"Mutlu"
Saatler sonra gözlerimde ki ağırlıkla uyandığımda rahatsız edebilecek derecede çok iyi hissediyordum.
Ayaklarım,Yoongi'nin ayakları arasındaydı. Bedenlerimizin teması anlatılamayacak kadar yakındı. Kafam ise onun göğsündeydi,elleri de belimde. Tabi bende koala gibi ona sarılıyordum.
Jackson hariç ilk defa biriyle yatıyordum kötü hissetmek yerine aksine huzurlu olmamı dahi sağlamıştı.
Sonunda ellerimle gözlerimi ovarak açtığımda,kafamı Yoongi'nin göğsünden kaldırdım. Kaldırır kaldırmaz onun minik yüzüyla karşı karşıya geldim. Fazlasıyla tatlıydı ve içimde onu ısırma isteği doğuruyordu bu.
Yavaşça yanağına öpücük kondurdum. Hareket etmedi, kıpırdamadı.
Tekrar öptüm.
Duvarda ki saatten gördüğüm kadarıyla saat neredeyse öğlene geliyordu. Bu saate kadar nasıl uyumuştum kesinlikle bilmiyordum. Normalde uyandıktan sonra bir daha asla uyuyamazdım.
Yeniden öpünce huzursuzca yüzünü buruşturdu. Minik bir bebeğin limon yedikten sonra ki ekşimsi verdiği mimik gibiydi. Kıkırdamadan edememiştim.
Yanağına kondurduğum öpücük burnuna doğru ilerledi. Burnunun ucuna küçük bir öpücük kondurunca hamurdanmaya başladı.
"Uyumak istiyorum Alisa."
Tutuşunu sıkılaştırarak kafasını kedi gibi boynuma gömdü. "Hadi ama Yoongi,öğlen oldu. Uyan artık."
"Biraz daha uyuyalım işte."
Kafası boynuma gömülü olduğu için sesi boğuk çıkıyordu,konuştuğu için kıpırdayan dudakları tenime değmiş, bedenimi irkitmişti.
"Bu gidişle akşam uyuyamayacağız uyuduğumuz için,kalk artık o yüzden."
Bir kaç kez daha homurdanarak zorla uyanmıştı. Eminim ki onu uyandırmasam akşama kadar öylece uyuyabilirdi.
Beraber aynı anda lavaboya girdiğimizde Yoongi kısık gözlerle etrafa bakıyordu. Ayılamadığı için göremiyordu sanırım.
Aynanın karşısına geçtiğimizde, aynanın üzerinde kendi resmimle karşılaştım. Benim resmimin tuvalette ki aynada ne işi vardı?
Sorgular bir biçimde ona döndüğümde o beni takmayarak elini yüzünü yıkıyordu. "Benim resmimin burada ne işi var?"
Kısaca gülümsedi,böyle dudaklarının kenarları büyüdü. Hoş bir tınının soft gülümseyişiydi bu. "Uyandıktan hemen sonra yüzümü yıkamadan kendime gelemem ve kendime geldikten hemen sonra karşılaştığım ilk senin yüzün olsun diye fotoğrafını koydum."
Utangaçça dudaklarım kıvrıldığında ilk defa böyle utandığımı hissediyordum. Çok güzel bir sevgisi vardı,uğruna canını verebileceğiniz o güzel sevgisi. Haketmiyorum diyemeyecektim ama çok güzel seviyordu be. Böyle soft bir ortamda kalbimde hala nasıl Hoseok olabilirdi?
Düşüncelerimi unutmak adına bende elimi yüzümü yıkadığımda yine beraber lavobodan çıktık ve salona geçtik.
Onunla,güzel bir kahvaltıdan sonra mışıl mışıl uyumuştuk. Bir erkekle olan temasımı ilk defa bu kadar yakına düşürmüştüm. Rahatsız etmemişti dediğim gibi ancak garip geliyordu olduğum durum. Anı yaşa felsefesine uymak isteyen biriydim ama düşüncelerim anı yaşamaktan ziyade sürekli olayı sorgular bir biçimdeydi.
"Ben artık eve gideyim,Jackson merak etmiştir."
"Biraz daha vakit geçirelim Alisa, hatta bugün bizim günümüz olsa olmaz mı?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Büyü✔
FanficBu hayatta çok hatalar yaptım. Kendi hayatım için, annem, babam için, arkadaşlarım için. Gerektiğinde acı çektim, çekmeyi de bilirim. Yaşadığım yenilgilerden sonra tekrar ayağa kalkmasını bildim hep. Benim yaşadığım en büyük acı ise aynı kişiye s...