0.3

1.6K 84 13
                                    

Her şey bir anda sessizliğe gömüldü. Issız ve donuk. Kaybolmuş ve etrafında yolunu bulmak için dönen çocuklar gibiydim. Yol soramıyordum, korkuyordum. Kaybolmamış gibi davranmaya çalışıyorum. Dışardan bakınca aslında her şey yolunda ama içine girince tam tersiydi. Hiç bilmediğim bir yerdeyim. Haritamı çıkaramıyordum. Kanatları kesilmiş bir kuşa dönüşmüştüm, uçamıyordum.

"Anne hemen oraya geliyorum! " Dedim dolmuş gözlerimle.
Telefonumu kapatıp cebime aceleyle attım, Deniz bana anlam vereyemen gözleriyle bakıyordu.
"Deren? Deren! Sakinleş ilk önce. Kötü bir şey mi?"
Yere çömelip elimi ağzıma koydum ve ısırmaya başladım.
"Deren, şimdi derin derin nefes almanı istiyorum senden. Hadi beraber yapalım."
Yavaş yavaş Denizle nefes aldım. Hiç tanımadığım biri benimle ilgileniyordu. Bunu niye yapıyordu beni daha tamımıyordu bile.
"Hadi Deren anlat bana ne olmuş?"
Gözlerimden akan yaşları sildim ve Deniz'e bakıp:
"Babam kalp krizi geçirmiş ve hastanede. Durumu çok kötüymüş." Gözlerimin tekrar dolduğunu hissedince Deniz'e bakmamak çalıştım, beni güçsüz görmesini istemiyordum.
"Ankara'da mı şuan?" Başımı salladım. Deniz bir anda beklemediğim bir şey yapıp ayağı kalktı ve askılıktan ceketini giyip masanın üzerinden araba anahtarına benzeyen bir şeyi aldı daha sonra ev anahtarını alıp beni yerden kaldırdı.
"Beraber gidelim. Bu hâlde yalnız kalmamalısın. " Kendimi Denizden geri çektim.
"Beni daha tanımıyorsun bile niye bana yardım ediyorsun?" Dedim ağlamaklı bir sesle.
"Ben senin gözlerine bakınca ruhunu görüp tanıdım. Ve sana şuan yardım etmem lazım. O yüzden bırak yardım ediyim. Hadi gidelim, evden bir şey alıcak mısın? " Kafamı hayır anlamında salladım ve Denizle çıktım. Asansöre bindiğimiz de Deniz'e bakıp sonra yere bakıyordum o'na nasıl teşekkür edeceğimi bilmiyordum.
Asansör de hiç konuşmadık. Apartman dan çıktık ve Deniz'i takip etmeye başladım. Denizin arabası lacivertti ve çok güzel parlıyordu ama şimdi arabanın rengini tartışamazdım. Deniz, benim için kapıyı açınca oturdum ve denizin yerine geçmesini bekledim. Deniz de gelince hemen arabayı çalıştırdı. Ben kafamı cama yaslamış parmaklarımla uğraşıyordum. Onunla daha yeni tanışmış olmama rağmen yanında çok rahat hissediyordum.
"Deniz?"
"Efendim?" Ela gözlerinin içine minnetle baktım. "Teşekkür ederim," Deniz bana hafiften gülümsedi "Rica ederim."
Benim için, daha yeni tanıdığı biri için istanbuldan Ankara'ya gidiyordu. Beni tanımıyordu bile. Yolda annemler bana bir ton mesaj atmıştı gelme diye. Umursamadım ben de tabii ki. Yine bildiğimi okuyordum, o benim babamdı ve bende gidecektim.
Deniz'i sevmiştim tatlı çocuktu ve çok yakışıklıydı.
Deniz, radyoyu açtı sonra bana baktı ve tekrar önüne döndü. Radyoda Yapma N'olursun çalıyordu. Deniz şarkıyı mırıldanarak yola devam ediyordu bende o'na eşlik etmeye başladım. Deniz ben eşlik etmeye başlayınca göz göze geldik ve gülerek şarkıya devam ettik.
"Yapma N'olursun bırak o yerimi doldursun..." Diyordu şarkı.
Biz gülüp eğlenirken bir anda araba durdu. Lanet olası benzin bitmişti!
"Deniz, sen biz çıkarken benzine baktın mı?"
Deniz elini alnına koyup biraz öyle durdu sonra arabadan dışarı çıkınca bende çıktım.
"Benzin istasyonuna kadar yürüyim Sonra benzin getiriyim sende beni bekle tamamı."
"Hayır, yani bende gelicem. Seni yalnız bırakmıyım." Deniz bir kaşını havaya kaldırarak bana baktı ve kafasıyla yolu işaret edip ilerlemeye başladım ben de arkasından koşarak o'na yetiştim. Beraber yaklaşık yarım saat yürüdükten sonra benzin aldık ve yolu geri döndük. Deniz yolda benimle şakalaşıp duruyordu bende onunla. Çok tatlı bir arkadaşım olmuştu!
Arabaya vardığımızda Deniz benzini doldururken bende o'nu bekledim.
"Şükürler olsun ki bitti." Diyerek yanıma geldi Deniz.
"Hadi binelim."
"Tamam, " Ben arabaya binince Deniz de benden hemen sonra bindi ve yola tekrar devam ettik.
"Bana biraz kendini anlatsana." Deniz'e gülerek döndüm.
"Sıradan bir kızın hayatını sana nasıl anlatabilirim. Yaşıyorum işte bu da bir başarı," Deniz cevabıma hafiften güldü.
"Pekala sıradan kızımız. Az kaldı yolumuz."
Umarım babam iyidir. Umarım herkes iyidir.
Deniz radyoyu açınca melodi nin verdiği naiflikle uykuya dalmışım. Deniz beni uyandırdığında Ankaradaydık.
"Geldik mi?"
"Geldik. Hastane nerde?"
"Acıbadem Ankara Hastanesi'nde"
"Tamam Deren uyu sen ben varınca uyandırırım." Tekrar uyudum.

Üst KomşumHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin