Sound Of Him (TaeKook) TR

Neden Bu Kadar Acıtıyor?

Taehyung'un da günlerdir Jeonguk'tan farkı yoktu.Onunla günlerdir görüşemiyor ve haber alamıyordu.İşin tuhaf yanı ise,Jimin de yanına uğramıyordu.Kafayı yiyecek gibi hissediyordu Taehyung.Babaannesinden başka halini soran yoktu.Gerçeği zaten saraydaki bir çok kişi ondan haz etmiyordu.Prens Jeonguk'un gönlünü çaldığı için kıskanılıyordu.Lakin enazından Jimin gelip vaziyetini sorabilirdi.Ama ne Jimin ne de Jeonguk yanına uğramamıştı bir kaç gündür.Ne olup bittiğini öyle merak ediyordu ki,çıldıracak raddeye gelmişti.

Yataktan kalkıp ezbere bildiği camın önüne dikkatlice gitti kuş seslerini duymaya çabaladı.Fakat öylesine üzgündü ki,kuş sesi bile ona iyi gelmiyordu.Şuanda ona iyi gelecek şey,Jeonguk'tan alabileceği tek bir havadisti.

Kapının açılmasıyla başını o tarafa heyecanla çevirdi.Ancak aldığı koku,aradığı kişiye ait değildi.Bu koku babaannesine aitti.Onun bu günlerde,kendisi yüzünden ne kadar üzgün olduğunun farkındaydı.Ancak kalp acısı,elini ayağını bağlamıştı.Babaannesinin gelişine bile sevinemiyordu artık.Babaannesi ona yaklaşıp "Hadi küçüğüm gel çorbanı iç,en sevdiğin sığır etli çorbayı yaptım" kolundan tutup yatağa götürdü torununu.Taehyung'un halâ dalgın olduğunu gören babaannesi artık endişelenmeye başlamıştı.Saçlarını okşayıp "Ne oldu sana böyle kuzum hm? Burada mutlu değil misin yoksa? Hadi anlat babaannene" Taehyung hala konuşmuyor öylece önüne bakıyordu "Hani ben senin hem annen,hem babandım,yoksa artık değil miyim?"

Konuşmaya karar vermişti Taehyung ancak kapı tıklatılmıştı.Bayan Haechul "Girin lütfen!" Diye seslenince,Taehyung tanıdık gelen sesle ayağa fırladı.Bu kokunun sahibini tanıyordu. "Bayan Haechul bizi yalnız bırakır mısınız,ben Taehyung'a çorbasını içiririm" dediğinde babaanesi eğilip çıktı odadan.Kokuyu tanıyan Taehyung,koşarak sarıldı gelen kişiye "Jimin!" Jimin sıkıca sarılıp boynundan öptü .Taehyung ağlamaya başlamıştı duyduğu özlemin yoğunluğuyla "Benim güzelim,ağlama" Diyordu ama,onlardan günlerdir bihaberdi,nasıl ağlamayacaktı? "Şşhh,ağlama bak burdayım işte özür dilerim" Ayrılıp yüzünü avuçları arasına aldı "Bu ne halin böyle hiç uyumadın mı sen? Hm ?" Yalancı bir azarlama vardı sesinde.Lakin Taehyung'un neden bu halde olduğunu tahmin edebiliyordu. "Jimin nerdesiniz günlerdir?Yoksa sen ve majesteleri benden sıkıldınız mı? Ağır mı geldim size,söz bir daha yük olmam,lakin yalvarırım sizde beni birbaşıma bırakmayın,günlerdir burda sizden bir havadis bekliyor ve kahroluyorum" Öyle korkmuştu ki içindekileri peşpeşe söylemişti,bir çırpıda.Jimin'in ayaklarına kapanıp. "Yalvarırım bana herşeyi dosdoğru anlat,neler oluyor sarayda neler dönüyor lütfen söyle" Ağlamaktan sesi kalınlaşmış,gözleri kan çanağına dönmüştü.Alacağı cevaptan öylesine korkuyordu ki ,hem söylesin,hem de söylemesin istiyordu.Aklındaki ihtimaller beynini bir böcek gibi kemiriyordu.Ya Majesteleri Jeonguk benden sıkılmışsa? Ya kalbinde başka biri yer edindiyse? Ya söylediği herşey yalansa?... Yaşadıklarının hepsi bir rüyadan ibaret ise,uyanmak istemiyordu.Bir kere olsun inanmıştı birinin onu sevme ihtimaline,ancak gerçekleri duyarsa buna dayanabileceğini sanmıyordu Taehyung.

"Anlatacağım tatlım ancak bir şey için söz vermeni istiyorum" Taehyung başını çaresizce olumlu anlamda salladı."Ne sözü?" Diye sordu Omega."Dinle! Bak Jeonguk babasına seninle ilgili duygularını açıklamış ve evlenmek istediğini söylemiş" Taehyung heyecanla başını kaldırıp,söyleceklerini bekledi. "Ancak Kral  Jeon,evlenmenize müsaade etmedi" Taehyung olacakları tahmin etmiş gibi, gözlerini sıkıca yumdu.Biliyordu Hiçbir hizmetçi bir veliaht ile evlenemezdi.Ayrıca o zaten herşeyiyle kusurluyken bunu beklemesi olur şey değildi.Bunun ihtimali bile geçmemişti Taehyung'un aklından.Ancak Jeonguk'un ondan bu kadar çabuk vazgeçmiş olmasına üzülüyordu. "Peki Prens Jeon hiçbirşey demedi mi?" Birşeyler söylemesini,hiç değilse sonucu değiştiremeyecek olsa bile itiraz etmiş olmasını umuyordu.