「5」

1.8K 174 53
                                    

Felix pov

Seungmin ve Chan'ın gelmesini beklerken, Seungmin'e mesaj attım. Onlarla gidecektim ama bir türlü teşrif etmemişti beyefendiler. Aramak için telefonu elime aldığımda Seugmin'in önden Chan'ın arkadan yanıma gelişini izledim.

"Davetiye mi bekliyordunuz gelmek için?" Şakayla karışık söylediğimde Seungmin'in yüzü sirke satıyordu adeta, Chan'da ondan farksız değildi sinirden yüzü kızarmıştı. Ne olmuştu bunlara böyle iki arada bir derede. "Neler oluyor? Bir olay mı var? Anlatsanıza."

Arabaya yürüyorduk ama hâlâ kimseden ses çıkmıyordu, sinirleniyorum ama hayalet miydim ben burada!?

Seungmin her zaman öne oturduğundan arka tarafa geçtiğimde, üzgün olduğu her halinden belli olan arkadaşım yanıma oturdu. Böyle olduğuna göre kavga ettikleri kesindi ama benim harika çiftim çok nadir kavga ederdi, saçma bi mesele olduğunu umarak tekrar ağzımı açtım.

"Biriniz bana artık ne olduğunu söyleyecek mi? Chan sinirli, sen...sen Seungmin yüzünü asıyorsun. Saçma bi meseledir umarım." Arabayı çalıştıran Chan'dan sadece derin nefes kazanmıştım.

"Ağzınızdan laf almakta ne kadar zormuş, gerizekalılar." Sinirle dudaklarımı büzdüm. Ne vardı biriniz zahmet edip anlatsa ölürsünüz sanki. Bi tane geçireceğim ikinize de, onu istiyorsunuz.

Arkadaşımın omzuna başımı koyduğumda sessizce fısıldadım. "Ne oldu Seungminim anlatsana."

Israrlarıma dayanamamış olacak ki Chan aynadan bize bakış atarak konuşmaya başladı.

"Seungmin'i bekliyordum, yanıma gelirken şu sevmediğim çocuk varya adını ağzıma almak istemiyorum, sevgilimi çağırdı tabi benim meleğim beni dinlemedi gitti çocuğun yanına. Biliyor da sevmediğimi, gitme dedim o kadar. Neyse ben de peşlerinden yürüyorum Geonwoo dedi gelme özel konuşacağız. Ben zaten o sıra delirdim ulan sizin ne gibi özeliniz olabilir acaba beni yanında istemiyorsun." Siniri tekrar açığa çıkıyordu sesinden anlaşılıyordu ama derin nefes alarak bir yandan arabayı sürmeye bir yandan da anlatmaya çalışıyordu.

"Neyse sustum bekledim ama elim ayağım titriyor sinirden, gidip ağzını yüzünü dağıtmamak için kendimi zor tutuyorum. Bunlar geldiler Geonwoo iltifat ediyor yanıma gelene kadar sürekli gülüyordu Seungmin. Kafayı yicem anlatırken sinirlerim tavan yaptı. En sonunda yanağından makas alarak göz kırptı, cidden gel beni öldür diye bağırıyordu." Direksiyonu tutuşu sertleşince ben bile korkmuştum, Chan sinirliyken gerçekten çok farklı bir insandı. Tanıyamıyorduk neredeyse.

"Artık sabrımın sonuna gelince üzerine yürümeye başladım. Seungmin durdurdu tabii ki, sonra yanına geldik. Bana da bir şey yapmadı ki diyor Seungmin. Daha ne yapsın gözümün önünde sevgilimle flörtleşti hayvan."

"Ay sabır gerçekten. Seungmin yavrum sen manyak mısın? Niye gidiyorsun sevmediğini bile bile.. Gerçekten boşu boşuna tatsızlık çıkartmışsınız." Onaylamayan bakışlarla başımı omuzundan kaldırdım. Chan'ın böyle olduğunu biliyorsun halbuki salak mısın çocuk? Chan da haklı yani sevgilinle karşında flörtleşiyor bir it oğlu it. Changbinimle biri flörtleşse ben de sinirlenirdim.

"Seugmin'e kızgın değilim ama beni dinlememesi...Geonwoo'yu da yakın zamanda gebertip dişlerini eline vereceğim."

Seugmin gelene kadar sessizliğini korumuştu. Ağzını bıçak açmıyordu.

Arabadan indiğimizde Seugmin'in yanındaydım hâlâ.

"Git sevgilinden özür dile, anlatırken deli oldu. Hem sizin cidden ne özeliniz olabilir ki anlamadım. Ayrıca Chan'ın sevmediğini biliyordun.. Favori çiftim kavgalı olamaz anlıyor musun?" Şirince gülümsedim.

"Tamam hallederim ben gidelim hadi." Elimden tutarak apartmanın içerisine çekti beni.

-
"Jeongin sana yaptığımız yemekleri ye, tamam mı? Bizi istemiyorsan Hyunjin'i çağır en yakın o en azından." Jeongin'in bizi evden kovması üzerine onu tembihleyerek ayakkabılarımı giyiyordum.

"Tamam dedim hyung kaç kere bebek muamelesi yapıyorsunuz sürekli zaten.." Gözlerini devirerek üzerinde ince battaniyesi ile kapının önünde duruyordu.

"Çünkü sen bebeksin, bebek ekmek seni. Oyyy." Son kez uzanıp yanaklarını sıkan Seungmin'i kolundan çekiştirip ayrılmasını sağladım. Koptu çocuğun yanakları ne sıkıyorsun ikide bir.

"Gidin artık, ev soğudu ve daha fazla yanaklarımın sıkılmasına dayanamayacağım." Dediğine gülerken asansöre bindik.
.
.
Kısa süreli yolculuktan sonra ikiliye 'iyi geceler' diyerek arabadan indim. Evimi ve Changbin'i özlemiştim. Acaba uyuyor muydu? Yoksa sürekli yaptığı şeyi yapıp söz mü yazıyordu?

Merdivenleri teker teker çıkarak anahtarla kapıyı açtım. Ev oldukça sessizdi geç olduğundan kapıyı kilitleyip odama geçtim. Changbin uyuyordu demek ki..







-
selsm bu arada akliniz karismadan soyleyeyim çünkü cokkk sonraki bolumlerde karışabilir changbin söz yazio ama bölümü farklı yani amatorce yazıyor da denebilir fakat baya zevk alio heh bu bölümü kendi seçti ama accuk keske secmeseydim dio öle yani bye sizi sevyom ve oy verin 😽😽

Darling ∵ Changlix [✓]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin