden beri hiç çıkmamışlardı ki aklımdan. Kim bilir beni ne kadar merak ettiler? Aptal gibi o gece dışarı çıkmasaydım bunların hiç biri başıma gelmeyecekti.

Kapının sertçe açılmasıyla sıçramıştım.

"Eee ne yaptın bakalım burada?" diye dalga geçerek konuşan Barlasa göz devirdim.

"Ne yapacaksın bana?" dedim

" Bak bu soruyu seni ilk kaçırdığımda da sormuştun. Bende sana ne yapmamız istersin demiştim. Aynı cevap hala geçerli." dedi sırıtarak.

"Bak ben sadece buradaki insanlara yardım etmek istedim." dedim ağlamaklı çıkan sesimle.

"Peki şimdi sana kim yardım edecek? Bu kadar iyi olmama. Bak başına ne belalar açtın." dedi

"Öldürecek misin beni?" dedim

"Öldürmemi mi istersin? " dedi yine dalga geçerek.

"Ya yeter sen düzgünce cevap vermek nedir bilmezmisin?" dedim sesimi yükselterek.

"Şu durumdayken bile cesur davranıyorsun ya helal olsun. Bak benden sana bir tavsiye benimle düzgün konuş canını yakmiyim" dedi.

"Bak hata yapıyorsunuz? Suçsuz insanların hayatını mahvediyorsunuz. Kim olduklarını bile bilmiyorlar. Belki de kendi ailelerine bile zarar verecekler. Bu insanlara bunu yapmaya hakkınız yok." dedim.

"Buna sen mi karar veriyorsun?" dedi sırıtarak

"Hiç mi vicdanınız yok. Hiç bir günahı olmayan insanlardan ne istiyorsunuz. İnsanları öldürmek bu kadar kolaymı? Bir insanın yaşamına son vermek, hayallerini öldürmek sizin için bu kadar kolay mı?" dedim.

"Emin ol bunlar şimdiye dek öldürdüklerimizin yanında hiç bir şey " dedi

"Nasıl bu kadar kötü olabiliyorsunuz?" dedim

"Emin ol çok kolay ayriyeten eğlenceli." dedi gülerek.

"Allah hepinizin belasını versin!" dedim bağırarak.

"O da olur ama önce senin şu iğneyi olan gerek." dedi cebinden içinde sarı bir sıvı olan şırınga çıkarırken.

"Ne bu?" dedim korkuyla elindeki iğneye bakarken.

"Her şeyi unutman gerek Zeynep. Seni öldürmedim çünkü senin gibi zeki bir kız eminim işimize yarayacaktır." dedi üzerime doğru gelirken.

"Hayır istemiyorum. Öldür beni ama asla size çalışmam." diye bağırdım odanın diğer ucuna giderken.

"Canını yakmamı istemiyorsan şuraya gel şu iğneyi ol. Aksi takdirde birazdan sesimize buraya gelirlerse buradan cesedin çıkar." dedi

ÖLÜMÜN NEFESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin