「19」

1.3K 122 29
                                    

Ryujin'in uyuduğunu düşünen Changbin odasından çıkmış mutfakta üzerini giyinmekte olan Felix'e ve kendine birer sandviç hazırlıyordu.

Uykusu açılmış olan Felix, omzunda çantasıyla Changbin'in yanına adımlamıştı. Masanın üzerinde kendisine yapılmış olduğu belli olan sandviçten bir ısırık alarak Changbin'in bardaklara doldurduğu sıcak sütten yudumluyordu.

"Bugün keyfin yerinde galiba?" Ağzı doluyken karşısına oturan gence sordu.

"Sabaha karşı bir şeyler yazdım işte hoşuma gittiği için biraz neşeliyim diyebilirim."

"Changbin?" Kendisine seslenilmesiyle başını kaldırmış çillerle bezenmiş yüze bakıyordu.

"Efendim, Lix."

"Pek üstüne düşmesen de söz yazıyorsun. Neden onları söylemeyip defterinde saklıyorsun? Bence bir YouTube hesabı açmalısın."

"Bilemiyorum.. Evet, yazdıklarımı gösterip Chan ile konuşuyoruz birkaç yeri değiştiriyoruz ama hiç bir hesap açmayı düşünmedim, zaten amatör sayılırım. Sesimi de evde mırıldanmaktan başka doğru düzgün kullanmadım." Nefes vererek düşüncelere dalmıştı. Belki de bir hesap açmalı yazdıklarını, ya da hep coverlamak istediklerini söylemeliydi.

"Bunu bence bir düşün hatta Chan'a da sor. Ayrıca sesin çok hoş, yani bana göre. İstersen yapabilirsin, sana inanıyorum." Changbin, Felix'in kurduğu cümle ile küçük bir tebessüm yerleştirmişti yüzüne.

"Pekâlâ, konuşacağım ama şarkıyı yaparsak birlikte söyleyeceğiz. Olur mu?" Felix denilene mutlu olmuştu ama yapabilir miydi orası meçhuldü.

"Bence sesim güzel de-" Changbin lafını bölerek araya girmişti.

"Bence sesin güzel, hatta baya güzel. Yemek yaparken sesini birçok kere dinledim. Hem sesin kalın. İngilizce konuşurken ki sesini bilmiyor musun?" dedikten sonra gülmüştü.

Felix sesinin güzelliğinin ilk defa konuşulması yüzünden biraz utanmıştı.

"Ama uymaz ki sesimiz, kötü olur ya. Kendin söylemelisin o kadar yazdın."

"Beni sinir mi etmek istiyorsun illa? Seslerimizin farklı olması zaten bizim avantajımız değil mi? Aynı olsaydı güzel olmazdı zaten."

"Pekâlâ, hem daha yapıp yapmayacağınız bile kesin değil ne için tartışıyoruz?" Konuşmaktan içmeyi unuttuğu sütünden yudumlamıştı. Süt artık ılıktı ama pek umrunda sayılmazdı.

"Chan ne olursa olsun yapar, söz konusu müzik sonuçta.."

"Doğru, haklısın. Neyse geç kalacağız, Hyunjin ve Jeongin gelir birazdan." Felix ayağa kalkarak tezgaha bardağı bırakmış, mutfaktan çıkmıştı.

"Geliyorum.."

-

"Chan, nerdesin?"

"Seungmin'in yanına gidiyordum. Yine yazdıklarını mı göstereceksin?" Kısa bir gülme sesi kulaklarını doldurmuştu Changbin'in.

"Evet, ama telefonda değil de yanına gelsem öyle konuşsak olur mu?"

"Olur, elbette. Zaten nerede olduğumu biliyorsun."

"Biliyorum, görüşürüz."

Kapanan telefonla belki Felix de gelmek ister diye konuşmalara girmiş, mesaj atmıştı.

changbin
felix chan ile konuşacağım istersen gel

(14.02 iletildi)
(14.05 görüldü)

felix
younghoon çağırmıştı ama geliyorum bekle

changbin
hay sıçayım ne younghoonmus|
tamam seungminin yaninda olacagiz oraya gel
























-
bu bolumden nefret ettim
hic hoşuma gitmedi üzgünüm
😭😭😭😭😭😭😭😭😭😭😭😭😭

Darling ∵ Changlix [✓]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin