Maç rakip takımın smacıyla başlar. Akemi lunayla konulurken luna Akemiye 6 numara dikkat etmesi gerektiğini söyler. Çünkü 6 numara takımdaki en sert smaçları atan kişidir. Eli çok ağırdır bu nedenle direk olarak karşı çıkmak oyuncuyu yaralayabilir. Oyuncularda bundan korktukları için genellikle toptan kaçarmış. Akemi bunu göz önünde bulundurarak bi plan yapmaya başladı.
Bu Akeminin lisedeki ilk maçıydı ve takımdakilerle tam iletişim kuramadan plan yapması çok zordu. Takım kaptanları tomoko Akemiye kendisinin ilk maçı olduğundan zorlamamasını istemişti ama Akemi takıma katkıda bulunmak istiyordu. İş artık has kadroda olmaktan çıkmış Akeminin bi isteği olmuştu.
Akemi rakibin sağlam smaçlarına karşı bi plan bulmalıydı ve bunu kimse yaralanmadan yapmalıydı. Luna ve Akemi takımdaki tek birinci sınıftı. Lunayla yazdan beri arkadaş olmasına rağmen uyuşmazlık çok büyüktü. Ne yaplıydı ki luna ona ayak uydurabilsin? Emmaylayken hiç böyle bi sorun yoktu. Emma topu rahatlıkla Akemiye göre ayarlıyabiliyodu. Ama artık işler farklıydı.
Akemi düşüncelere arasındayken skor çoktan "5-6"olmuştu ve rakip öndeydi. Sıra 6 numaranın amacına gelmişti ve Akemi hala bileşeyler bulamamıştı. Etrafa karamsar ve umutsuz bakışlarla bakan Akeminin gözleri kendisini gözleyen gözlerle buluştu. Suna Akemiye çok inanıyordu. Aynanın Akemiye inanışı onu daha da eziyodu ve subayı hayal kırıklığına uğratmak istemiyordu.
Atsumu var gücüyle Akemiye destek oluyordu ama Akeminin çocuklara olan bakışı bu maçı gözden çıkarın bakışıydı.
6 numara amaca vurmak için hazırlandı ve topu havaya atarak oyunu başlattı. Takımın liberosu Yui iyi bi liberoydu ama o smacı çıkabilir mi onu bilmiyordu. Tek çare gözlemlemekti.
Top hızla Yui ye doğru geliyodu ve muhtemelen kolu incilcekti çünkü top gerçekten hızlı ve sert geliyodu.
Yui topu tutmak için manşet pozisyonunu aldı ve gelmesini bekledi. Topla arasında 1 metreden az bi açı vardiki Yuinin elinin altından bi el daha çıktı. Ve top Yui nin eli ne çarparak yükseldi. O an kimse nolduğunu anlayamadı. Yui ellerinin altından ona bakan mor gözleri görünce Akeminin topun ellerinden kaymaması için ona destek olduğunu anladı.
Çok geçmeden havalanan top lunaya geldi ve o sırada Akemi çoktan toparlanmıştı. Luna iyi bi açı ayarlayarak topa vurmak için havalanan Akemiye attı. Karşı takım daha ne olduğunu anlayamadan topu kendi sahalarında buldu.
Akeminin hızlı kararı sayesinde hem 6 numaranın özgüveni incilmiş hemde kimse yaralanmamıştı. Akemi o anki heyecanıyla gözleri tek kişiyi aramıştı. İzliyecilerin olduğu yere baktı ama gözleri o kişiyle buluşamadı. Çünkü o orda değildi. Muhtemelen Akemi bu planı harekete geçirmeden ortadan katbolmuştu.
Azıcık kazandığı özgüven Akeminin kursağında kalmıştı. Dolan gözlerini farkeden atsumu içinden;
Şerefsiz suna hem kıza umut veriyo hemde yüzüstü bırakıp gidiyo. Ben böyle şeyin...
Sessiz gibi görünse de osamu atsumunun içinden sunaya sövdüğünü anlıyabiliyordu ve haklıydıda.
Akemi bu üzüntüyü içine atarak tekrar maça döndü. Karşı takımın gözleri Akemiye dönmüştü. Maç skoru 23-24 tü ve inarizaki öndeydi. Set sayısını belirkiycek kişi Akemiydi. Çünkü serviste Akemi vardı ve hala kendisinde o güveni bulamıyordu.
Derin nefes alıp vererek kendisini rahatlamaya çalıştı. Başarmışa benzemiyordu. Elleri titriyordu ama artık başlaması gerekitordu. Akemi oyun alanının taslağını kafasında belirledi ve topu atacağı bi konum seçti. Akeminin bi planı vardı ve gözlemlediği kadarıyla planını yerine getiricekti. Topu havaya attı ve Akemide topla birlikte havaya zıplayarak topa vurdu.
Top içerdemiydi yoksa dışardamı Akemi topu göremiyordu. Kalbi sanki yerinden çıkcakmış gibiydi. Herkesin gözü biyerdeydi ve surat ifadeleri hiçte iç açıcı değildi
Yb geldi okuyucularımın olduğunu farkettim tutmaz diye düşündüm. Her gün bölüm atmaya çalışıcam. Oylamayı ve yorum atmayı unutmayın.🦊💙
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Suna X Reader
FanfictionDalgalanan deniz durduğunda açan çiçekleri görebilirsin belki...