1

434 8 2
                                    

Selam ilk defa kitap yazıyorum. Bir anda öylesine esti umarım seversiniz.

Bacaklarım tir tir titriyordu. Deli gibi yağmur yağıyordu ve hava çok soğuktu. Gücümün yettiği kadar koşmaya çalışıyordum ama tamamen nafileydi. Kaçmaya çalışmak aptallıktı bunu herkes biliyordu ama orda kalmak daha büyük aptallıktı, kendine ne olacağını bilmeden sana olan iğrenç bakışlara dayanmak; kaçmayı denemeden olmaz değil mi..

Hâlâ ormanda deli gibi koşarken bir çıkış yolu için içimden dua ediyordum. Çok uzun süredir koşuyordum ve arkamda olduklarının farkındaydım yakalanmamak için herşeyimi veriyordum ama ne zaman bir yol bir insan veya beni kurtaracak başka birşey görecektim bilmiyorum. Artık dayanamıyordum ama beni tekrar kendime getiren birşey gördüm. Uzaktan hareket eden bir ışık, kesinlikle araba farı olmalıydı. Yola yaklaşmıştım o arabaya gitmeliydim daha hızlı koşmaya çalışıyordum ama bacaklarım buna izin vermiyordu.

Sonunda arabanın önüne çıktım.

*2 saat sonra*

"Hey! kendine gel artık."
Gözümü yavaş yavaş açmaya çalışıyordum ama suratıma yediğim buz gibi su ile yerimden sıçradım.
— Ne yapmaya çalışıyorsun, delirdin mi?
— Arabamın bir anda önüne zıpladın ve bayıldın yanıma almak zorundaydım ama 2 saattir uyuyorsun ve şimdi de iniyorsun.
— Beni bırakmadığın için teşekkür ederim ama neden iniyorum, nereye geldik?
— Yakın arazi içerisinde küçük bir pansiyon buldum. Sana ne olduğunu bilmiyorum. Birşeyden kaçtığın belli ama buna dahil olmak istemiyorum bu yüzden yollarımız burda ayrılıyor. Sana kalmak için para veririm gerisini sen hallet.
— Olmaz beni burda bırakamazsın, yakın bir arazideyiz dedin benim burdan uzaklaşmam lazım.
— Dediğim gibi ilgilenmiyorum. Seni isteyerek yanıma almadım. Iyilik perisi olma gibi bir düşüncem de yok burdan sonrası senin.
     Ne yapacağımı bilmiyordum. Ortada bu şekilde kalmıştım. Ona olanları anlatsam acıyıp yanında tutar mıydı ya da daha fazla dahil olmak istemediği için kesin bırakır mıydı? Yanımda ne para ne de kendime ait birşey vardı üzerimde sadece uzun beyaz bir tişört ve kısa bir şortla duruyordum yağmurda tamamen ıslanmış ve çamur olmuştum. Kendimi de hiç iyi hissetmiyordum. Bu şekilde asla ilerleyemezdim.
— Ne olursun beni bırakma en azından biraz daha ilerleyelim yanımda kendime ait hiçbirşey yok ve kendimi de hiç iyi hissetmiyorum. Sana yük olmayacağım söz veriyorum. Sadece beni burdan uzak tut.
    Gözlerime uzun bir süre baktı ve asla gözlerimizi kırpmadık. Daha sonra bu anı kesti ve arabayı tekrar çalıştırdı. O esnada mutluluktan gözlerimin parladığına emindim. O kadar mutluydum ki ağlayabilirdim.
— Çok teşekkür ederim. Seni asla rahatsız etmeyeceğim.
— Çok ümitlenme sadece birsüre daha beraberiz o kadar.
      Kafamı sallayıp önüme döndüm. Yanımda ki kişinin ne adını biliyordum ne de başka birşey onun hakkında düşünecek zamanım bile olmamıştı. Siyah dağınık saçları vardı ve üstündekiler temiz ve bakımlı görünüyordu, arabası da baya iyiydi buralarda ne aradığını çok merak ediyordum.
— Sorun olmazsa ismini sorabilir miyim?
— Hayır. Olayının içine dahil olmak istemiyorum demiştim. Beni görmemiş gibi davranacaksın.
— Bana ne olduğunu biliyor musun?
       Bunu heycanlı söylemiş olmalıydım çünkü bende bana ne olduğunu bilmiyordum neden ordaydım, ne zamandır ordaydım, neler oldu; hiçbirinin cevabı yoktu.
Arabayı bir anda kenara çekti ve bana baktı. Boş gözlerle bana bakıyordu. Neler olduğunu anlamamıştım ve korkuyordum. Bir anda elini yüzüme götürdü ve boş bakışlarla "Yüzünde, boynunda, bacaklarında -bunları derken elini bahsettiği yerlere doğru hareket ettiriyordu ne zaman elinin yerini değiştirse nefesim kesiliyordu.- bu kadar morluk varken sana ne olduğunu anlamamak pek de zor değil. Kim seni esir tuttu sana bunları yaptı bilmiyorum ve bulaşmak da istemiyorum."
Bunları mimiksiz ama sert bir dille söylemişti elini her hareket ettirdiğinde gözleri o kısma doğru soluk bir şekilde kayıyordu ve bu onu çok çekici gösteriyordu. Bu durumda bile bunları düşünmem bulunduğum durumu hakkettiğim anlamına gelmezdi değil mi? O konuştuktan sonra önüne döndü ve tekrar arabayı çalıştırdı ve ben hiçbirşey diyemedim.

Cingulomania  《bxb》Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin