radio club |Beomryu

9|

" Baekhyun için kurşun atar kurşun yerim"

" AYNISI CHANYEOL İÇİNDE GEÇERLİ inanamıyorum ikimizde exol'üz unnie" yuna ile ellerimizi birbirine çırpıp güldük yuna da exol'dü.

Diğerleri bize uzaylıymışız gibi bakarken onları aldırmayıp konuşurken beomgyu'nun uyarısıyla ona döndük. Kulüpteki 2.haftamdı herşey yolunda gidiyordu.

" Ryujin bugün parçaları sen seçecektin hazırlar değil mi?" Başımı evet anlamında sallayıp " Chaeryeong'a verdim" ısrarımla bugünün şarkılarını ben seçmiştim.Beomgyu klasik şeyleri sıraladığında en sonunda çıkabileceğimizi söylemişti.Herkes ayaklanırken içeri giren kişiyle bakışlarımız yöneldi.

Minho?

" Selam çocuklar" diyerek üyelerin yüzüne baktığında beomgyu da sonlandı bakışı.

" Burda ne işin var?" Beomgyu kaçan huzuruyla minho'ya baktığında sessizce yuna'nın kolundan tutup kendime çektim ve mırıldanım"onun neyi var?" Yuna benim gibi mırıldanıp " İkiside birbirinden haz almıyor nedenini bilmiyoruz" ne çok bilinmezi vardı bu çocuğun.

Uslanmazca sordum" Hangisi kazanır?" Yuna gülerek " Başkan tabiki" gözümü minho'ya çektim.

" Flash belleğiniz bende kalmış onu getirdim" parmakları arasındaki belleği masaya bıraktı.Onda ne işi vardı?

" Tamam,sağol" teşekkürü samimiyetten uzaktı. Minho alayla bakarak arkasını döneceği sırada gözleri benimkiyle kesiştiğinse yüzünde gülümseme oluştu.Bu çocuğun gülümsemesi bulaşıcı olmalıydı çünkü bende gülümsüyordum

" oh ryujin burdasın.." başımı evet anlamında salladım. Herkes bana döndüğünde gerildim neden yanlış birşey yapıyormuşum gibi bakıyorlardı? " Tanışıyor musunuz?" Taehyun'un sorusuyla " Hmm üzerime kum dökmüştü" şu 1 haftadır sık karşılaşır olmuştuk arkadaş gibiydik sanırsam.

Beomgyu kaşlarını çatarak " Kum mu?" Dediğinde başımı salladım.Minho bana dönüp " Sizin sınıfa ineceğim benimle gel istersen" dediğinde elimi yunanın kolundan çekeceğimde koluma sardığında minhoya "Kapıa bekler misin?" Tamam diyerek kapıdan çıktığında yuna'ya döndüm.

" Bırakta gideyim yuna" dediğimde başını ilk yana salladı " Başkan ile araları bozuk onunla gitsen hoş olmaz" göz ucuyla diğerlerine baktım birkaçı bize bakıyordu. Nazikçe Elini çektim " Aralarındaki olay beni ilgilendirmiyor yuna." Yuna dudağını büzdüğünde masadaki telefonu cebime sıkıştırıp odadan çıktım. Aralarındaki sorun beni ilgilendirmiyordu sonuçta ön yargıyla minhoya yaklaşamazdım.Aralarındakini bilmeden taraf tutmam doğru değildi.

Minho yaslandığı duvardan doğruluğunda koridorda ilerledik " Kulübe alışmış gibisin" başımı salladım " Öyle..düşündüğümden eğlenceliymiş"

Gözünü kısıp " Eğlenmene sevindim" dediğinde güldüm " Okul başkanı olduğunu başta bilmiyordum..zor mu?"

Gülerek" Okula ilgili duysan bilirdin..zor ama eğlenceli" dediğinde 'ciddi misin 'bakışı yolladım " Eminim okuldaki tüm sorunlarla uğraşıyorsundur baş ağrıtıcı olsa gerek"

"birazcık" bu çocuk hep böyle kibar mıydı? Neden bilmiyordum ama çok şirin geliyordu gözüme.

Benim sınıfımıza geldiğinde minhoya döndüm " Kimi arıyorsun çağırayım"

" Kimseyi" dediğinde kaşlarım havalandı
" Neden buraya geldin ozaman" dediğimde elini saçına attı gülümsemesiyle
" Seni sınıfa bırakmak istedim sadece " dediğinde gözlerim hafifçe büyüdü ah ne diyordu.

" Ah..pekala sağol" kısılan gözleriyle bakmaya devam ederek elini salladı " Sınıfa vardığına göre görüşürüz" karşılık olarak elimi salladım.Yanımdan ayrıldığında arkamı döndüm. Lia ve ıseul önümde belirdiğinse anlık kalp krizi geçirdim "napıyorsunuz! Korktum" ikiside pis pis sırıtıyordu .Bir şeytanlık vardı ama ..

İkisi aynı anda " Başkan sana asılıyor!"dediğinde şaşkınlıktan ağzım araladı " Saçnalamayın" önümden çekip sırama ilerlerken peşime geldiler.

Lia bana inanamıyarak baktı " Neden öyle diyorsun! Konuştuklarınızı duyduk seninle flört ediyor bence" yüzüm buruştu
"Flört mü ? Benim le mi?" İkisi birbirine bakıp bana malmışım gibi baktılar . Iseul çapkınca
" Çok güzelsin bilmem farkında mısın..? Flört etmek istemesi normal başkanı anlıyorum"dediğinde Susmaları için gözümü büyüttüm. Akılları hep bunlara çalışıyordu.

Konu değiştirdim" Gözüm sadece exo'yu görüyor"

" Ay evet bizim başımız bağlı" ıseul tuzağıma düşerken lia'ya dil çıkardım. Burun kıvırıp
" Bugün randevum var" iç çektim
" Yakışıklı diye ağına düşme lia"

" lia'dan bahsediyoruz..tabiki düşecek" ağzımdan kıkırtı çıktığında lia 'peh' nidası çıkardı. Yan sıradan sandalye çekip yanımıza oturdu.

—-

Evet boş bölümdü neden gerisini yazmadan bölüm atlamışım bilmiyorum sşkvpspsc bu çerezlik olsun